Ancak akşamları ne zaman tepeye varsa, annesini pencerenin yanında oturmuş, konuşurken görüyormuş. | Open Subtitles | ولكن في كل مساء, عندما يصعد الي الهضبة يراها تجلس خلق النافذة وتتكلم |
Ama hiç bir resimde elinde bira bulut çevresinde oturmuş biri yok. | Open Subtitles | ولكن لم يكشف لنا صورة واحدة عن رجل ملتحي جالس على سحابة. |
Odanın birinde bir piyano vardı. Ben de oturmuş tuşlarıyla oynuyordum. | Open Subtitles | أحدى الغرف كان بها بيانو، كنت أجلس أمامه أعزف بأصبع واحد |
Ve Korova Milk Bar'ında oturmuş rasodoklarımızı yoruyorduk akşama ne yaparız diye. | Open Subtitles | نجلس هنا فى حانة كروفا نحتسى الحليب ونفكر ماذا نفعل هذا المساء |
Beni rahatlatan tek şey ben evde oturmuş tavana bakıp.. | Open Subtitles | وبصراحة، عزائي الوحيد حين أكون جالساً بالبيت أحدّق في السقف |
Ben dağılmış haldeydim ama o oturmuş bir heykel gibi duruyordu. | Open Subtitles | انا كنت في حالة فوضى و هي جلست هناك كأنها تمثال |
Biliyor musun, burada oturmuş, hayat hakkında sınırsız konuşuyorsun... ..kuralları yıkmaktan bahsediyorsun. | Open Subtitles | أنت تجلس هنا وتتحدث عن الحياة بدون حدود أنت تعلم وتكسر القواعد |
Evet, sen de benim evimde oturmuş içki için yalvarıyorsun. | Open Subtitles | اجل , وانت تجلس فى شقتى تترجانى لأجل مشروب مسكر |
Burada oturmuş özün yavaşça biterken ve sana olan saygıları tükenirken. | Open Subtitles | بينما تجلس هنا بينما نعمتك تحترق ببطء وسمعتك انطفأت منذ زمن |
Ve sen... Bu küçük gezegenin bu küçük şehrinin bu küçük köyünde oturmuş, | Open Subtitles | وأنت وأنت جالس في هذا العالم الصغير في هذا المكان الضئيل وهذا الشارع |
Senin için demesi kolay, oturmuş kahveni içiyorsun! | Open Subtitles | طبعا من الاسهل لك قول ذلك وانت جالس هناك تحتسى القهوه |
Şu anda Cape Cod'daki hoş bir plajda oturmuş denizdeki beyaz köpükleri seyrediyorum. | Open Subtitles | الآن أنا أجلس عند شاطئ جميل عند كيب كود أحدق في موجات البحر |
İşte oradaydım, mükemmel kırmızı bir ruj sürmüş, otel lobisinde oturmuş, | Open Subtitles | أعني ها أنا أضع الروج الأحمر المثالي أجلس في بهو الفندق |
Mağaralarımızda ateşin başında oturmuş cep telefonunun icat edilmesini bekliyorduk. | Open Subtitles | كنا نجلس حول النيران فى كهوفنا منتظرين اختراع الهاتف النقال |
Ve bu arada D.C.'ye varana kadar kucağınızda oturmuş olacağım. | Open Subtitles | وبالوقت الذي نصل فيه إلى العاصمة سأكون جالساً في حضنك |
Korkarım ben uyurken tüm gece boyunca oturmuş. | Open Subtitles | أعتقد أنّهـا جلست طوال الليـل، بينمـا كنتُ نـائمـة |
Buraya oturmuş ve bir sigara yakmış. Kötü bir alışkanlık. | Open Subtitles | لقد جلس هنا و دخن سيجاره إن التدخين عاده سيئه |
Tanrım, öyle yaşamak varken burada oturmuş, anlaşılması güç şekilde... yazılan metinleri, tembel bir ...toplum için baştan düzenliyorum. | Open Subtitles | فلتُبارك روحي من أجل حياة كهذه بدلاً من الجلوس هنا أُقلب في كتابات مثيرة للغثيان لقوم متشائمين |
Eğer bu bir porno film olsaydı, bir kayaya oturmuş sohbet etmezdik. | Open Subtitles | إذا كان هذا فلم إباحي, لن نكون جالسين على صخرة نجري محادثة. |
Oraya oturmuş kim olduğum, bunları neden yaptığımla ilgili kahrolası notlar alıyorsun. | Open Subtitles | ..اذن ..تجلسين هناك وتكتبين في مذكرتك عن سلوكي عمّا تعتقدينه عنّي .. |
Burada, gezegenimizde oturmuş tüm bunların sonuç vermiş olmasından gayet memnunuz. | Open Subtitles | جالسون هنا على كوكبنا مبسوطين جداً لإستطاعتنا على حلّ المسألة كلها |
Polis oraya geldiğinde hala arabasının içinde oturmuş, hıçkıra hıçkıra ağlıyormuş. | Open Subtitles | عندما وصلت الشرطة إلى هناك كان لا يزال جالسا هناك ينتحب |
Saatin tik tak sesi kalbin bir vuruşudur ama siz oturmuş, hayatınızı boşa harcıyorsunuz. | Open Subtitles | مع كل دقة من الساعة, ضربة من نبضات القلب, ورغم هذا,تجلسون هنا بلا فائدة, وتضيع حياتكم هباءا, |
Yaşayacağın bir yıllık ömrün kalmış ve sen burada oturmuş, bize üç adamı nasıl öldürdüğünü detaylarıyla anlatmaktan gurur duyuyorsun. | Open Subtitles | لديك سنة واحدة لتعيشها و كنت فخورا بجلوسك هنا تخبرنا كل التفاصيل عن كيفية قتلك ل3 رجال |
Padişah torunu gibi orada oturmuş kendi evimde bana buraya kimi getirip kimi getiremeyeceğimi söylüyorsun. | Open Subtitles | بالجلوس هكذا كسيدة مهمة لتخبريني في منزلي من يمكنني أو لا يمكنني استضافته هنا |