| Bu sona gelene kadar Red Line metro tünelinde akacak: tam bu kesişim. | Open Subtitles | إنها تتدفق أسفل الخط الأحمر حتى تصل إلى النهاية، هذا التقاطع هنا |
| Birkaç yıl önce The Red Line'da barmenlik yapıyordu. | Open Subtitles | الفتى الذي كان يعمل نادلاً في حانة الخط الأحمر قبل سنوات؟ |
| 290 numaralı halk otobüsü 7'de Red Line garajından hareket etmiş. | Open Subtitles | حافلة الركاب 290 انطلقت أصلا من محطة الخط الأحمر على الساعة السابعة صباحا |
| Washington şehir merkezindeki Red Line istasyonuna doğru yola çıkacaksın. | Open Subtitles | تأخذ إتجاه "الخط الأحمر" مباشرة (إلى المحطة الرئيسية لـ (واشنطن |
| Ama bir seferinde eve gelip bana sürpriz yaptı ve beni "The Thin Red Line" filmine götürdü ve sonra bütün günü birlikte geçirdik sadece o ve ben sonra bu pek sık olmadı aslında bir daha hiç olmadı. | Open Subtitles | لكن المرة جاء للمنزل وفاجأني. وأخذني لرؤية فيلم "الخط الأحمر الرفيع". وحينها قضينا بقيّة اليوم معاً أنا و هو فحسب. |
| Çünkü, daha çocukken, babanla beraber "The Thin Red Line" filmini izledin ve o gün, hayatının en güzel günüydü. | Open Subtitles | لأنك شاهدت "الخط الأحمر الرفيع" مع والدك في الصبا، وأنّه أفضل يوم في حياتك |
| Red Line tüneliniz. | Open Subtitles | هو نفق الخط الأحمر |
| Dört numaralı tren MacArthur Parkı'ndaki Red Line hattında kaldı. | Open Subtitles | القطار الـ(4) يسير غرباً على الخط الأحمر فى "ماك آرثر بارك" |
| Ben Roark. Red Line'ın nerede son bulduğunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | معك (رورك)، أريد معرفة نهاية الخط الأحمر |
| Red Line, Westbound. Washington şehir merkezi. | Open Subtitles | الخط الأحمر"، غربا" باتجاه المحطة الرئيسية لـ (واشنطن)، هل فهمت؟ |
| Westbound Red Line, Washington Merkezde. | Open Subtitles | (الخط الأحمر غربا إلى المحطة الرئيسة لـ (واشنطن |
| - Red Line'da lav akıntısı var. | Open Subtitles | -هناك حمم فى الخط الأحمر |
| - Tam Red Line'ın orada. | Open Subtitles | -هنا حيث الخط الأحمر |