Kim bilir, belki günü birinde ben de onu kontrol ederim. | Open Subtitles | في يوماً ما، مَن يعلم، ربما أتمكن من السيطرة عليه حتى. |
Elbette, bu olmadan onu kontrol altına alamazdın. | Open Subtitles | بالطبع,بدون هذه أنا لا تسطتيع السيطرة عليه |
Karanlık cadıların yok edilmesiyle birlikte onu kontrol edecek kimse kalmadı. | Open Subtitles | حتى مع استئصال اخوات الليل لا يوجد احد يمكن التحكم به |
onu kontrol etmeniz fazla zor olmayacaktır. | Open Subtitles | و سوف تجد أن السيطرة عليها لن تكون صعبة. |
Görmemiz gereken, şehvetin eksikliği değil, onu kontrol ediş, ve kendini teslim ediştir. | Open Subtitles | ما قصدنا أن نقوله هو قلة العاطفة مقرانة مع التحكم بها وعدم العطاء |
Kim bilir, belki günü birinde ben de onu kontrol ederim. | Open Subtitles | يوماً ما , من يعلم , ربما أكون أنا من يتحكم به |
onu kontrol edebileceğini söylemiştin. | Open Subtitles | ولكن الأمر على ما يرام، أليس كذلك؟ لأنك قلت أنه يمكن السيطرة عليه |
Ona yaşam verebilir ama onu kontrol edemezsin. | Open Subtitles | أنت يمكن أن يعطيه حياة، لكنّك لا تستطيع السيطرة عليه. |
Kız kardeşim, onu kontrol edebilmek için Haku'ya yerleştirmişti. | Open Subtitles | اختي وضعت هذه الحشرة لهاكو حتى تتمكن من السيطرة عليه |
Jeoloji Merkezi'nin emirleri böyle. onu kontrol altında tutmak istiyorlar. | Open Subtitles | هيئة المسح الجيولوجى تريد أن تضمن السيطرة عليه |
Bu belirli davranışların nasıl çalıştığını anlamaya çalışıyordum ama onu kontrol edemiyordum. | TED | يمكنني تخمين بعض السلوكيات عبر فهم طريقة عمله و لكن لا يمكنني التحكم به. |
Mantıklı bir yetişkin olmanın gereği olarak da onu kontrol etmeyi öğreniyoruz. | Open Subtitles | وجزء من كونك بالغًا يكمن في تعلم كيفية التحكم به |
Rehineleri öldürmek isterse, onu kontrol edebiliriz. | Open Subtitles | مع هذا النوع من الدخول, يمكننا التحكم به إذا بدأ إطلاق النار على الرهائن. |
onu kontrol etmeye çalışıyorsun. İşe yaramadığında da onu dışlıyorsun. | Open Subtitles | أنتي تحاولين السيطرة عليها وعندما لا يعمل ذلك, ترمينها |
Biliyorsun, hava durumunu kontrol edebilirim ama artık onu kontrol edemem. | Open Subtitles | تعرفين أنني لا أستطيع السيطرة عليها. تماماً كما لا يمكنني السيطرة على الطقس. |
Güçleri emiyor, elbette ama onu kontrol edecek olan her kimseyi delirtecek. | Open Subtitles | لكنها تدفع كل من يحاول السيطرة عليها إلى الجنون |
Artık geçidi kapatmak istemiyor. onu kontrol etmek istiyor. | Open Subtitles | هو بوضوح , لايريد إغلاق البوابة مجدداً هو يريد التحكم بها |
Hayır, onu kontrol edemeyeceğimi biliyorum, ama bunun yapacağımız işte bir farkı olmaz. | Open Subtitles | لا , أعلم أنه لايمكنني التحكم بها لكها قد تكون مفيدة جداً , لأجل قضيتنا |
onu kontrol edenin kim olduğunu bulmamıza yardım ederse edebiliriz. | Open Subtitles | لو أن هذا سيساعدنا على معرفة من يتحكم به ، إذن أجل |
Ticaret loncası onu kontrol ediyor. İşte, saklayacak bir şeyim yok. | Open Subtitles | طائفة التجارة تتحكم به هنا , ليس لدي شئ اخفيه |
Çünkü garip duygularım var. Haplar onu kontrol altında tutuyor. Ne tür duygular? | Open Subtitles | لأنني أشعر بأحاسيس غريبة هذه الحبوب تسيطر عليها أي نوع من الأحاسيس؟ |
Eğer durumu yoksa, onu kontrol etmiyorum | Open Subtitles | لو لم يكن أن يكون صلباً فلن انظر إليه |
Cha Do Hyun'un kişilikleri oldukları için belki doğru yerde olması için onu kontrol ediyorlardır? | Open Subtitles | لانهم شخصيات تشا دو هيون انهم الاشخاص المناسبين للتحكم به |
Evet, senin onu kontrol, edebileceğimi söylediğini, hatırlayıp duruyorum. | Open Subtitles | اجل ، استمر في تذكر ماقلتهُ عن قدرتي على التحكم بهِ |
onu kontrol edemem. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ السَيْطَرَة عليه. |
Babam da bir şeyleri temizlemek için koşuşturuyordu. onu kontrol etmiyordu bile. | Open Subtitles | و أبي كان مهرولاً ينظف شيئاً ما، حتى أنّه لم يتفقد حالها. |
Kurbanları, onu kontrol eden biri tarafından seçiliyor. | Open Subtitles | ضحاياه مختارون من قبل شخص يسيطر عليه |
Ayrıca çipler ve onu kontrol edenle aramızdaki tek bağlantı o. | Open Subtitles | وهي أفضل صلة لدينا بهذه الرقاقات والوحش الذي يتحكم بها |