Lütfen Brogan. O senin oğlun. Bunu yapma. | Open Subtitles | أرجوك، بورغان، إنه ابنك لا تفعل ذلك |
Bunu bana yapma, Graham. O senin oğlun. | Open Subtitles | لا تفعل هذا بي يا غراهم إنه ابنك |
O senin oğlun, adam ol biraz. Üstesinden kendin gel. Senin başına sarmayacaktım zaten. | Open Subtitles | لا, ايها الأحمق, انه ابنك, انضج, تعامل مع الوضع |
O senin oğlun, elbette ona inanmak isteyeceksin. | Open Subtitles | .إنه إبنك بالطبع أنت ستصدقه |
O senin oğlun mu? | Open Subtitles | هل هذا ابنك ؟ |
İstersen yüz kişiyi öldürmüş ol, O senin oğlun. | Open Subtitles | لا يهمني لو قتلت مئة رجل إنه ابنك |
Utanacak halin yok, O senin oğlun. | Open Subtitles | لا داعي للخجل، إنه ابنك |
Sonuçta O senin oğlun. | Open Subtitles | أقصد, إنه ابنك. |
O senin oğlun büyükanne. | Open Subtitles | إنه ابنك يا جدّتي. |
O senin oğlun, onu görmelisin. | Open Subtitles | إنه ابنك ويجب أن تراه. |
- Altını değiştirecek misin? - O senin oğlun, benim değil. | Open Subtitles | غيريها له هذا ليس ابني انه ابنك |
- Altını değiştirecek misin? - O senin oğlun, benim değil. | Open Subtitles | غيريها له هذا ليس ابني انه ابنك |
O senin oğlun, Tanrı aşkına! | Open Subtitles | انه ابنك بحق الرب. |
O senin oğlun benim de torunum! | Open Subtitles | إنه إبنك وهو حفيدي |
Çocuk senden. Ki-dong, ikimizin çocuğu. O senin oğlun. | Open Subtitles | إنه إبنك! "غي دونغ" إبنك أنت! |
- Aşkından yaptı. - O senin oğlun. | Open Subtitles | إنه الحب فقط- إنه إبنك - |
O senin oğlun. | Open Subtitles | هذا ابنك. |
Unutma, O senin oğlun ve onu seviyorsun. | Open Subtitles | تذكّر: هو إبنك وأنت تحبّه |
O senin oğlun mu? | Open Subtitles | هل هو ابنك ؟ |
O senin oğlun. | Open Subtitles | إنهُ إبنك{\pos(192,230)} |
Sebastian senin yeğenin değil. O senin oğlun. | Open Subtitles | (سباستيان) ليس ابن أخيك بل إنّه ابنك |
O senin oğlun. İskoçya, İngiltere, barış dolu bir Fransa. | Open Subtitles | .أنه أبنك ، أنجلترا ، أسكوتلندا ، فرنسا السلمية |
- Hayır, o benim komşum. - O senin oğlun. | Open Subtitles | لا, انه جارى - لا, انه أبنك - |