Öyle biri ki, aylar öncesinden planlanmış bir sosyal olay onun için özel bir durumla eşdeğer. | Open Subtitles | شخص بالنسبة له، أن مناسبة إجتماعية مخطط لها و معروفة منذ عدة شهور مقدماً تعد إستثناء. |
Önceden planlanmış bir şekilde sıçmaya alışkın değilim. | Open Subtitles | لا يناسبني، حسناً؟ أنا لست معتاداً على أن تكون أموري مخطط لها مسبقاً |
Belki kurbanımızı buradan götürmüştür, onu belli bir mesafeden vurmuştur ...ve dikkatlice planlanmış bir saldırıdır. | Open Subtitles | ربما تخلص من ضحيتنا هنا، و رماه على بعد، و في الواقع كانت ضربة مخطط لها بعناية |
Kalabalığın içinde rasgele bir cinayet gibi duruyor, aslında dikkatle planlanmış bir cinayet. | Open Subtitles | ما يبدوا أنه قتل عشوائي بالزحام هو عبارة عن قتل مخطط له بعناية |
Ama kızları evden çıkartmak planlanmış bir şeydi. | Open Subtitles | لكن إخراج الفتيات من المنزل كان مخططا له |
Katilin olay yerinden çıkarken bıraktığı ayak izlerine bakılırsa Brandi'nin vurulması önceden planlanmış bir şey değildi. | Open Subtitles | واستنادا إلى نمط بصمة القاتل اليسار، لم يكن مع سبق الإصرار اطلاق النار براندي. |
Burada benimle sahneye çıkması planlanmış bir şey değildi yoksa o planlı bir hareketti. | Open Subtitles | الخروج إلى هنا معها لم يكن مخطط لها ليست هي من لم يخطط له |
Burada benimle sahneye çıkması planlanmış bir şey değildi yoksa o planlı bir hareketti. | Open Subtitles | الخروج إلى هنا معها لم يكن مخطط لها ليست هي من لم يخطط له |
Bu planlanmış bir saldırıydı. | Open Subtitles | هذه ضربة مخطط لها |
İyi planlanmış bir eğlenceye benzemiyor. | Open Subtitles | لا يبدو أن هذا مرح مخطط له بطريقة جيدة |
İyi planlanmış bir işe benzemiyor. | Open Subtitles | -لكنّه إستسلم ما إن أطلقنا عليه النار . -لا يبدو كعمل مخطط له جيّدا . |
Bunun kasıtlı ve detaylı planlanmış bir operasyon olduğu belli. | Open Subtitles | بوضوح, هذا كان متعمدا و مخططا له بإحكام. |
planlanmış bir cinayetti. | Open Subtitles | لقد كانت جريمة قتل مع سبق الإصرار |
Bu önceden planlanmış bir cinayet. | Open Subtitles | كان هذا قتلاً عمداً مع سبق الإصرار. |