ويكيبيديا

    "odanın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غرفة
        
    • الغرفه
        
    • غرفتك
        
    • الحجرة
        
    • الغرفة
        
    • للغرفة
        
    • بالغرفة
        
    • الغرفةِ
        
    • نومك
        
    • الغُرفة
        
    • غرفتكِ
        
    • الغرف
        
    • حجرة
        
    • لغرفة
        
    • بغرفتك
        
    Aslında, en iyi pozisyon, açık bir pencere önünde, odanın içinde olmaktır. Open Subtitles الحقيقة هي أن أفضل موقع لقنّاص هي داخل غرفة خلال نافذة مفتوحة
    Karanlık odanın öneminden bahsetti bodrum katına Cristina için bir oda kurdu ve ona resimlerini geliştirmesi için çeşitli teknikler öğretti. Open Subtitles قالت أنه من المهم أن يكون لديها غرفة تحميض، وأنها ستعد واحدة في القبو لكريستينا و تعلمها تقنيات تظهير صورها الخاصة
    Başkan Harding Süiti. odanın her iki duvarını elden geçirdiklerini bilirim. Open Subtitles جناح الرئيس المحصن اعرفه كما لو انى المس جدران الغرفه
    Ayrılmak üzeresin. odanın kapısı hâlâ açık. Open Subtitles .أنت تهمين بالرحيل .ما زال باب غرفتك مفتوحاً
    Bir şeyler saklıyorsun. Bu odanın dışına çıkmasını istemediğin bir şey. Open Subtitles أنت تخفي شيئًا شئ لا تريدة أن يخرج خارج هذة الحجرة
    Bu, ben ya da bir yabancı Cayla ve arkadaşlarının bulunduğu odanın dışında da olsa bebeğe bağlanabilir anlamına geliyor. TED وهذا يعني أنني أنا، أو أي شخص غريب هنا، يمكنه الاتصال بالدمية أثناء وجوده خارج الغرفة حيث توجد كايلا وأصدقاؤها.
    Yani, o odanın fiziksel alanı hakkında düşünmelisin, anladın mı? Open Subtitles اعني , يجب ان تفكر في الأشياءالملموسة للغرفة كما تعرف
    Duvarlar aynıydı, mobilyalar da, her odanın da aynı olduğunu fark ettim. Open Subtitles الجدران هي نفسها الأثاث الأمر الذي جعلني ألاحظ أن في كل غرفة
    Şey,odanın içine öylesine bir kutu bayatlamış donut koyarsak nasıl olur? Open Subtitles ماذا لو أننا، تركنا صندوق كعك غير طازج في غرفة الإختبار؟
    Yatak odanın diğer tarafında olsaydın pencere tarafında dikiliyor olsaydın ne görürdün? Open Subtitles إن كنتِ بالجانب الآخر من غرفة نومكِ واقفة بجوار النافذة ماذا ستري؟
    Mobilyalar odanın ortasına kule diker gibi yığıldı. Open Subtitles الأثاث تم جميعه فى منتصف الغرفه مثل البرج
    Güzel manzarası olan bir odanın hastasını kovuyor. Open Subtitles ترفس بعض المرضاء خارج الغرفه مع منظر جميل
    Ve otel odanın dışında yerde bulunanlar. Open Subtitles الآثار التي وجدت على الأرضية التي أمام غرفتك.
    Çünkü odanın önünde seni gördüğüme yemin edebilirim. Open Subtitles لأنه يمكنني أن أقسم أنني شاهدتط عندما مررت جانب غرفتك
    Bu odanın içinde, sandalyenin altında bir miktar Karanlık Enerji olabilir. Open Subtitles قد يكون هناك طاقة مظلمة في هذه الحجرة أسفل هذا الكرسي
    Boya tamamiyle düşük ölçekli kimyasaldan. ki bu durum bütün gün boyunca bir odanın içinde çalışan biri için çok önemlidir. TED الطلاء من نوع ذو كيماويات منخفضة، وهذا شي مهم جداً عندما تعمل في الحجرة طول الوقت.
    Demek seni o odanın içine sokabilirsek, bütün bir gece üzerinde çalışabilirsin. Open Subtitles إذن لو أمكنك الوصول الى هذه الغرفة يمكنك العمل بها طوال الليل,.
    Yarı yıl arasında, tatile gidecek olanlar lütfen odanın soluna geçsin. Open Subtitles لمن سيذهب لقضاء عطلة الربيع , من فضلكم اذهبوا لـيسار الغرفة
    odanın arkasında, aralarında enerji tutabilen görünmez kulelerden oluşan bir havza var. TED في الجزء الخلفي للغرفة هنالك حوض مصنوع من أبراج مخفية يمكنها أن تحوي طاقةً بينها.
    odanın her tarafına, üstlerinde gidecekleri adres olan bir sürü kutu yayılmıştı. Open Subtitles في كل مكان بالغرفة كانت هناك صناديق مختلفة تحمل عناوين أماكن وصولها
    Sise odanın her tarafına saçıldı. Open Subtitles ضَربتْ تلك القنينةِ تُوضّحُ عبر الغرفةِ.
    Peki sen erkeklerin olduğu bir evde yatak odanın kapısını açık bırakmaya utanmıyor musun? Open Subtitles الا تخجلى انتى من النوم و باب غرفة نومك مفتوح فى وجود شباب فى البيت؟
    - Bu odanın kirasını akşam 6'ya kadar ödedim. Open Subtitles تعرفُ شيئاً، لقد دفعتُ أُجرة هذه الغُرفة حتى السادسة
    odanın dışında her an bir gardiyan olmasını sağlayacağım. Open Subtitles سأتأكد من وضع حراس خارج غرفتكِ طوال الوقت.
    odanın birinde bir piyano vardı. Ben de oturmuş tuşlarıyla oynuyordum. Open Subtitles أحدى الغرف كان بها بيانو، كنت أجلس أمامه أعزف بأصبع واحد
    Hatta bazıları odanın kapısındaki eşikte düşüp öldüler. Open Subtitles وحتى البعض منهم . قد مات على عتبة حجرة الأمنيات
    O zaman odayı temizlemek yerine neden odanın temasına karar vermiyoruz? Open Subtitles لذا، بدلًا من تنظيف الغرفة لِمِ لا تقرر مظهر لغرفة الرضيع؟
    Tebeşiri kullanarak odanın herhangi bir yerine bir kapı çiz. Open Subtitles استخدمي الطباشير لرسم باب في أي مكان بغرفتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد