ويكيبيديا

    "olduğunu biliyorduk" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كنا نعرف
        
    • نعلم أنه
        
    • نعرف أن
        
    • علمنا أن
        
    • عرفنا أنّ
        
    • نعرف انك
        
    • نعلم أن
        
    • نعلم بأن
        
    • لقد عرفنا
        
    • لقد علمنا
        
    • لقد عَلِمنا أنَّكَ كنتَ
        
    • علمنا أنها
        
    • علمنا ان
        
    • عرفنا بأنه كان
        
    • كنّا نعرف
        
    O davaları kazanmak, paraları almak. Onların suçlu olduğunu biliyorduk. Open Subtitles تفوز بتلك القضايا ثم تأخذ المال كنا نعرف بأنهم مذنبين
    Ne yazdın ne de aradın ama biz nerede olduğunu biliyorduk. Open Subtitles لم تكتب ولم تتّصل, لكنّنا كنا نعرف مكانك.
    Yanıtımız yoktu fakat haklı olduğunu biliyorduk. TED لم تكن لدينا إجابة على الفور، لكن كنا نعلم أنه كان على حق.
    Bir ortağı olduğunu biliyorduk ama bugüne dek kim olduğunu bilmiyorduk ta ki bugüne dek. Open Subtitles نعرف أن لديه شريكاَ لكننا لا نعرفه حتى اليوم
    Homolog rekombinasyon denen bir mekanizmanın olduğunu biliyorduk. Parçaların biraraya getirilmesiyle DNA'nın onarımında kullanılır. TED علمنا أن هناك آلية تسمى إعادة التركيب المتماثل، التي تستخدم في البيولوجي لإصلاح الحمض النووي، ويمكنها وضع القطع سوياً.
    Pazarlığın kısmının bu olduğunu biliyorduk. Open Subtitles عرفنا أنّ ذلك سيكون جزءًا من الاتفاق
    - Sende bir şeyler olduğunu biliyorduk. - Şimdiden kızlar kovalıyor seni. - Ben.. aslında... Open Subtitles كنا نعرف انك موهوب هناك فتيات تطاردك بالفعل ..في الحقيقة
    Açık kaynağın bilgi ve yaratıcılığı yönetmek için olan araçlar ile başarılı olduğunu biliyorduk. TED ونحن نعلم أن المصادر المفتوحة نجحت مع أدوات لإدارة المعرفة والإبداع.
    - Sende bir şeyler olduğunu biliyorduk. - Şimdiden kızlar kovalıyor seni. - Ben.. aslında... Open Subtitles كنا نعرف انك موهوب هناك فتيات تطاردك بالفعل ..في الحقيقة
    Evet, Muhammed Ali'nin boksör olduğunu biliyorduk ama daha da önemlisi onun politik duruşunu biliyorduk. Open Subtitles 'نعم كنا نعرف ، ومحمد علي كملاكم ، 'ولكن الأهم من ذلك عن موقفه السياسي.
    Yangını başlatanın o olduğunu biliyorduk ama nereden geldiğini anlamamıştık ta ki bu sabaha kadar. Open Subtitles كنا نعلم أنه هو السبب فى الحريق لكن مالم نعلمه هو من أين أتى حتى صباح اليوم
    Amerika'da gözaltında olduğunu biliyorduk. Open Subtitles نعلم أنه كان بين يدي الولايات المتحدة الأمريكية
    Lokantada bir köstebek olduğunu biliyorduk ama kim olduğunu bilmiyorduk. Open Subtitles كنا نعرف أن شخص يسرب معلومات بالمطعم و لم نكن نعرف من هو
    Draby doğduğunda... onda bir şeylerin yanlış olduğunu biliyorduk. Open Subtitles عندما ولد داربي علمنا أن هناك شيء غير سليم به
    Başından beri Brody'nin bir terörist olduğunu biliyorduk. Open Subtitles أنّنا عرفنا أنّ (برودي) إرهابي من البداية
    Faşistlerin savunma hatlarımızı yarmalarını engelleyecek kadar silahımızın olduğunu biliyorduk. Open Subtitles كنا نعلم أن لدينا من المدرعات ما يكفى لمنع هؤلاء الفاشيين من أختراق دفاعاتنا
    Romarins'de kaynak olduğunu biliyorduk ama hiçbir şey söylemedik. Open Subtitles كنا نعلم بأن الينبوع موجود في قريتهم ولم نخبرهم
    Bunların dil ve beynin sol yarımküresine bağlı olduğunu biliyorduk. Open Subtitles و لقد عرفنا أنه مرتبط بالنطق والعمليات التي تحدث في نصف المخ الأيسر
    Ama bu işin anahtarının kanlardan en nadirini bulmak olduğunu biliyorduk. Open Subtitles و لقد علمنا ان الحل في اندر انواع الدماء
    Senin bir şeylerin peşinde olduğunu biliyorduk. Open Subtitles لقد عَلِمنا أنَّكَ كنتَ تنوي لشيء
    - Daha fazla bulaşmasına yani. Bir bataklığın içinde olduğunu biliyorduk. Hayırlı bir şey olmadığını da biliyorduk. Open Subtitles تقصد تورطها بعد الآن، علمنا أنها منخرطة في شيء خبيث.
    Perinsan olduğunu biliyorduk. Open Subtitles عرفنا بأنه كان تبادل أطفال مع الجن
    Düşmanın nerede olduğunu biliyorduk. Yerli halk onlara yataklık ediyordu. Open Subtitles كنّا نعرف مكان العدو، كان السكان المحليون يأوونهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد