Tamam. piyanonun üzerine meyve suyu kutusu konmayacak dememiş miydim? | Open Subtitles | اجل هذا صحيح،ماذا اخبرتك عن وضع علب العصير فوق البيانو |
Arka planı da görmeye bayılmıştım. Odasındaki piyanonun üzerinde oturan küçük ayıcığı görebiliyordum. | TED | وحتى اني احببت رؤية ما خلفها كنت استطيع ان ارى دمية الدب الصغيرة تجلس على البيانو خلفها في غرفتها |
Orada bulunan piyanonun başına geldi, dengesini kurdu ve şöyle bir şey çalmaya başladı. | TED | اقترب من البيانو الذي كان هناك و عدل من وضعيته و بدء يعزف لحنا كهذا |
Buna mutlak kulak deniyor ve bazı insanlar piyanonun ortasındaki birkaç beyaz tuşa ilişkin bir mutlak kulağa sahiptirler. | TED | وهذا ما يدعى بالأذن المُرْهَفَة، بعض الأشخاص لديهم أذن مرهفة لبعض النغمات البيضاء التي تقع بمنتصف مفاتيح البيانو. |
piyanonun akordu için birini buldu ama yeni bir piyano alamadı. | TED | الأن وجدت ڤيرا شخصا لإصلاح للبيانو ولكنها لم تحصل على بيانو جديد. |
Ve bence bu çok önemli. Çünkü mesela Mozart'ın piyanonun teknolojisinin buluşundan önce yaşadığını düşünün. Toplum için ne büyük bir kayıp olurdu. | TED | وأعتقد أنه مهم للغاية. لأنك إن أستطعت تخيل موتسارت قبل أن تُكتشف تكنلوجيا البيانو ، كم ستكون خسارة المجتمع. |
Bu piyanonun tuşlarının hepsi aşındığı için ses genişliği sert, tiz ve yüksek perdeliydi. | TED | مفاتيح البيانو العلوية لهذه الآلة كانت قاسية و صغيرة لأن ملمسها كان مهترئاً |
Rahat bırak beni. piyanonun yerini biliyorum. | Open Subtitles | إترُكينى و شأنى أنا أعلم أين مكان البيانو |
Ama bir gece, ilk resitalim sırasında piyanonun kapağı elimin üzerine düştü. | Open Subtitles | وبعد ذلك فى ليلة عرضى الأول غطاء البيانو سقط على يدى |
Oturma odasında piyanonun üstünde de bir tane var. | Open Subtitles | هناك نسخه من الأغنيه على البيانو فى حجرة الجلوس أيضا |
Ben piyanonun başında endişelerimden kurtuluyorum, ve pul toplamanın kardeşim Freddy'ye yardımı oldu. | Open Subtitles | أنسى همومي وأنا أعزف البيانو, وجمع الطوابع ساعد أخي |
piyanonun bir teli eksik. Birisi piyano ile oynadı mı? | Open Subtitles | إحدى أوتار البيانو مفقودة هل هناك من أحد كان يعبث بهذا البيانو؟ |
Herhangi şekildeki bir piyanonun gemideki bir hayaletle ne ilgisi var? | Open Subtitles | حتى لو كان هذا البيانو موجود .. ما علاقته بالموضوع؟ |
Ama sana daha piyanonun burada olmasının ikinci nedenini söylemedim. | Open Subtitles | لم أخبرك حتى بالسبب الآخر لوجود البيانو هنا |
En azından piyanonun içindeki yılanı çıkarabilirsin. | Open Subtitles | وهلا أخرجت ذلك الثعبان من البيانو على الأقل؟ |
Meyve suyunu piyanonun üstüne koyma, yapışkan halkalardan bıktım. | Open Subtitles | لا تترك علبة العصير على البيانو انها تترك علامه دائريه |
Kuyruklu piyanonun üzerinde ise Doğu Hampton Film Festivali'nin çerçeveli posteri var. | Open Subtitles | على البيانو الكبيرِ يوجد ملصق مهرجان شرقِ هامبتون السينمائي. |
Demek istediğim, ben piyanonun üstündeki o telefon kulubesini gördüğümde, | Open Subtitles | أعني عندما أرى كابينة الهاتف على البيانو |
İşte, söyleyeceğimi hiç düşünmediğim birşey-- Burada, piyanonun altındayım. | Open Subtitles | هذا شيء لم أظن أنني سأقوله أنا هنا تحت البيانو |
Birkaç saat sonra gerçekten o sahneye çıktı, çalınamayacak durumdaki piyanonun başına geçti ve konser başladı. | TED | وبعد عدة ساعات، خرج جاريت إلى خشبة المسرح القابعة في دار الأوبرا، جلس أمام بيانو غير صالح للعزف و بدأ. |
Bir hafta kadar önce birisi piyanonun fotoğrafını çekti mi? | Open Subtitles | هل التقط أحدهم صورة للبيانو خاصتك من أسبوع مثلاً ؟ |