ويكيبيديا

    "oturma odasında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • في غرفة المعيشة
        
    • في غرفة الجلوس
        
    • بغرفة المعيشة
        
    • فى غرفة المعيشة
        
    • بغرفة الجلوس
        
    • غرفة جلوس
        
    • في غرفة المعيشه
        
    • في غرفة جلوسها
        
    • في الصالة
        
    • في غرفة العائلة
        
    • في غرفةِ الجلوس
        
    • في غرفه المعيشه
        
    • في حجرة المعيشة
        
    • غرفة المعيشة و
        
    • في الغرفة الأمامية
        
    Bunun nedeni değişmeleridir ve değişimin, düzene karşı bir eğilimi vardır aynı bir oturma odasında ya da kitaplıkta olduğu gibi. TED وهذا لأنها تتغير . وللتغير طريقته في كسر القاعدة . تماماً كما هو الأمر في غرفة المعيشة أو على رف الكتب.
    Bak, oturma odasında kal, dinlen ve eğer semptomlarım ilerlerse bana haber ver. Open Subtitles انظري, ابقي في غرفة المعيشة و ارتاحي, ان استمرت أعراضكِ اعلميني, حسنا ؟
    O nedenle dövüş derslerimi oturma odasında yapacağım. 15 dakika içinde başlıyor. Open Subtitles لذا فإنّي أستضيف صفي للقتال المسرحي في غرفة المعيشة بعد 15 دقيقة،
    oturma odasında ne zamandır özlediğin piyano duruyor. Open Subtitles لقد وضعت البيانو الذي طال شوقك إليه في غرفة الجلوس
    Bu şıllık, kahvaltısını etmeye oturma odasında devam edecek. Open Subtitles حسن، هذا الساقط الصغير سيتناول فطوره بغرفة المعيشة
    oturma odasında. Balkona çık. Open Subtitles أنه فى غرفة المعيشة الآن أدخلى إلى الشرفة
    oturma odasında bulduğum asıl delilden bahsederken sen de şunun içine bak. Open Subtitles تفحصيه بينما أخبركِ بما وجدتُهُ في غرفة المعيشة.
    Sen yatak odasında uyudun. Ben oturma odasında. Open Subtitles لقد نمت في غرفة النوم ونمت أنا في غرفة المعيشة
    Bornoz al ve oturma odasında konuğumuzla tanışmaya gel. Open Subtitles اختاري روب ليس البيجان وتعالي قابليني أنا و ضيفتي في غرفة المعيشة من أجل تناول المشروبات
    oturma odasında, Çin Kavanozunun altında sarı, geniş bir zarf olmalı. Open Subtitles إنه أصفر، الظرف الكبير الذي على الرف في غرفة المعيشة تحت الجرة الصينية
    Çocukların hep oturma odasında öldüğünü düşlemiştim. Open Subtitles لطالما تصورت الأولاد يموتون في غرفة المعيشة
    oturma odasında git de ailene günlerini göster. Open Subtitles انهِ حياتك في غرفة المعيشة حتى يراك والديك
    Bir gün eve geldim ve onu oturma odasında otururken buldum. Open Subtitles ذاتيومرجعتللمنزل.. وجدته يجلس في غرفة الجلوس.
    Siz benim odamda uyuyabilirsiniz. oturma odasında bir çekyat var. Open Subtitles يمكنكم النوم في غرفة نومي، لديّ سرير بعَجَل في غرفة الجلوس
    Pekala. Pam oturma odasında göbeğinin üzerinde sürünürken... Open Subtitles وفي الوقت الذي تزحف فيه باميلا على بطنها في غرفة الجلوس
    oturma odasında bir dolap daha var. Open Subtitles سأبحث هنا، هنالك خزانة أخرى بغرفة المعيشة
    Tamam, oturma odasında oturma odasında, içinde. Open Subtitles حسناً ، لنكمل فى غرفة المعيشة ، فى غرفة المعيشة هيا بنا ، هيا بنا
    oturma odasında ödevini yaptığını sanıyordum. Open Subtitles حسبتها تقوم بواجبها المنزلي بغرفة الجلوس
    Bir yabancının oturma odasında, çıplak bir resmimin asıIı olması garip bir duygu. Open Subtitles شعور مضحك لمعرفتك معلق عارياً في غرفة جلوس غرباء
    Koridora ölü bir adamamız ve oturma odasında yarım hektarlık THC'miz var. Open Subtitles لدينا رجل ميت في الممر، ونصف فدان من الماريغوانا في غرفة المعيشه
    Peki oturma odasında yetiştirdiği Hint kenevirlerini görmediniz mi? Open Subtitles ألم تلاحظ نبات " الماريوانا" الذي ينمو في غرفة جلوسها ؟
    Eğer oturma odasında Amerikalı isen, banyoda nesindir? Open Subtitles إن كنت أمريكياً في الصالة فماذا تكون في المرحاض؟
    Ryan bana oturma odasında neden duvar olmadığını soruyordu. Böylece anlamış olduk. Open Subtitles فهم رايان لماذا لا يوجد حائط في غرفة العائلة السابقة
    Nina ile, oturma odasında öpüşmeye başladık. Open Subtitles نينا وأنا بَدأتُ التقبيل في غرفةِ الجلوس.
    Gecenin bu saatinde oturma odasında hoplayıp zıplayacak değilim. # Stagger Lee # Open Subtitles لن ارقص في غرفه المعيشه في هذا الوقت المتأخر من الليل
    Ray, oturma odasında seni neyin beklediğini duymak için sabırlı ol. Open Subtitles راي ، انتظر حتي تسمع ما ينتظرك في حجرة المعيشة
    Ya da bizimkilerin oturma odasında ona oral yaptığım zaman hem de daha bizimkilerle tanışmadan az önce. Open Subtitles أو الوقت نزلت عليه على أريكة في الغرفة الأمامية والدي، قبل قابلهم للمرة الأولى.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد