Kendiniz karar verin. pratik olarak 150.000'de bunu benden çalmış oluyorsunuz. | Open Subtitles | أحكم بنفسك مقابل مائة وخمسون ألف ، أنت تسرقها مني عملياً |
pratik olarak sadece b.k. İstediğimizi elde ettik ama amaçladığımızın bir karikatürüydü bu. | Open Subtitles | بأنّه قد حصلنا على ما اردنا على ماذا حصلنا؟ عملياً القرف فقط حصلنا على ما أردنا |
Sanayileşmiş bir dünyanın tam bir tahliyesi pratik olarak imkansızdır. | Open Subtitles | أي إخلاء كامل للعالم الصناعي مستحيل عملياً. |
İşte buradayım, pratik olarak bir çocuk ve ben bile senin okuduklarını okumazdım. | Open Subtitles | انا عمليا مجرد طفل و لا أقرأ الاشياء التى تقرأيها |
Bak, pratik olarak birlikte yaşıyoruz, eğer yalnızca erkeklerle yatıyorsan yani canını sıkmayı aklıma bile getirmem. | Open Subtitles | حسنا, انصت, نحن عمليا نعيش مع بعض, لذلك إذا كنت مثل هؤلاء .. أعني إذا كنت تحب الفتيان فلن أجرؤ علي مضايقتك |
pratik olarak aynı şey olduğunu kabul etmiyor. | Open Subtitles | انها غير مصرح بها, بحيث انها عملياً نفس الشيء |
Teorik olarak, evet, ama pratik olarak, bizim araştırmamızdan faydalanıp,.. | Open Subtitles | نظرياً, نعم, و لكن عملياً, لن تكون أفضل اهتماماتهم في الواقع |
Sana şirketimin kredisinden vereyim, pratik olarak bedava. | Open Subtitles | سأمنحك نسبة الخصم الذي لدي إنها عملياً مجانية |
"Bir" problemden fazlası. pratik olarak imkansız. | Open Subtitles | هذا أكثر من مجرد مشكلة هذا عملياً مُستحيل |
Ve şu anda,pratik olarak devam edecek hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | والآن ، نحنُ لا نملك عملياً أى شيء يُمكننا المُضي قُدماً من خلاله |
- Evrendeki en büyük tüneli bulduk, ve pratik olarak ayağımızın altında! | Open Subtitles | - لقد وجدنا للتو أكبر واحدة في الكون و هو عملياً تحت أقدامنا! |
Laboratuvarda beslenen, bitkisel, pratik olarak ölü beyinli. | Open Subtitles | وهو مختبر للفقس، زراعي، عاطل عملياً. |
Beş yaşında. pratik olarak gıcır gıcır. | Open Subtitles | عمرها خمس سنواتٍ فقط انها جديدة عملياً |
Bu da bizi pratik olarak hoapili yapar. | Open Subtitles | هذا يجعلنا عملياً "هوابيلي". *هوابيلي: شخصيةمن تاريخهاواي,وقديُعنى بهاهناالصديقالأقربللشخص* |
Yani pratik olarak bitti demek istiyorum. Bitti. | Open Subtitles | حسناً, أعنى "عملياً" إنتهى إنتهى الأمر |
Çünkü bu zafiyeti, dehasını pratik olarak kullanabilme yeteneğine mani oluyordu. | Open Subtitles | لانه تدخل بشكل كبير علي استخدامه لعبقريته ليكون عمليا |
Ünlü kayıp birisin, pratik olarak Tv yıldızısın. | Open Subtitles | انت شخص مفقود مشهور عمليا انت نجمه تليفزيونيه |
İyiyim ama bana dayı demekten vazgeçmen lazım. Sen de büyüdün bu da bizi pratik olarak aynı yaşta yapar. | Open Subtitles | أنا بخير , لكن لا تناديني بخالي الآن لقد كبرتي بما يجعلنا عمليا في نفس العمر |
Aşırı yüklemeyi tetiklediğim anda, patlamadan önce pratik olarak sıfır bekleme zamanımız var. | Open Subtitles | أنظر حالما أبدا بالأمر سيكون الوقت عمليا صفر قبل الانفجار |
Ben çiçekciyim, bu da beni pratik olarak lisanslı bir psikolog yapar. | Open Subtitles | أنا بائع الزهور، هذا يجعلني طبيب نفساني مرخص عمليا. |
Teorik olarak maddenin hâllerini manipüle etmek ve boyutsal enerjiyi aktarmak için kullanabilir ama pratik olarak benden çok ilerde bir teknoloji. | Open Subtitles | حسنا، نظريا يمكن استعمالهم للتلاعب بحالات المادة يقومون بنقل طاقة الأبعاد لكن عمليا |