| Aslında, en iyi pozisyon, açık bir pencere önünde, odanın içinde olmaktır. | Open Subtitles | الحقيقة هي أن أفضل موقع لقنّاص هي داخل غرفة خلال نافذة مفتوحة |
| Karanlık odanın öneminden bahsetti bodrum katına Cristina için bir oda kurdu ve ona resimlerini geliştirmesi için çeşitli teknikler öğretti. | Open Subtitles | قالت أنه من المهم أن يكون لديها غرفة تحميض، وأنها ستعد واحدة في القبو لكريستينا و تعلمها تقنيات تظهير صورها الخاصة |
| Başkan Harding Süiti. odanın her iki duvarını elden geçirdiklerini bilirim. | Open Subtitles | جناح الرئيس المحصن اعرفه كما لو انى المس جدران الغرفه |
| Ayrılmak üzeresin. odanın kapısı hâlâ açık. | Open Subtitles | .أنت تهمين بالرحيل .ما زال باب غرفتك مفتوحاً |
| Bir şeyler saklıyorsun. Bu odanın dışına çıkmasını istemediğin bir şey. | Open Subtitles | أنت تخفي شيئًا شئ لا تريدة أن يخرج خارج هذة الحجرة |
| Bu, ben ya da bir yabancı Cayla ve arkadaşlarının bulunduğu odanın dışında da olsa bebeğe bağlanabilir anlamına geliyor. | TED | وهذا يعني أنني أنا، أو أي شخص غريب هنا، يمكنه الاتصال بالدمية أثناء وجوده خارج الغرفة حيث توجد كايلا وأصدقاؤها. |
| Yani, o odanın fiziksel alanı hakkında düşünmelisin, anladın mı? | Open Subtitles | اعني , يجب ان تفكر في الأشياءالملموسة للغرفة كما تعرف |
| Duvarlar aynıydı, mobilyalar da, her odanın da aynı olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | الجدران هي نفسها الأثاث الأمر الذي جعلني ألاحظ أن في كل غرفة |
| Şey,odanın içine öylesine bir kutu bayatlamış donut koyarsak nasıl olur? | Open Subtitles | ماذا لو أننا، تركنا صندوق كعك غير طازج في غرفة الإختبار؟ |
| Yatak odanın diğer tarafında olsaydın pencere tarafında dikiliyor olsaydın ne görürdün? | Open Subtitles | إن كنتِ بالجانب الآخر من غرفة نومكِ واقفة بجوار النافذة ماذا ستري؟ |
| Mobilyalar odanın ortasına kule diker gibi yığıldı. | Open Subtitles | الأثاث تم جميعه فى منتصف الغرفه مثل البرج |
| Güzel manzarası olan bir odanın hastasını kovuyor. | Open Subtitles | ترفس بعض المرضاء خارج الغرفه مع منظر جميل |
| Ve otel odanın dışında yerde bulunanlar. | Open Subtitles | الآثار التي وجدت على الأرضية التي أمام غرفتك. |
| Çünkü odanın önünde seni gördüğüme yemin edebilirim. | Open Subtitles | لأنه يمكنني أن أقسم أنني شاهدتط عندما مررت جانب غرفتك |
| Bu odanın içinde, sandalyenin altında bir miktar Karanlık Enerji olabilir. | Open Subtitles | قد يكون هناك طاقة مظلمة في هذه الحجرة أسفل هذا الكرسي |
| Boya tamamiyle düşük ölçekli kimyasaldan. ki bu durum bütün gün boyunca bir odanın içinde çalışan biri için çok önemlidir. | TED | الطلاء من نوع ذو كيماويات منخفضة، وهذا شي مهم جداً عندما تعمل في الحجرة طول الوقت. |
| Demek seni o odanın içine sokabilirsek, bütün bir gece üzerinde çalışabilirsin. | Open Subtitles | إذن لو أمكنك الوصول الى هذه الغرفة يمكنك العمل بها طوال الليل,. |
| Yarı yıl arasında, tatile gidecek olanlar lütfen odanın soluna geçsin. | Open Subtitles | لمن سيذهب لقضاء عطلة الربيع , من فضلكم اذهبوا لـيسار الغرفة |
| odanın arkasında, aralarında enerji tutabilen görünmez kulelerden oluşan bir havza var. | TED | في الجزء الخلفي للغرفة هنالك حوض مصنوع من أبراج مخفية يمكنها أن تحوي طاقةً بينها. |
| odanın her tarafına, üstlerinde gidecekleri adres olan bir sürü kutu yayılmıştı. | Open Subtitles | في كل مكان بالغرفة كانت هناك صناديق مختلفة تحمل عناوين أماكن وصولها |
| Sise odanın her tarafına saçıldı. | Open Subtitles | ضَربتْ تلك القنينةِ تُوضّحُ عبر الغرفةِ. |
| Peki sen erkeklerin olduğu bir evde yatak odanın kapısını açık bırakmaya utanmıyor musun? | Open Subtitles | الا تخجلى انتى من النوم و باب غرفة نومك مفتوح فى وجود شباب فى البيت؟ |
| - Bu odanın kirasını akşam 6'ya kadar ödedim. | Open Subtitles | تعرفُ شيئاً، لقد دفعتُ أُجرة هذه الغُرفة حتى السادسة |
| odanın dışında her an bir gardiyan olmasını sağlayacağım. | Open Subtitles | سأتأكد من وضع حراس خارج غرفتكِ طوال الوقت. |
| odanın birinde bir piyano vardı. Ben de oturmuş tuşlarıyla oynuyordum. | Open Subtitles | أحدى الغرف كان بها بيانو، كنت أجلس أمامه أعزف بأصبع واحد |
| Hatta bazıları odanın kapısındaki eşikte düşüp öldüler. | Open Subtitles | وحتى البعض منهم . قد مات على عتبة حجرة الأمنيات |
| O zaman odayı temizlemek yerine neden odanın temasına karar vermiyoruz? | Open Subtitles | لذا، بدلًا من تنظيف الغرفة لِمِ لا تقرر مظهر لغرفة الرضيع؟ |
| Tebeşiri kullanarak odanın herhangi bir yerine bir kapı çiz. | Open Subtitles | استخدمي الطباشير لرسم باب في أي مكان بغرفتك |