ويكيبيديا

    "olduğunu gösteriyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تشير إلى
        
    • أظهرت
        
    • يشير إلى أن
        
    • أنّه كان
        
    • أن هناك
        
    • تظهر أن
        
    • تظهر أنك
        
    • يعني انها
        
    • قد يشير هذا إلى
        
    • على أنها
        
    • تُشير إلى
        
    • تشير أن
        
    • تظهر ان
        
    • تبين أنّ
        
    • يوضح
        
    Bence, bu ufak değişiklikler bize bu artırılmış büyük değişikliklerin altında gelişmekte olan karmaşık bir hesaplama olduğunu gösteriyor. TED إذاً هذه التغييرات الصغيرة أعتقد أنها.. تشير إلى أن حسابات معقدة هي التي تؤدي إلى إحداث وتضخيم هذه التغييرات.
    Araştırmalar beyinde üç bölgenin sosyal davranış ve kompleks zihinsel planlama, istemli hareket ve duygusal ve motivasyonel cevaplarla ilgili olduğunu gösteriyor. TED لقد أظهرت الأبحاث ثلاث مناطق في الدماغ تساهم بأوجه مختلفة في السلوك الاجتماعي والتخطيط الإدراكي المعقد، والحركة الإرادية، والاستجابات العاطفية و التحفيزية.
    Hayır, kullanılan silahın kalibresi kurşunun girdiği yer ve cesedin öldükten sonra taşınması profesyonel bir iş olduğunu gösteriyor. Open Subtitles لا، غيار المسدس المستخدم ومكان دخول الرصاصة ونقل الجثة بعد القتل، هذا كله يشير إلى أن هذا عمل محترفين.
    Uzun kemiklerin boyu ise erkeğin, 1.70 ila 1.80 cm. olduğunu gösteriyor. Open Subtitles طول العظام الطويلة يوحي أنّه كان بطول 5.8 و 5.10
    Tüm bunlar, evrimin yalnızca küçük bir solak nüfusu yaratıp bunu binyıllar boyunca sürdürmesinin bir sebebi olduğunu gösteriyor. TED كل هذا يقتضي أن هناك سببًا أن التطور أنتج هذه النسبة الصغيرة من العسراء، وحافظ عليها لمدة آلاف السنين.
    Bu bir kaç sene önce yaptığım bir deney bu deney çocukların öz-düzenleme ile ilgili sorunları olduğunu gösteriyor. Open Subtitles هذه تجربه قمت بها منذ عامين، تظهر أن الأطفال قد يعانون في محاولة تنظيم الذات
    Oylar diğer tüm adaylardan önde olduğunu gösteriyor. Open Subtitles إستطلاعات الرأي تظهر أنك متقدم على جميع المرشحين الآخرين
    Söylemezse onu incitecek, çünkü bu onun da zayıf olduğunu gösteriyor. Open Subtitles سوف يؤذيها ان لم تفعل لأن ذلك يعني انها ضعيفة ايضا
    İyileşmiş yara izleri bunun 30 ile 40 yıl önce olduğunu gösteriyor. Open Subtitles شفاء أنسجة الجروح تشير إلى أن هذا قبل 30 أو 40 عاماً
    Belirtiler bir tür saldırı ya da sabotaj olduğunu gösteriyor. Open Subtitles العلامات تشير إلى نوع من أنواع عمليات التهكير أو التخريب
    Kalp krizi gibi şeyler, hatta kanser bile stres ile bir ilişkisi olduğunu gösteriyor. TED فأشياء مثل مرض القلب وحتى السرطان أظهرت صلة لها بالضغط.
    Bir araştırma hem ebeveynliğin, hem gelirin önemli olduğunu gösteriyor. TED هذه الدراسة أظهرت أن الفقر والتربية مهمان.
    Göğüs kafesinin ucundaki bozulma 50 yaşına yakın olduğunu gösteriyor... Open Subtitles تردي النهايات القصية يشير إلى أن عمره ما يقارب 50.
    İhtimal dengesi bunun bekar ve yakın akrabalarından uzak bir kadın için olduğunu gösteriyor. Open Subtitles ميزان الاحتمالات يشير إلى أن هذا من أجل امرأة عزباء بعيدة عن أقاربها المقربين
    Kan izleri, vurulduğu sırada halının yanında ayakta olduğunu gösteriyor. Open Subtitles بُقع الدم تشير إلى أنّه كان واقفاً بالقرب من السجّادة عندما أرديَ.
    Etmediğine göre bu bana orada olmaması gereken bir şeyin orada olduğunu gösteriyor. Open Subtitles ولكنّه لا يفعل، مما يعني أن هناك شيئاً يفترض به ألا يكون هناك
    CM'in bu teknik hataların farkında olduğunu gösteriyor. Open Subtitles تظهر أن سي أم كانت تعلم عن العيوب الهندسية.
    Kan testleri Hepatit C olduğunu gösteriyor. Open Subtitles فحوصات الدم تظهر أنك مصاب بالتهاب الكبد "ج"
    Buradaki çırpıntı ise suyun sığ olduğunu gösteriyor. Open Subtitles الان ، هذه مياه متقطعة هنا وهذا يعني انها ضحلة
    Hastada kas güçsüzlüğü var. Miyastenia gravisi olduğunu gösteriyor. Open Subtitles إنّها مصابةٌ بضعفُ عضلي، قد يشير هذا إلى "الوهنِ العضليّ الوخيم"
    Kromozom testleri bunun bir erkek kulağı olduğunu gösteriyor. Open Subtitles الاختبارات الكروموزومية تظهر على أنها أذن ذكر
    Boynundaki izler, boğuşma olduğunu gösteriyor. Open Subtitles هناك آثار حبل على رقبتها تُشير إلى الخنق.
    O'Neill, bu göstergeler gemi içinde sıfır hava olduğunu gösteriyor. Open Subtitles هذة القراءات تشير أن الضغط منعدم في السفينة
    Hapishane kayıtları Jacob'ın seksüel psikopat olduğunu gösteriyor. Open Subtitles سجلات السجن تظهر ان جيكوب مجرم جنسي معدوم المشاعر
    Elimizdeki son istatistikler, insan nüfusunun yüzde 5'ten daha az olduğunu gösteriyor. Open Subtitles آخر إحصائيات لنا تبين أنّ أقل من 5% هي بقايا للسكّان البشر
    Bunun sevdiğim yanı, dünya üzerindeki her canlı organizmanın eşit derecede evrimleşmiş olduğunu gösteriyor olması. TED و ما يعجبني في هذا الرسم البياني أنه يوضح أن كل أنواع الحياة على سطح الأرض قد تطورت بالتساوي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد