ويكيبيديا

    "oluşturmak için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لبناء
        
    • لتكوين
        
    • لخلق
        
    • لصنع
        
    • لتشكيل
        
    • لإنشاء
        
    • لأنشأ
        
    • لتوليد
        
    • لانشاء
        
    • ليشكلوا
        
    • لتأسيس
        
    • ليشكّل
        
    Dahası, Amerikalılar siber savaş kapasitesi oluşturmak için gelecek beş yılda 30 milyardan fazla para harcamaya karar verdiler. TED وعلاوة على ذلك، قرر الأميركيون انفاق ما يزيد على 30 مليار دولار في السنوات الخمس المقبلة لبناء قدراتها الإلكترونية.
    Bir dava oluşturmak için yeterli olmadığını söylüyorlar, mahkemeye götürülmeyecek. Open Subtitles يقولون أنه لا يكفي لبناء قضية ولن تذهب إلى المحكمة
    Ekibim, bugün neredeyse her su filtresinde bulunan aktif karbonu oluşturmak için, hâlihazırda straforun içinde bulunan karbonu işleyebileceğimizi öne sürdü. TED افترض فريقي أننا يمكن أن نستخدم الكربون الموجود بالفعل في الستايروفوم لتكوين الكربون المنشط، المستخدم في كل مرشحات المياه تقريباً اليوم.
    Sonik bir çerçeve oluşturmak için sesim ve çellom katmanlıdır. TED صوتي و التشيللو خاصتي على طبقات لخلق هذا القماش الصوتي الكبير
    Ama artık hücrelerle yarattığımız bu yapıları oluşturmak için daha iyi yollarımız var. TED ولكن الآن لدينا طرق أفضل لصنع هذه الهياكل باستخدام الخلايا.
    Görebildiğiniz gibi onların hepsi Web'de benim resmimi oluşturmak için iletişim halindeler. TED جميعها مترابطة كما ترون، لتشكيل صورة عني على شبكة الإنترنت.
    Sahip olduğum dansçıların adresleriyle bir ekip oluşturmak için yeteri kadar gönüllüyü toplayabilmiştim. Open Subtitles بعد أن حصلت على عناوين الراقصات أصبح معي ما يكفي لإنشاء فريق مراقبه
    Ve siz bunu düşünürken şu oluyor: Yeni şeyler oluşturmak için daha fazla karmaşıklık ve daha fazla madde elde ediyorsunuz. TED ومن خلال تفكيركم بهذا، تحصلون على تعقيد أكثر وأكثر، مواد أكثر فأكثر لبناء أشياء أحدث.
    Gelecek yıl halk sağlığı sistemi oluşturmak için federal bütçede para var. TED الان لدينا أموال في الميزانية الفيدرالية ، في العام القادم ، لبناء خدمة النظام الصحي للعامة.
    Bir şeyler üretmek ya da yaratmak, sanat eseri oluşturmak için mi çalıştınız? TED هل كان العمل لبناء أو ابتكار شيء أو صنع تحفة فنية؟
    Norveç fırsatları ve ekonomik hareketliliği olan bir toplum oluşturmak için yatırım yapatı. TED استثمرت النرويج لبناء المجتمع مع توفير فرصة وتحريك الاقتصادي.
    O zaman iki yukarı ve bir aşağı kuark bir proton oluşturmak için bir araya gelirse, toplam elektrik yükü artı bir olur. TED لذا عندما يتم دمج 2 كواركس علوي بـ 2 كواركس سفلي.. لتكوين بروتون، تبلغ إجمالي شحنته الكهربائية موجب واحد.
    Çok az türün, erkekleri birbirleriyle rekabet halinde değil, dahası bir takım oluşturmak için işbirliği yapar. Open Subtitles في بضعة أنواع فقط، من ناحية أخرى لا تتنافس الذكور بالجوار مع بعضها لكن تتعاون لتكوين فريق.
    Yani bazı şeylerin pozitif riskli bir çevre oluşturmak için yanlış olmasını beklediğimizi dile getirmelisiniz. TED لذا عليكم إعلام محيطكم أنكم لا تتوقعون بأن تسير كل الأمور كما يجب لخلق مناخ إيجابي تجاه المخاطرة.
    tasarımı yeniden tanımlayabilirsiniz. Muhtemelen, hepimizin seçeneklerini yeniden oluşturmak için bulunduğunuz yerdeki herkesten daha yetkinsiniz. TED جدلياً لديكم سلطة أكبر من غيركم في مؤسساتِكم لخلق خيارات نعتمد عليها في حياتنا.
    İşte biz de kendi çerçeve veya iskeletimizi oluşturmak için aynı pencere yapısını kullandık, bu bir odaya asılı duruyor ve her iki taraftan da görülebiliyor. TED لذا فقد استخدمنا نفس مفردات النافذة لصنع الإطار أو الشبكة الخاصة بنا المعلقة في الغرفة و التي يمكن رؤيتها من الجانبين.
    Neticede organik molekülleri oluşturmak için atomların birleşme kurallarını verir. TED الأهم من ذلك أنها تعطينا القواعد التي تخبرنا كيف تتناسب الذرات معاً لصنع الجزيئات العضوية.
    Belki de bir ufuk çizgisi oluşturmak için bir solucan deliği kurmamız gerekmez. Open Subtitles ربما نحن لسنا بحاجة للاتصال بثقب دودي لتشكيل أفق الحدث
    - Tok'ra tüneller oluşturmak için kristaller kullanıyor. - Evet, bunu biliyoruz. Open Subtitles التوك رع يستعملون البلورات لتشكيل الأنفاق نعم, نعلم ذلك
    Gizli kimliğimi oluşturmak için silah kaçakçılarına baskın yapacağım. Open Subtitles سأسرق شحنة من بعض تاجري السلاح لأنشأ غطاءي
    İstediğimiz kuvvette bir elektromanyetik alan oluşturmak için en az üç-beş tane oto aküsüne ihtiyacımız olacak. Open Subtitles لتوليد مجال كهرطيسيّ بالقوّة التي نريدها سنحتاج لمدّخرتي سيّارة على الأقلّ، فهل يمكنك توفير ذلك؟
    Gerekli pazarı oluşturmak için de büyük sabun şirketiyle anlaşıp milletin sinir sistemini geçici olarak çökertmek için çevreye organofosfat salmasını sağlamışlar. Open Subtitles لانشاء هذا المتجر مرتبطة بصابون ضخمة وهذه الصابونات سوف تملئ البيئة
    Hemen bir devriye oluşturulmalı.... ... ve erkekler bu devriyeyi oluşturmak için kendilerini gösterecekler. Open Subtitles يجب عليهم تنظيم مجموعة متجولة الآن سينخرط الذكور في استعراض هائج ليشكلوا مثل تلك المجموعة
    Minimum kurum vergisi ödüyorlar her türlü tutanağı aklamak için kullanılabilecek sabit, güvenilir bir iş oluşturmak için kredi derecelendirmesi oluşturup, dosyalamaya razı oluyorlar. Open Subtitles يدفعون ضريبة أقل للشركات ويبنون تصنيفاً إئتمانياً ويطبقون إجراءات الشركات لتأسيس عمل ثابت يستحق الإئتمان والذي يمكن إستخدامه لغسل جميع التحويلات المالية
    Yani beyin, bütün bir dünya görüntüsü oluşturmak için, iki kısmı da kullanır. TED لذا فإن الدماغ يستخدم كلا النصفين ليشكّل صورة كاملة للعالم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد