O cadı bunun bedelini ödeyecek, onun kalbini çiğ çiğ yiyeceğim. | Open Subtitles | هذا ساحرة سيدفع ثمن هذا. أنا سوف تتغذى على قلبها البارد. |
onun kalbini kıracaksın, ve basın bunu öğrenince, yaptığımız reklam boşa gidecek. | Open Subtitles | ستسحق قلبها وبعد ذلك الصحافة ستكتشف وكلّ الخير الذي صنع يذهب هباء |
onun kalbini kırdığının farkındasın, değil mi? Onun acısı dinmez. | Open Subtitles | ذلك فظيع ، أنت تعرف أنك كسرت قلبها ، صحيح؟ |
Ama yavru Kovu güçleniyor ve Zira onun kalbini nefretle dolduruyor. | Open Subtitles | لكن هذا الشبل، كوفو , ينمو أقوى، وزيرا تملأ قلبه بالحقد |
Ben sadece neden yemek borusunda kanser varken onun kalbini ameliyat ettiklerini anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لم سوف يجرون جراحة على قلبه بينما السرطان في أحشائه |
onun kalbini ve aklını kazanacağız. Tabii varsa. | Open Subtitles | سوف نملك قلبها وعقلها لو انها حصلت على ذلك |
Kısa zamanda onun kalbini kırmış olabilirim. Ama gerçekten ona büyük bir iyilik yapıyorum. | Open Subtitles | ربما فطرت قلبها لكني في الحقيقة أقدم لها خدمة |
Başroldeki leydim çıkıntıdan geçti, ve sanırım onun kalbini kırdım. | Open Subtitles | سيدتي الجميلة خرجت الى الحافة "واعتقد اني قد "كسرت قلبها |
O, sen onun kalbini çalmaya çalışırken bile hislerini gizleyebilen güçlü bir kadın. | Open Subtitles | إنها لمرأة قوية التي تحاول إخفاء هويتها بينما كنت تحاول سرقة قلبها |
Onunla yat, onu sev, ona bir pislik gibi davran. onun kalbini kır. | Open Subtitles | لتضاجعها وتحبها وتعاملها بقسوة وتكسر قلبها |
Dostlarının ölümünün üzüntüsü... onun kalbini çeliğe dönüştürdü. | Open Subtitles | ..بسبب حزنهافيموترفاقِها. قلبها تبدل الي فولاذ. |
onun kalbini tekrar çalıştırmayı başardılar. Umut edildiği gibi bu işin üstesinden gelebildi. | Open Subtitles | تمكنوا من إعادة تشغيل قلبها إنها بخير كما تمنينا |
onun kalbini aptal oğlunun Vermont'ta kırdığı gibi hiç kırmadın. | Open Subtitles | لم تفطر قلبه أبدا مثلما فعل ابنه المغفل في فيرمونت |
Etraftaki insanları biçerken ben de fırsattan istifade onun kalbini sökeceğim. | Open Subtitles | بينما يقطع طريقة خلال الاشخاص حولنا سوف أتحرك بسرعة لإقتلاع قلبه |
Onunla yüzleşmek istemiyorsun, sadece git ve onun kalbini bir daha kır. | Open Subtitles | لن أترككِ تنغمسين في نزوة ما حتى ترحلين وتفطرين قلبه مرة أخرى |
Senin onun kalbini kıran kadına karşı kaba davrandığını sandım. | Open Subtitles | سامحنى على الخطأ.لكن كان ينبغى على الملاحظة بأنك لست ذلك النوع من الرجال الذى يدع إمرأة تحطم قلبه. |
Öldüğünde, Magua onun kalbini yiyecek. | Open Subtitles | حين يموت ذو الشعر الرمادي ماجوا سيأكل قلبه |
Gri Saç öldüğünde Magua onun kalbini yiyecek. | Open Subtitles | حين يموت ذو الشعر الرمادي ماجوا سيأكل قلبه |
Belki bu hoşuna gidiyordur hala onun kalbini kırabilecek güce sahip olduğunu bilmek. | Open Subtitles | ربّما يروقك أنّك ما زلت قادرة على كسر فؤاده. |
Acaba önce hangimizi öldürmeye çalışacak? Sen onun kalbini kırdın, ben... zihnini. | Open Subtitles | أتساءل من منّا ستحاول قتله أوّلًا، أنت حطّمت فؤادها وأنا حطّمت عقلها. |
onun kalbini Laila Galliston kırdı. | Open Subtitles | ليلا جاليستون كسرت قلبة |
Demek istediğim sana olanları görüyor ve bu onun kalbini kırıyor. | Open Subtitles | الذي أريد أن أَقُولُه إنها تَرى ما يَحْدثُ لك وهو يَحطمُ قلبَها |
Dünyanın dört bir yanını taradım sırf onun kalbini bulmak için böylece kalbini ona geri verebilirdim. | Open Subtitles | لقد فتّشتُ زوايا الأرضِ الأربعة. فقط لاجد قلبِها... لذا أنا يُمْكِنُ أَنْ أُعيدَه إليها. |
Bir kadının gözlerine bakıyorsun ve onun kalbini hissediyorsun. | Open Subtitles | وأنت تنظر في عيني إمرأة وتشعر بقلبها |