ويكيبيديا

    "odalarda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غرف
        
    • الغرف
        
    • غرفتين
        
    • بغرف
        
    • بغرفة
        
    • غرفٍ
        
    • قاعات
        
    O ve karısı, aynı odada mı yoksa farklı odalarda mı yatıyorlardı? Open Subtitles وإن كان هو وزوجته ينامان مع بعضهما أو في غرف نوم منفصلة؟
    Ben acayip sıcak odalarda uyudum ve kendimi öldürmek istemiştim. Open Subtitles وأنا نمت في غرف شديدة الحرارة وأريد أن أقتل نفسي
    Ben hiç bir şey anlamıyorum, ayrı odalarda mı yatacaksınız? Open Subtitles انا لا افهم اى شئ هل ستعيشون فى غرف منفصله؟
    odalarda telefon da yok, fakat şurada merdivenlerin dibinde bir tane var. Open Subtitles لاتوجد هواتف في الغرف ولكن يوجد هاتف هناك في صالة استقبال الفندق
    Silinen odalarda bulunan canlılar, otomatik olarak ana kontrol odasına bırakılırlar. Open Subtitles الأشياء الحية من الغرف المحذوفة تنتقل تلقائيا الى غرفة التحكم الأساسية
    ...onları ayrı odalarda tutup yine de aynı odada olduklarına inandıracağız? Open Subtitles فكيف نبقيهما في غرفتين منفصلتين ونجعلهما يعتقدان أنهما في غرفة واحدة؟
    Önemli bir detay, oyuncular oyunun kuralları hakkında ayrı odalarda bilgilendiriliyorlar. TED ولكن الأهم من ذلك، تم إطلاعهم على قواعد اللعبة في غرف منفصلة.
    Sorun şu ki, haberlerin hazırlandığı odalarda da yeterli sayıda kadın çalışan yok. TED في الحقيقة ، المشكلة تكمن في أنه، لا يُوجد عدد كافِ من النساء في غرف الأخبار.
    Karanlıkta, penceresiz odalarda saklanırız ve genellikle güneş ışığından kaçınırız. TED نختبئ في الظلام، في غرف بلا نوافذ، وعادة ما نتفادى ضوء الشمس.
    Ayrı odalarda yemek yiyoruz. Hala bana deli gibi aşık. Open Subtitles نأكُل في غرف منفصلة وهي لا تزال مجنونة بحبك
    Otelimdeki odalarda sekiz kişi kalıyor. Nereye gidecekler? Dışarıya. Open Subtitles يوجد 8 أشخاص يعيشون هناك فى غرف فندقى , أين سيذهبون ؟
    Evlenmeden önce seni ve Elizabeth'i ziyarete gelmiştik. - Ayrı odalarda uyumuştuk. - Evet. Open Subtitles حينما جاءنا لزيارتك أنت واليزابيث، وجعلتنا ننام في غرف نوم منفصلة
    Bilemiyorum, büyük bir koridor vardı tüm odalarda küvetler vardı. Open Subtitles لا أدري، كان هناك ممر وأحواض استحمام في كل الغرف
    Bu odalarda hava izlenimi nispeten daha iyiydi ve Charlie bunu gördüğünde oldukça şaşırdı. TED في هذه الغرف ،الهواء يعقبه من الخارج جيدا، و عندما رأه 'شارلي' ، تحمس جداً.
    Olabilir de. Bizim boş odalarda ışıkları açık bırakmamızdan bahsediyorum veya kimse evde yokken klimayı açık bırakmamızdan. TED ما أعنيه هو أننا نضيء الغرف الخالية و نترك مكيفات الهواء تعمل و لا أحد في المنزل
    Odada bulunmayanlar adına, onların lehine konuşmalıyız diyorum, özellikle de hayatımız ve bedenlerimizle ilgili kararların verildiği odalarda. TED أقصد أن نتحدث في الغرف مع غير الحاضرين فعلياً، بالتحديد، في تلك الغرف حيث تُصنع القرارات حول أرواحنا وأجسادنا.
    Soğuk, karanlık odalarda gezerken burada neler olduğunu merak etmeden duramadım. Open Subtitles كنت أتقدم في هذه الغرف المظلمة والباردة لا يمكنني أن أعرف ماذا حدث هنا بالضبط
    Bazı otellere gizlice girip, ...boş odalarda kalıdığı için gözaltına alınmış ama bilinen bir adresi yok. Open Subtitles على عدة فنادق واقتحام الغرف الشاغرة ولكن اخر عنوان معروف له تبين انه فارغ
    Niye ayrı odalarda kalmamız gerekiyor? Open Subtitles لماذا يجب علينا أن نحصل على غرفتين مستقلتين ؟
    Farklı otellerde, farklı odalarda kaldık ve hiçbir şey olmadı. Open Subtitles لقد أقمنا بغرف مختلفة, وفنادق مختلفة ولم يحدث أي شيء
    İçilmesi yasak olan odalarda sigara içiyorsun. Open Subtitles تدخنين بغرفة يُمنع فيها التدخين تعضين بعض الأوقات
    Akıllı insanların ayrı odalarda uyuduğunu bilirsin. Open Subtitles آمل أنك تعرف بأن الأشخاص الأذكياء جداً ينامون في غرفٍ منفصلة
    Farklı odalarda dinlemek istiyorsunuz ya da her ne istiyorsanız. TED تريد أن تستمع لها فى قاعات مختلفة و أيا ما يجول فى ذهنك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد