Çünkü berbat bir şey oldu ve atlatmak için bizim yardımımızı istemedi. | Open Subtitles | ﻷن شيئا مريعا حدث و هي لا تقبل مساعدتنا لتجاوز تلك المحنة |
Fakat o akşam bir şey oldu ve ben bir değerimin olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | ولكن فى هذه الليلة شئ ما حدث و حين ذاك ادركت اننى ذو قيمة |
Okulda bir lider oldu ve bu davranış diğer öğrencileri de etkiledi. | TED | وقد أصبح مرشدا في المدرسة وقد أصبح هذا السلوك معديا للطلاب الآخرين. |
Asıl çabamız Irak'ta oldu ve bize belirtilen görev Irak'ta El Kaide'ye kaybetti. | TED | كان جهدنا مركزا داخل العراق، وكانت مهمتنا المحددة هي قهر القاعدة في العراق. |
Sonra dualarımız kabul oldu ve diğer kızıma, Missy'ye gebe kaldım. | Open Subtitles | ثم تم الرد على صلواتنا وحصلت الحوامل مع ابنتي الأخرى، ميسي. |
Neredeyse bir saat oldu ve arabadaki fil hakkında tek kelime edilmedi. | Open Subtitles | لقد مرت ساعة تقريبا و لم يتم ذكر الفيل الذي في السيارة |
Bir patlama oldu... ve iki astronotla da iki dakika boyunca... iletişimi kaybettik. | Open Subtitles | وحدث انفجار ثم فقدنا الاتصال مع كلا الرائدين لمدة دقيقتان |
Bunu sen başlattın ve böyle oldu. Ve başka neler olacağını bilmiyorum. Neden? | Open Subtitles | أنت حضّرت له و قد حدث و لا أعلم مــا سيحدث أيضــا |
Kazayla oldu ve onunla yaşayacak olan benim, sen değil. | Open Subtitles | كانت حادثة و أنا الذي عليه العيش مُتحملًا ما حدث و ليس أنت |
Kazayla oldu ve onunla yaşayacak olan benim, sen değil. | Open Subtitles | كانت حادثة و أنا الذى عليه العيش متحملا ما حدث و ليس أنت |
Akla hayale gelmeyecek bir şey oldu ve büyük bir felaketle sarsıldık. | Open Subtitles | المستحيل قد حدث و كارثة عظيمة قد إجتازتنا |
Kazayla oldu ve onunla yaşayacak olan benim, sen değil. | Open Subtitles | كانت حادثة و أنا الذى عليه العيش متحملا ما حدث و ليس أنت |
Vücudumu görmeyeli 6 haftadan fazla oldu ve artık onu geri istiyorum. | Open Subtitles | وقد مر تقريباً ست أسابيع لم أري فيهم جسدي وأنا أريد إستعادته |
Tanrım, daha geleli 5 dakika oldu ve daha şimdiden sıkıntıdan patlıyorum. | Open Subtitles | يا إلهي لقد عبرت خمس دقائق فقط وقد بدأت أشعر بالملل مسبقا |
Penisilinin üretilmesi bu kadar hızlı oldu ve tüm zamanların en büyük tıbbi gelişmelerinden biri haline geldi. | TED | بهذا المنحى تم رفع سوية انتاج البنسلين وقد غدا بذلك التقدم الطبي الاكبر على مدى التاريخ |
Ameliyat oldu ve radyoterapi aldı, adres defterini kaybettiğinde 3.seferki kemoterapiyi alıyordu. | TED | خضعت للجراحة والعلاج الإشعاعي، وكانت في الدورة الثالثة من العلاج الكيماوي، عندما أضاعت دفتر عناوينها. |
Önceden bu nasihati sorgulardım. Sekiz yıl önce Kenya'da bir seçim oldu ve sonuçlar oldukça tartışmalıydı. | TED | لقد إعتدت على مثل هذه النصائح ، وقبل 8 سنوات جرت إنتخابات في كينيا وكانت النتيجة إنقسام عنيف |
Çoğumuz gibi, hayatımda farklı kariyerlerim oldu ve hepsi çeşitli olmasına rağmen ilk işim hepsinin temeli oldu. | TED | كما هو حال الكثيرين منّا، كان لديّ العديد من الوظائف في حياتي، وكانت أيضاً متنوعة، وضعت الوظيفة الأولى الأساس لجميعها. |
Hala var mı? 5 dakika oldu ve kendine hemen bir kız bulmuşsun. | Open Subtitles | مازال عندك القدره خمس دقائق وحصلت على فتاه |
Bu iş hayatımın merkezi oldu, ve tarihin bir parçası olarak ön sıralarda yer aldım. | Open Subtitles | لقد أصبح المحور، وأنا اشتركت معهم وحصلت على مقعد الصف الأمامي إلى التاريخ |
Pekâlâ. Neredeyse yirmi yıl oldu ve siz yeterince sabrettiniz. | Open Subtitles | حسناً, لقد مرت عشرين سنة و أنتم يا خطابي كنتم صبورين جداً |
Olivia ile aranızda bir şeyler oldu ve Amanda Tanner ile de aranızda bir şey oldu. | Open Subtitles | حدث شيء ما بينك وبين أوليفيا وحدث شيء ما بينك وبين أماندا تانر |
Sonra GPS'e birden bir şey oldu ve motor durdu. | Open Subtitles | ثمّ فجأةً جهاز الخرائط كان لديه عثره او شئٍ ما و من ثمّ توقّف المحرّك عن العمل |