Bu aslında Notre Dame'ın doğru bir şekilde kaydedilen bir posteri. | TED | هذا في الحقيقة ملصق لكاتدرائية نوتردام الذي تم تسجيله بشكل صحيح |
Yatak odası duvarımda asılı dev bir timsah posteri var. | TED | كان لدي ملصق ضخم معلق لتمساح على جدار غرفة نومي. |
mutlu bir yüzle caz posteri ve daha agresif bir yüzle. | TED | وهذا ملصق للجاز عليه وجه سعيد وآخر عدائي أكثر |
Amerikan Fizik Birliğinin şöyle güzel bir posteri vardı; her renkten öğrencileri fizikçi olmaya teşvik eden bir poster. | TED | وضعت الجمعية الفيزيائية الأمريكية هذا الملصق الجميل لتشجيع الطلاب من الأعراق الأخرى ليصبحوا علماء فيزياء. |
Sonra posteri sabitleyeceksin, şu şekilde posteri düzleştirip kırışıkları düzeltmek için. | Open Subtitles | ثم تؤكد على الملصق هكذا لتسطيح الملصق و تثبيته |
Küçük Joey'nin yatağının üzerinde Met'in posteri asılı. | Open Subtitles | الطفل جوي كان يضع بوستر للفريق الخاسر فوق فراشه ؟ |
Bende otobüse atlayıp şehire indim ve bir Terazi burcu posteri satın aldım. | TED | لذلك ، ركبت الحافلة الى وسط المدينة للحصول على ملصق الميزان الجديد. |
Başak burcu posteri üzerinde uzun saçlı güzel bir kadının resmi vardı, bir su kenarında keyif yapıyordu. oysa Terazi burcu posteri üzerinde kocaman bir terazi resmi vardı. | TED | ملصق العذراء صورة لامرأة جميلة ذات شعر طويل، كانها تسترخي بجانب بعض الماء، ولكن الميزان هو مجرد ميزان ضخم. |
Bu bana ilham kaynağı oldu ve kıçımı kaldırdım ve şu anda duvarımda tüm zenci akrabalarıma gösterdiğim bir posteri var. | Open Subtitles | لقد ألهمني هذا، يا إلهي لقد جعلني أحرّك مؤخرتي و لديّ ملصق لهذا على جداري و أريه كل أقاربي وأصدقائي وبقية الزنوج |
- Benim de oynadığım 1. Dünya Savaşıyla ilgili bir filmin posteri. Baksana. | Open Subtitles | ملصق لهذا الفيلم الحرب العالمية الأولى وأنا في التحقق من ذلك. |
Chalımeau'nun Hannibal posteri. | Open Subtitles | وهي ملصق الإنتاج لهذا البيت لهانيبال وقام بها شالومو |
Kuyruklu piyanonun üzerinde ise Doğu Hampton Film Festivali'nin çerçeveli posteri var. | Open Subtitles | على البيانو الكبيرِ يوجد ملصق مهرجان شرقِ هامبتون السينمائي. |
En azından duvarımda O - Town posteri olmasından iyidir. | Open Subtitles | على الأقل هو أفضل من الحصول على ملصق مدينة واو معلقة في غرفتي |
Kasabada dolaşıyorduk ve bu posteri bulduk. | Open Subtitles | لقد كنا في البلدة عندما وجدنا هذا الملصق |
Evet, yatağının üstünde kocaman bir Karate Kid* posteri duruyor. | Open Subtitles | نعم، وبالمناسبة، الملصق الجميل لطفلِ الكاريتية فوق فراشك |
Yeni aldığım posteri asarken kafasına düştü. | Open Subtitles | كنت أعلق الملصق الجديد و سقطت عليه ، كانت حادثة |
Odamda, masamın üst tarafında asılı olan posteri hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكرين ذلك الملصق الذي كان لدي في غرفتي ، فوق طاولتي؟ |
Kapısında Gardel* posteri vardı. | Open Subtitles | لقد كان هناك بوستر لجارديل على الباب *كارلوس جاريل فنان أرجنتيني معروف |
Ayrıca, diğer posteri bulmak da imkânsız. | Open Subtitles | علاوة على أنّ ، المُلصق الآخرمنالمُستحيلأنيُوجد! |
New Kids On The Block posteri yaşıma pek uygun değil. | Open Subtitles | صحيح . اعتقد أن الفتي الجديد في المبني لديه ملصقات بأنك بدأت في مواعدتي |
Sıkı bir askerin duvarında yavru kedi posteri yoktur. | Open Subtitles | بعض الجنود الغلاظ لن يقوموا ! بتعليق مُلصق قطط على الجدار |
Ya da sarı bölgede bekleyip posteri... | Open Subtitles | او تنتظري بمنطقة الانتظار وتضعي لافته في ... |
Bu muhteşem fikir şehrin metro sistemine dağıtılan 10 posteri içeriyordu. metroya bindiğiniz her seferde farklı bir poster görüyordunuz, bunların hepsi sanatın ne olduğu hakkında farklı fikirler içeriyordu. | TED | كانت الفكرة .. وهي فكرة رائعة ان يكون هناك 10 بوسترات موزعة في مترو الانفاق في المدينة حيث كلما دخلت محطة ما ستجد بوسترا مختلفاً وكلها تتحدث عن نفس الفكرة ولكن بلمسة فنية مختلفة |
Niyetim posteri açıklayan edebi bir yöne sahip olmak, şayet bunu yapmazsanız. | TED | وكانت نيتي ان اجد بصورة ما شيء يشرح البوستر بصورة خفية في حال لم يستطع القارىء فهمه مباشرة |