Bundan sonra yapamayacağım ve yapmayacağım şeyin cevabı bilmediğimde biliyormuş gibi yapmak olduğuna karar verdim. | TED | لقد قررت أن ما لا يمكنني وما لن أفعله بعد الآن هو التظاهر بأن لدي الأجوبة وأنا في الحقيقة لا أملكها. |
Bu oyunun bir yarış olduğuna karar verdim. Bu yüzden gerçekten oynayacağım. | Open Subtitles | لقد قررت أن هذه اللعبة سباق لذلك أنا ألعب بشكل ٍحقيقي |
O yüzden varmak istediğim yerin burası olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لذا قررت أنه بإمكاني الحصول على ما أبحث عنه هنا |
Haklı olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت أنك على حق |
Biraz daha siyasi birine ihtiyaç olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت أنني أحتاج لشخص أكثر دبلوماسية |
Ablukayı yaramayacağımızı söylemiştin, ki bunun kısmen doğru olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | انتِ قلتِ اننا حتى لا يمكننا المرور خلال الحصار وانا قررت ان هذا صحيح الى حد ما |
Pembenin yeni rengim olduğuna karar verdim. Güzelmiş, hoşuma gitti. | Open Subtitles | اجل, قررت بأن اللون الوردي يصبح لون نقالي الجديد الأن |
Oteldeki işimi kaybetmenin kötü değil, iyi bir şey olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت أن فقدانى لعملى فى الفندق ليس شيئاً بل هو أمر جيد |
- Kesinlikle olmaz. Bunun yeni tarifem olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | ،مستحيل لقد قررت أن تكون هذه نسبتي الجديدة |
Bizim mutluluğumuzun onunkinden daha önemli olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | حسنا , لقد قررت أن سعادتنا اهم من سعادته |
Hayatta olmanın ölü olmaktan iyi olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | حسنًا, لقد قررت أن العيش أفضل بكثير من الموت |
Bak, her neyse. Evden gelen parayla yapmak istediğimin bu olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | ..اسمع ، لقد قررت أن هذا ما اريد فعله |
Evliydim ve karımın sol kroşesini gördükten sonra onun tarafında kalmanın daha iyi olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | كنت متزوجاً الآن وبعد رؤية لكمة زوجتي اليسرى قررت أنه من الأفضل ألا أغضبها |
Son zamanlarda çok şey yaşadın ben de en iyisinin eve gelmen ve sana benim bakmam olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | .. أعرف أننا مررنا بالكثير مؤخراً ولكن قررت أنه من الأفضل .. لك أن تعود للمنزل حتى أعتني بك |
İyi bir adam olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت أنك رجُل طيب |
Sensiz olmanın daha iyi olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت أنني أفضل من دونك |
Aslında değişmesi gerekenin insanlar olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | ثم قررت ان الناس هم من يجب ان يتغير في الحقيقة |
O yüzden ilişkimiz için en iyi şeyin Matthew'in trajik bir kazaya kurban gitmesi olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | ولهذا قررت بأن أفضل شيء من أجل علاقتنا هو أن يحدث لمات حادث مأساوي |
Sonunda en iyisinin çocuk yapmamak olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | لذا قرّرت أنّه من ألافضل أن لا أنجب اطفال. |
Garajımın laboratuvara dönüştürülmesinin yapılacak en iyi şey olduğuna karar verdim. | TED | و لذلك قررت أن أفضل شيء يمكنني فعله هو تحويل المرأب إلى معمل. |
O zaman 10 yaşlarındaydım ve test sürücüsü olmanın havalı bir şey olduğuna karar verdim. | TED | وقررت وكنت في العاشرة من عمري حينها انه سوف يكون شيئا جميلا لو اصبحت قائد اختبار المركبات. |