| Evet, ondan bilgi alma işini, ve parasını Amerikan bankalarına taşıma işini. | Open Subtitles | نعم , كانت وظيفتي أستخلاص المعلومات منه ونقل أمواله إلى البنوك الأمريكية |
| Ve yönetici çıkıp geldiğinde farkında olmadığı bir rakip için ondan bilgi almakta olduğumdur. | Open Subtitles | وعندما يأتي الشخص الإداري الذي لا يدركه هو انا فعلا استخلص المعلومات منه نيابة عن منافس. |
| İnşallah doktor ondan bilgi alabilir. | Open Subtitles | يجب أن نأمل أن يحصل علي بعض المعلومات منها |
| Bu senin fikrindi. Ben sana ondan bilgi edin dedim, evlenme teklifi et demedim. | Open Subtitles | لمن كانت هذه الفكرة؟ أخبرتك أن تحصل على المعلومات منها |
| Sizi temin ederim, harcanan her çaba, ondan bilgi almak için yapılıyor. | Open Subtitles | يمكننى أن أؤكد لك نحن نبذل كل شىء لنحصل على معلومات منه |
| Birisi ondan bilgi almadıkça, onu burada tutamayız. | Open Subtitles | حسنـًا، طالما لن يستطع أحد معرفة معلومات منه فلا داعٍ لإحتجازه |
| Sebep iş miydi, yoksa ondan bilgi almaya çalışırken işler mi kızıştı? | Open Subtitles | أهذا كان من أجل العمل.. أو أنك كنت تحاول الحصول علي معلومات وفلتت الأمور من يديك؟ |
| Ve Maggie ondan bilgi alabilecek miyim denememi istedi. | Open Subtitles | وأرادتني ماغي أن أحاول استخلاص المعلومات منه |
| Henüz yok ama ondan bilgi alacağız. | Open Subtitles | ليس بعد لكننا سنحصل على المعلومات منه |
| ondan bilgi almanı istiyorlar. | Open Subtitles | هم يريدون بعض المعلومات منه |
| ondan bilgi almamız gerekiyor. | Open Subtitles | نحن بحاجة للحصول على المعلومات منها |
| ondan bilgi aldığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | إننا نعتقد أنّه حصل على المعلومات منها. |
| Şu an ondan bilgi almak pek kolay olmayacak. Çünkü kafayı bulmuş. | Open Subtitles | سيكون صعباً استخراج أيّ معلومات منه حالياً لأنّه شرب حامضاً. |
| ondan bilgi alır almaz da silah kaçakçılığı üzerinde çalışan bir dedektif öldürüldü. | Open Subtitles | بالإضافة لأن محققاً يعمل على قضية تهريب أسلحة تم قتله مباشرة بعد أن تلقى معلومات منه |
| ondan bilgi alacaksın yoksa gider. | Open Subtitles | تحصل على معلومات منه أو سوف يرحل من هُنا |
| Yani Bahia konuştuğumuz gibi ondan bilgi almaya çalışıyor. | Open Subtitles | بذلك ، (باهيا) يحاول الحصول على معلومات منه بينما نحن نتحدث |
| Sebep iş miydi, yoksa ondan bilgi almaya çalışırken işler mi kızıştı? | Open Subtitles | أهذا كان من أجل العمل.. أو أنك كنت تحاول الحصول علي معلومات وفلتت الأمور من يديك؟ |