Senin yanında olmadığı zamanlar öbür "küçük anne"sinin yanındadır. | Open Subtitles | على الأرجح هو مع فتاته الأخرى عندما لا يكون معك |
Yanımda olmadığı zamanlar, onu kendim uydurdum diye düşünüyorum. | Open Subtitles | عندما لا يكون معي، أعتقد أنه من نسج خيالي. |
Ama babam burada olmadığı zamanlar... birikmiş verilerimi işlemden geçiriyorum. | Open Subtitles | لكن عندما لا يكون أبي هنا أقوم بإطفاء دارات الطاقة خاصتي وأقوم بمعالجة البيانات المجمّعة |
Işık olmadığı zamanlar sessiz kalacaktı. | TED | عندما لا يكون هناك ضوء، فإنه صامت. |