ويكيبيديا

    "söylediğimde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أخبرته
        
    • عندما قلت
        
    • أخبرتها
        
    • عندما أخبرت
        
    • أخبرتهم
        
    • أنطق
        
    • عندما أقول
        
    • عندما أخبرتك
        
    • اقول لك
        
    • اخبرته
        
    • اخبرتهم
        
    • أخبرتُه
        
    • أقول أني
        
    • حين أخبرتك
        
    • عندما قلتُ
        
    Ona ne kadar kazandığınızı söylediğimde biraz endişelendi ama sonra size zam yapacağıma söz verdim ve o zaman biraz rahatladı. Open Subtitles حين أخبرته بقيمة راتبك بدا قلقاً نوعا ما و لكنى وعدته أنك ستتلقين علاوة فبدا مستريحاً بذلك
    Majestelerinin anlaşmayı imzalamadığını söylediğimde parayı alması gerektiğini yoksa hayvanların iyi bir fıyata alınamayacağını söyledi. Open Subtitles عندما أخبرته بأن صاحب السمو لميوقعالوثيقة، أصر على أن يأخذها, أو القطيع لا يُمكن شراءه بالسعر المُناسب.
    Bu konferans için geldiğimden beri aldatma hakkında konuşacağımı söylediğimde bana sorulan ana soru destekliyor muyum, karşı mıyım? TED السؤال الرئيسي الذي طرح علي منذ وصولي المؤتمر عندما قلت أنني سأتكلم عن الخيانة الزوجية هو: مع أم ضدّ؟
    Bir şirket kurmak istediğimi anneme söylediğimde bana ne dedi biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعلمين ما الذي أخبرتني به أمي عندما أخبرتها برغبتي لإنشاء شركة؟
    Biliyor musun, komutanlarıma, sana haber gönderdiğimi söylediğimde Delirdiğimi sandılar. Open Subtitles عندما أخبرت قادتي بأنني سأرسل في طريقك أعتقدوا بأنني مجنون
    Onlara bunu söylediğimde büsbütün hevesli değillerdi. Fakat onlara dedim ki onların fikirlerinin ne olduğunun önemi yok. TED عندما أخبرتهم بذلك، لم يكونوا متحمسين تماماً. لكنني أخبرتهم، أن رأيهم لا يهم على الاطلاق.
    Dün ona, henüz tutuklama yapmadığınızı söylediğimde çok telaşlanmıştı ve bu sabah da işbaşı yapmadı. Open Subtitles بدا محتدًا جدًا بالأمس عندما أخبرته أنك لم تعتقل أحدًا بعد وفي هذا الصباح لم يظهر في عمله
    Program için seçildiğini söylediğimde onu görmeliydin. Open Subtitles كان يجب أن ترى وجهه عندما أخبرته عن التدريب الذي اختير له
    Senin J.P. Oliver için çaılıtğını söylediğimde sanırım sana benden daha çok aşık olduğunu hissettim. Open Subtitles حينما أخبرته بأنك تعمل لدى ج.ب أوليفر أشعر بأنه يحبك أكثر عني
    Ona, sanırım hoşlandığım biriyle birlikte bir otelde kaldığımı söylediğimde iyice çıldırdı. Open Subtitles عندما أخبرته أنني في فندق مع فتى يعجبني فقد عقله
    Bu davetiyelerin resmi bir çağırma olduğunu söylediğimde bunun altını çizerek söyledim. Open Subtitles عندما قلت بأن عليك أن تعتبر هذه الدعوة على أنها إستدعاء, أفهم
    Böbreğimi vereceğimi söylediğimde herkes dalga geçtiğimi düşündü. Open Subtitles الجميع توقع المزاح عندما قلت بأنني سأتبرع
    Geçen gece parayı ayarlayacağımı söylediğimde çok sevinmiştin. Open Subtitles كنت سعيداً البارحة عندما قلت لك اني دبّرت المال
    Arupa ve personeli ile tanıştık ve Arupa, benim ona suçlu hissetmemesini söylediğimde bunun onu rahatlattığını ve bunu, bizim bakış açımızdan göremediğini söyledi. TED قابلنا أروبا وموظفيها، وقالت أني أغثتها حين أخبرتها ألا تشعر بالذنب وأنها لم تكن تراها من وجهة نظرنا
    Ona babasının yaşadığını söylediğimde yüzünü görmeliydin. Open Subtitles يجب أن ترى وجهها عندما أخبرتها بأن أباها ما زال حياً
    Üzerindeki katmerli pastayı alabileceğini söylediğimde halini görmeliydim. Open Subtitles عندما أخبرتها أنه يمكنها الحصول على ما ترتديه
    Bunu bir Amerikalıya söylediğimde dehşete kapıldı ve bunun mahremiyetin ihlali olduğunu düşündü. TED الآن، عندما أخبرت ذلك لأمريكية، فوجئت، واعتقدت أن هذا انتهاك للخصوصية.
    söylediğimde, ağlayarak yere düştüler. Open Subtitles و عندما أخبرتهم .. وقعوا على الأرض من الضحك
    Bu numarayı söylediğimde ne istersem onu yapar, istediğim her şeyi. Open Subtitles أنا أنطق بالرقم, و هو سيفعل أيّ شيء أُريده, أيّ شيء
    Fakat, sana sunduğu her şeyin sadece bir numara olduğunu söylediğimde güven bana. Open Subtitles لكن ثقِ بي عندما أقول كل شئ هو منافق متنكر لكِ بشخصية أخرى
    Şey, önceden, partine gelmek istemediğimi söylediğimde sadece dalga geçiyordum! Open Subtitles سابقاً عندما أخبرتك بأني لا أريد حضور حفلك، كنت أمزح
    O zaman buradan hemen kaçıp gitmeni söylediğimde de anlayacaksındır. Open Subtitles اذن انت تتفهم ايضا عندما اقول لك ان تبتعد عن هنا
    Otel odasında biriyle birlikte kaldığımı söylediğimde yeterince kızdı zaten... Open Subtitles كان سيجن جنونه عندما اخبرته أن أقيم مع شخص في غرفة موتيل
    Onlarla bir şeyler yapacağımızı söylediğimde bana niye inanmadılar bilmiyorum. Open Subtitles لا اعرف لماذا لم يصدقونى عندما اخبرتهم اننا سنقوم بأشياء بها
    Ona kendisini internetten araştırdığımı söylediğimde biraz kafayı yedi ama o da evli olduğu konusunda yalan söyledi, yani ödeşmiş olduk, değil mi? Open Subtitles هو كان مُستغرِباً من الأمر قليلا عندما أخبرتُه أنا بَحثتُ عنه في الإنترنت ولكنه كذب بشأن زواجه لذا نحن متعادلين،صحيح
    Bir şey yapacağımı söylediğimde, verdiğim sözü tutarım. Open Subtitles عندما أقول أني سأفعل شيئا، فأني عند وعدي دائما
    Bu düğünün sürümüz için yapılması gereken doğru şey olduğunu söylediğimde sana söylemem gereken başka bir şey daha vardı. Open Subtitles حين أخبرتك أن الزفاف هو الفعل الصائب تجاه قطيعنا ثمّة شيء آخر تعيّن عليّ إخبارك به.
    Sana seni bokun altına gömeceğimi söylediğimde,hukuksal işleri kast ettiğimi mi düşünmüştün? Open Subtitles هل إعتقد بأنني عندما قلتُ بأنني سأدفنك بالقذارة، أنيّ قصدتُ عملاً قانونيًّا؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد