Son yolculuğumda güverteden bir adam düştü ve onu alırlarken mürettebat hangisinin onu önce alacağı üstüne bahse giriyordu: | Open Subtitles | على رحلتي البحرية الأخيرة رجل سقط خارج السفينة، وبينما هم كانوا يلتقطونه الطاقم كان يجعل الرهانات إلى الذي سيصل إليه أولاً |
Eğer Kel'tar karşılığında Sokar ile anlaşacaksam, onu önce ben yakalamalıyım. | Open Subtitles | إذا أردت تسليم (كيلتار) إلى (سوكار) يجب ان أصل إليه أولاً |
Öyle bir şey yaparsak, onu önce Pillar bulur. Jack'i öldürür, kaydı da yok eder. | Open Subtitles | إن فعلنا ذلك، فسيصل (بيلار) إليه أولاً سوف يقتل (جاك)، ويتلف التسجيل |
onu önce biz yakalayacağız. Söz veriyorum. | Open Subtitles | نحن سَنَحْصلُ عليه أولاً. |
onu önce biz bulursak başka tabii. | Open Subtitles | إلا إذا عثرنا عليه أولاً |
onu önce biz bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نعثر عليه أولا |
- onu önce biz yakalamazsak tabii. | Open Subtitles | إلا إن وصلنا إليه أولاً |
- onu önce biz haklarsak bir şey olmaz. Haklamak mı? | Open Subtitles | -ليس إن قضينا عليه أولاً |
- onu önce biz bulursak öğreniriz. | Open Subtitles | -سنعرف عندما نعثر عليه أولا |