Söylediklerinden anladığım kadarıyla, bir şeyler imal edilebilir. | Open Subtitles | قد تكون لشيء , من مجمل ما قلتموه ولكن لا تبدو تماماً كذلك, أليس كذلك؟ |
Söylediklerinden anladığım kadarıyla, bir şeyler imal edilebilir. - Ama büyük ihtimalle yapılmaz, değil mi? | Open Subtitles | قد تكون لشيء , من مجمل ما قلتموه ولكن لا تبدو تماماً كذلك, أليس كذلك؟ |
Şey, son Söylediklerinden pek bir şey anlamadım ama diğer söylediklerine gelirsem Baba o kadar da haksız sayılmaz. | Open Subtitles | حسناً، لست متأكّده جداً مما قاله في النهاية هناك بقدر ما أن الأمور الأخرى صحيحه، أبّي أنه ليس مخطئاً |
Odada Söylediklerinden dolayi babacik çok üzgün. Öyle bir sey kastetmemisti. | Open Subtitles | بابا آسف لما قاله في الغرفة الثانية لم يقصد أي شيء مما قاله |
Sanırım anneni suçlamaları bunu yaptıkları anlamına gelmez özellikle de ona öyle Söylediklerinden sonra. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان من السهل عليهم أن يلقوا باللوم عليها خاصةً بعد ما قالوه عنها |
İkisi de şu kedi kavgasında birbirine Söylediklerinden dolayı özür dilemeliler. | Open Subtitles | إنهم يعتذرون لكل ما قالوه لبعضهم في شجار القطط |
Bana Söylediklerinden sonra, sınıfa gelip gelmeyeceğini bilemedim. | Open Subtitles | لم أعرف إن كنت ستأتي للكشف مرة أخرى بعد ما أخبرتني به |
Bana simdiye kadar Söylediklerinden... | Open Subtitles | أتعلمين, مما أخبرتني به مسبقاً |
Çoğunlukla mırıldandı. Söylediklerinden pek bir şey anlamadım yani. | Open Subtitles | كان يتمتم في الغالب ولم أفهم شيئاً مما قاله |
Doktor Harrison'ın sizin hakkınızda Söylediklerinden sonra diğer dördünü de bulacağınıza inanıyorum. | Open Subtitles | مما قاله دوك هاريسون عنك، أنا عندي إيمان ستجد أربعة آخرين. |
O Söylediklerinden sonra umurumda değil. | Open Subtitles | بعد ما قالوه انا لست مهتمة |
- Bizimkiler. Ablamın Söylediklerinden duruma müdahale edecekleri belliydi. | Open Subtitles | أختي ستفعل ما أخبرتني به |