Okuman gerektiği kadar okusaydın, 9 da kapandığını bilirdin. | Open Subtitles | لو كنت تقرئين كما يجب لعرفت أنها تغلق فى التاسعة |
Eğer daha iyi okusaydın hediye alınmaması gerektiğini de görürdün. | Open Subtitles | ،لو حدث ذلك لعرفت بأنه ليس مسموحاً بالهدايا |
Bunların dışında herhangi bir şey okusaydın "Donny Osmond waffle'ına ne koyuyor?" Bir şeyler öğrenirdin. | Open Subtitles | فقط لو قرأتِ شيء إلى جانب داني أوزموند يتناول كعكاته لكنتِ تعلمت شيء |
Bütün bu şeyleri okusaydın sen de öyle olurdun. | Open Subtitles | حسنا، كنتِ لتتوتري لو قرأتِ تلك الأشياء |
Bari okusaydın. | Open Subtitles | يمكنك قراءتهم على الأقل |
Bari okusaydın. | Open Subtitles | يمكنك قراءتهم على الأقل |
Eğer Efsane Avcıları hayran kurgusu hikayemi okusaydın böyle diyemezdin. | Open Subtitles | هاى, لم تكن لتقول ذلك لو كنت قرأت "مؤلفي الخاص عن برنامج "صائدي الأساطير |
Yazdığı şeyi okusaydın, sen de giderdin. | Open Subtitles | لو أنك قرأت ما كتبه لكنت فعلتِ نفس الشيء |
Sesli mesajlarımı okusaydın bunun sadece tarih hakkındaki düşüncelerinizi öğrenmek için yapılan bir nabız yoklaması olduğunu bilirdin. | Open Subtitles | فلو أنك استمعت جيداً لرسائل البريد الصوتي. لعرفت أن الدعوة مازالت في طور التحضير. حتى ترتب أمورك و نتفق على موعد بالنهاية. |
Diaz'ın sana söylediği dosyayı okusaydın istediğin gibi kullanabilirdin belki. | Open Subtitles | ربما كنتِ لتملك تلك الذخيرة إن كنتِ قرأتِ الملف الذي "عرضته عليك "دياز |
Kontratı okusaydın, bilirdin. | Open Subtitles | كنت ستعرف ذلك إذا كنت قرأت العقد |
Eğer İncil'i okusaydın sen de inancını kaybetmezdin. | Open Subtitles | ـ لو أنك قرأت "الإنجيل"، ستلاحظه بالتأكيد ـ الإيمان |
Belki de, filmi izlemek yerine kitabı okusaydın... | Open Subtitles | ربما لو أنك قرأت الكتاب بدلاً من مشاهدة الفليم... . |