Bir öğretmen senden rica ettiğinde okumayı reddetmen normal bir davranış mıydı sence? | Open Subtitles | هل من الطبيعي أن ترفضي القراءة عندما يطلب منك المعلم ذلك؟ |
Ama bunu alın yazısı olarak görmeyi reddetmen için dua ediyorum. | Open Subtitles | لكنني أصلي أن ترفضي رؤية يد القدر في هذا |
Ve şu anda bilincin tamamen yerindeyken inatçı bir biçimde konuşmayı reddetmen de sanırım bu seni ya çok cesur bir Amerikan ya da ziyadesiyle aptal bir Amerikan yapıyor. | Open Subtitles | وبحكم رفضك الشديد للتكلم وانت بكامل وعيك اظن ان هذا يجعلك امريكياً ذو شجاعة كبيرة او, |
reddetmen ayrı bir kusur olur ki o zaman anında tutuklanırsın. İstediğin bu mu? | Open Subtitles | رفضك يمثل جُرم منفصل ويؤدي إلى اعتقالك مباشرة، أهذا ما تريده؟ |
reddetmen hâlinde fiziksel güvenliğinle ilgili sana garanti veremeyeceğimizi söylediler. | Open Subtitles | ارفض كما تريد فقد نصحتك اننا لانستطيع ضمان سلامتك |
Bu birlikteliği kutsamayı reddetmen Kar'yn'e, ve sonuçta bana, bir hakarettir. | Open Subtitles | رفضك لمباركة هذا الإتحاد إهانة إلى (كارين)، وإهانة لي شخصياً |
Asıl çılgınlık, senin sürekli programa uymayı reddetmen. | Open Subtitles | الجنون هو رفضك لإتباع النظام |