Hiyeroglif dersini ekmenin bir gün gelip başıma bela olacağını biliyordum. | Open Subtitles | حسناً علمت أن الهرب من حصة العلوم الفرعونية ستعود للإنتقام مني |
Ağzımdan çıktığı gibi bunun olacağını biliyordum. | Open Subtitles | توقعت حدوث هذا حالما خرجت الكلمة من فاهي |
Bunun olacağını biliyordum! | Open Subtitles | سحقآ كنت أتوقع حدوث هذا |
Böyle olacağını biliyordum ve bilerek ona bağlandım. | Open Subtitles | عَرفتُ هذا كُنْتُ أَجيءُ وأنا تَركتُ نفسي أُصبحَ ملحقاً. |
Orada olacağını biliyordum çünkü eczacıda faturasını görmüştüm. | Open Subtitles | عرفت أنه سيكون هناك لأني رأيت فاتورة الشراء في الصيدلية |
Hem baba hem de koca olacağını biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنك ستكون الزوج و الاب بالنسبة لى |
Haberi yolladığımda, yan etkileri olacağını biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه ستكون هناك تداعيات من بعد إرسالي للخبر |
Kötü olacağını biliyordum ama bu kadar kötü olmasını beklemiyordum. | Open Subtitles | ..علمت أنه علمت أنه سيكون سيء ..أنا فقط لم أنا فقط لم أعتقد أنه سيكون بهذا السوء |
Benim yanımda oldu. Pittsburgh'de kalsaydı daha mutlu olacağını biliyordum. | Open Subtitles | ملتصقة بى ، أعرف أنها ستكون أسعد حالاً فى بيتسبرج |
Çünkü böyle bir şey olacağını biliyordum. | Open Subtitles | لأنني كنت أعرف أنه سيكون في نهاية المطاف تماما مثل هذا. |
Bir şeylerin olacağını biliyordum. | Open Subtitles | طوال الليل علمت أن شيئ ما سيحدث, مرحباً يا أمي |
Ben bu olacağını biliyordum. Onları peşine lazım. | Open Subtitles | لقد علمت أن هذا سيحصل يجب أن تذهبي خلفهم |
Bunun olacağını biliyordum. | Open Subtitles | توقعت حدوث هذا. |
olacağını biliyordum diyenlere yaz beni. | Open Subtitles | حسناً، لونيني "لقد توقعت حدوث ذلك." |
Bu pisliğin olacağını biliyordum. Böyle olacağını biliyordum! | Open Subtitles | كنت أتوقع أن يحدث هذا! |
Böyle olacağını biliyordum. | Open Subtitles | كنت أتوقع ذلك |
Çünkü bilimsel dergileri okuma yarışının parçacık hızlandırıcının içinde ki bir protondan da daha hızlı bir yarış olacağını biliyordum. | Open Subtitles | عَرفتُ بأنّك سَتُسرعُ فيه تلك المجلات العلميةِ أسرعِ مِنْ a بروتون في a معجّل جزيئةِ. |
Ama zaten böyle olacağını biliyordum çünkü Pazartesi günü lazanya vardı. | Open Subtitles | لكنني عرفت أنه سيكون كذلك, لأن الأثنين كان يوم اللزانيا. |
Burada olacağını biliyordum. Ben de sana bakıyorum. | Open Subtitles | علمت أنك ستكون هنا كنت أبحث عنك |
Daha girmeden o adamın sakalı olacağını biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه ستكون له لحية قبل أن ندخل |
Tabii ki, öyle olacağını biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه سيكون كذلك ولكنه فاق توقعاتي |
Evet, Onun bir gün faydalı olacağını biliyordum. | Open Subtitles | نعم ، كنت أعرف أنها ستكون مفيدة في يوم ما |
Onun bir gün bana rakip olacağını biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنه سيكون بلدي المنافسة يوما ما. |
Zaman kaybı olacağını biliyordum. | Open Subtitles | لقد علمت بأن ذلك سيكون مضيعة لوقتي |
Bir şekilde yakında evde olacağını biliyordum, ve Isabelle'in seninle olacağını. | Open Subtitles | بطريقة ما عرفت أنك ستكون بالبيت قريبا و لابد أن إيزابيل معك |
Onsuz grubun daha hızlı olacağını biliyordum. | Open Subtitles | عرفت ان بدونه ستتحرك المجموعة بسرعة اكبر |
Burada olacağını biliyordum! -Ben de geri geleceğini! | Open Subtitles | عرفت بأنك ستكون هناك و أنا عرفت بانك ستعود |
Böyle bir şey olacağını biliyordum. | Open Subtitles | على أية حال، إستلمنا المعلومات الغير مؤكّدة... عرفت بأنّه يحدث هذا الطريق. |