Epps oğlumun peşine düştü Cam. | Open Subtitles | إيبز ذهب خلف إبني, كام |
- Sen yok oldun, o da peşine düştü, her zamanki gibi! | Open Subtitles | إختفيت وهو ذهب بحثاً عنك ! كما هو الحال دوماً |
İlk önce masum denizcilerin peşine düştü sonrada yaşadığımız yerde bizim peşimizden geldi. | Open Subtitles | بدايةً، سعى خلف بحارة أبرياء، ثم خلفنا، حيث نعيش. |
İlk defa bizden biri onlardan birinin peşine düştü. | Open Subtitles | هذهِ المرة الأولى لأحداً منا يسعى خلف واحداً منهُم |
Shelly kendini öldürdükten sonraysa, seçimini değiştirip bebek sahibi olma umudu zayıf kadınların peşine düştü. | Open Subtitles | لذا عندما اجهضت شيلي قرر ان يغير وان يلاحق النساء اليائسات لأجل اطفال |
Polis Güney Kowloon bölgesinde konuşlanmış çetelerin peşine düştü. | Open Subtitles | هم الآن بعد عدّة ثلاثة أعضاء نشطاء في منطقة جنوب كولون |
Finch, Darren elimden kaçtı, muhtemelen Brick'in peşine düştü yine. | Open Subtitles | "فينش)، (دارين) هرب) غالباً ذهب خلف (بريك) مجدداً" "وفي هذه المرة، لديه السلاح الذي استُخدمَ لقتل أخيه" |
Tek başına Valentine'ın peşine düştü. | Open Subtitles | هل هو بخير؟ ذهب خلف (فلانتين) بنفسه |
Bu yüzden Gabriel'in peşine düştü. | Open Subtitles | (لهذا هو ذهب خلف (جبريل |
- Walt'ın peşine düştü. | Open Subtitles | - لقد ذهب بحثاً عن (والت) |
- Neden bunu... - Walt'ın peşine düştü. | Open Subtitles | - لقد ذهب بحثاً عن (والت) |
- Belki birini soydu... o da intikam için peşine düştü. | Open Subtitles | -ربما لحق به شخص قد سرقه، و سعى خلف الانتقام منه |
Bir savcının peşine düştü. | Open Subtitles | سعى خلف المدّعي العام |
Sevdiklerinizin peşine düştü ve hepsi benim suçum. | Open Subtitles | انه يسعى خلف الذيننحبهم و هذا ذنبي |
Yedi yıl önce aptalca bir şey yaptım. Kramer eski Neal Caffrey'nin peşine düştü. | Open Subtitles | قبل سبع سنين ، فعلت أمراً غبياً (كرايمر) يسعى خلف (نيل كافري) القديم |
O aynı hikayenin peşine düştü, biz de onun. | Open Subtitles | حسنا إنه يلاحق نفس القصة ونحن نلاحقه |
Norrie, Lyle firarî ve dört elin peşine düştü. | Open Subtitles | - (نوري)، (ليل) طليق و هو يلاحق الأيدي الأربعة |
Polis Güney Kowloon bölgesinde konuşlanmış çetelerin peşine düştü. | Open Subtitles | هم الآن بعد عدّة ثلاثة أعضاء نشطاء في منطقة جنوب كولون |
Kanalizyonda bir saldırganın peşine düştü. | Open Subtitles | لقد طارد مسلّحين في المجاري |
Senin yüzünde uyuşturucu satıcıları Gus, Tony ve Joon'un peşine düştü. | Open Subtitles | بسببكِ قام تجار المخدرات نفسهم بملاحقة (جاس)، (توني) و(جون) |
- Nigel, Mikado'nun peşine düştü. | Open Subtitles | (نايجل) سعى ورى (ميكادو) وماذا (ميكادو) هذا بحق الجحيم؟ |