Bu çılgınlığı durdurmak için bilmem gerekeni söylemen için yeterince zamanın var. | Open Subtitles | هناك ما يكفيك من وقت لتخبرني بما اريد لنوقف هذا الجنون، أرجوك |
Ok... karanlık çökene kadar sana izin veriyorum yarın sabah nerede buluşacağımızı söylemen için. Hey adamım, ben bir döngünün parçasıyım! | Open Subtitles | سأمنحك حتى هبوط الليل لتخبرني أين سنلتقي غداً صباحاً، أنا بارع |
Bana bunun her ne olduğunu söylemen için zamana ihtiyacın olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | اعتقد انك تحتاج الى الوقت فقط لتخبرني ماذا يحدث |
Nasıl bir kargaşa çıkaracaklarını söylemen için 3 saniyen var. | Open Subtitles | تملكين ثلاث ثواني لتخبريني ما هو الدمار الذي يهدفون لفعله |
Hayır, senin zaten bildiğim şeyleri bana söylemen için beklemekten daha iyi işlerim var. | Open Subtitles | لأن لدي أموراً أخرى أفضل لأفعلها و من ثم أنتظركِ قليلاً لتخبريني بما أعرفه مسبقاً |
Ama özel olarak tek bir şeyi söylemen için seni buraya çağırdım. | Open Subtitles | طلبت منكم هنا لتقابلني لتقول لي بشكل خاص شيء واحد فقط صحيح. |
Bana söylemen için yeterince büyüğüm ama bunu anlamak için mi küçüğüm? | Open Subtitles | ..إنني كبير بما يكفي كي تخبرني و لكنني صغير جداً كي أستوعب الأمر؟ |
Küçük kızın nerede olduğunu söylemen için 5 saniyen var. | Open Subtitles | لديك خمسة ثوانٍ لتخبرني أين الفتاة الصغيرة |
Bildiğin her şeyi söylemen için bir dakikan var. | Open Subtitles | إذاً لديك دقيقة واحدة بالضبط لتخبرني كل ما تعرف |
Sana o tapuyu nasıl aldığını söylemen için tam olarak üç saniye veriyorum. | Open Subtitles | سأمنحك 3 ثواني لتخبرني كيف حصلت على هذا الصك ؟ |
Kürsüde polisleri utandırmayı bırakmamı söylemen için gönderildin. | Open Subtitles | لقد اُرسلت لتخبرني بان اتوقف عن احراج الشرطة على منصة الشهود |
Bu bankayı nasıl soyacağımızı söylemen için, otıuz saniyen var. | Open Subtitles | لديك 30 ثانية لتخبرني كيف ستسيطر على البنك |
Geminin anahtarının nerede olduğunu söylemen için beş saniye veriyorum sana. - Bir. | Open Subtitles | سأمهلك حتّى 5 لتخبرني بمكان مفتاح الزورق. |
Geçti artık. Ben de doğruyu söylemen için işleri kolaylaştırdım diyemem. | Open Subtitles | لا بأس، فأنا لمْ أهوّن الأمر عليك لتخبرني بالحقيقة |
Bana hedefin yerini söylemen için 3 saniyen var... yoksa seni öldürürüm. | Open Subtitles | هذا يلغي اتفاقها، الاتفاق لاغٍ لديكِ ثلاثة ثوان لتخبريني |
Hedefin neresi olduğunu söylemen için üç saniyen var yoksa seni öldürürüm. | Open Subtitles | لديكِ ثلاث ثوانٍ لتخبريني بمكان الهدف وإلا سأقتلكِ |
Politikadan bahsetmeyeceğini söylemen için on saniyen var. | Open Subtitles | تملكين 10 ثواني لتخبريني بأن هذا ليس بسبب سياسة غبية |
Bana neler olduğunu söylemen için 5 saniyen var yoksa buradan canlı gidemezsin. | Open Subtitles | أمامك 5 ثوانٍ لتخبريني بما يجري تحديدًا، وإلّا لن تغادري حيّة. |
Hâlâ bunun ne zaman olduğunu söylemen için bekliyorum. | Open Subtitles | وأنا لا ازال انتظرك لتقول لي متى كان ذلك |
Kim olduğunu ve ne istediğini söylemen için tam 7 saniyen var. | Open Subtitles | لديك سبع ثوان كي تخبرني بماهيتك وماذا تريد |