Neden bana, nereye gitmek istedigini söylemiyorsun ben de seni oraya götürdüm. | Open Subtitles | لمَ لا تخبرني أين تود الذهاب ، و سأتأكد بنفسي من ذلك |
Neden cinayet gecesi 1 ile 5 arası nerede olduğunu söylemiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تخبرني أين كنتَ بين الـ1 وحتى الـ5 ليلة القتل؟ |
Toplantıdan sonra nerede olduğunu öğrenmek istemiyorum ama neden bana söylemiyorsun? | Open Subtitles | لااريد ان اعرف اين كنتِ بعد الاجتماع لكن لماذا لا تخبريني |
Bunu o siyah, delici gözleri için söylemiyorsun, öyle değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تقولين ذلك لخاطر عينيه الداكنة التي تخترق أليس كذلك؟ |
Eğer benimle artık çıkmak istemiyorsan neden bunu söylemiyorsun ? | Open Subtitles | اذا لم تكن تريد الخروج معي لماذا لم تقل ذلك؟ |
Bebeğim, seni seviyorum. Neden sen de beni sevdiğini söylemiyorsun? - Hey, Bull. | Open Subtitles | عزيزتي , أحبكِ لماذا لا تقولي أحبكَ أيضا؟ |
Zihinde canlandırma için sağ ol. Neden asıl düşündüğünü söylemiyorsun? | Open Subtitles | شكراً على تلك الصورة التخليلية، لمَ لا تخبرنا برأيك الحقيقي؟ |
O yüzden neden bana söylemiyorsun, Lenny artık eğleniyor muyuz? | Open Subtitles | و الشظايا تمزق جسدك لذا. لماذا لا تخبرني يا ليني |
O yüzden beni senden zorla öğrenmek zorunda bırakmadan neden doğruları söylemiyorsun? | Open Subtitles | لذا لمَ لا تخبرني بالحقيقة حتى لا أضطر إلى إخراجها منك بالقوة؟ |
Neden senin hakkında ne kadar kötü hissetmem gerektiğini söylemiyorsun? | Open Subtitles | لم لا تخبرني لأي مدى علي أن أشعر بالأسف بشأنك؟ |
Bak ben ne yaptığımı sana hep söylüyorum, sense hiç söylemiyorsun, baba. | Open Subtitles | أنا دائماً أخبرك ما أقوم به، لكنك لا تخبرني أبداً بما تقوم به. |
Tamam, neden bana neye baktığını söylemiyorsun ve ben kontrol etmiyorum? | Open Subtitles | حسناً، لماذا لا تخبريني ما الذّي تبحثين عنه وأنا سأتفقد الأمر |
Neden Stanton hakkındaki kararını söylemiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تخبريني فقط ما فعله بأمر ستانتون |
Daha iyi hissedeyim diye söylemiyorsun, değil mi? Arka çıksanıza. | Open Subtitles | أنتِ لا تقولين ذلك فقط لتجعليني أشعر بتحسن، أليس كذلك؟ |
Babamın öldüğünü söylüyorsun ama nasıl ya da ne zaman öldüğünü söylemiyorsun. | Open Subtitles | تخبرينني إن والدي قد مات.. ولكن لا تقولين لي متى وكيف مات |
Dinle beni, sen bir şey söylemiyorsun hiçbir şey yapmıyorsun. | Open Subtitles | اسمعني، لا تقل شيئاً لا تفعل شيئاً ولا تكتب شيئاً |
Neden direk söylemiyorsun? Neden her şeyi birbirine karıştırıp konuşuyorsun? | Open Subtitles | لماذا لم تقولي هذا فقط لماذا كل شيء يجري عكس رغبتنا الآن ؟ |
"Biz ne yaptık?" Niye sen söylemiyorsun? | Open Subtitles | ماذا فعلنا؟ لماذا لا تخبرنا أنت يا فيشر؟ |
Bak, adamlarımı gelecek göreve hazırlamam gerekiyor, neden bana neye ihtiyacımız olacağını söylemiyorsun? | Open Subtitles | انظر، أحتاج لتحضير رجالي للمهمة القادمة لذا، لما لا تقول لي عمّا نحتاج |
Yani, kendi öğrencin seni dövüyor ve sen kimseye söylemiyorsun, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً هل يقوم طلابك بإبراحك ضرباً و لا تخبر أحداً بذلك ؟ |
Aynı anlama geliyor, bunu biliyorsun. Sadece söylemiyorsun. | Open Subtitles | يعني نفسي الشي, وتعرف ذلك ولا تريد أن تقولها |
Neden bana hiçbir zaman iyi iş çıkardığımı söylemiyorsun? | Open Subtitles | لم لا يمكنك أبدا أن تخبرنى أننى أبليت حسنا؟ |
"Sen 1 numarasın." Neden ona kendisini umursadığını açıkça söylemiyorsun? | Open Subtitles | لم لا تحاول أن تخبره حقاً أنك تهتم به فعلاً |
Ona tam da bizim evdeyken kapıya bir adamın geldiğini neden söylemiyorsun? | Open Subtitles | لما لا تخبريه كيف عندما كنتي بأرجاء منزلنا؟ والفتى أتى إلى الباب؟ |
Neden onlara doğruyu söylemiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لم تخبرهم بالحقيقة ؟ لأنه لا ينبغي لهما أن يعرفا الحقيقة |
Yetimhane dışında olmayı tercih ettiğini söylemiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تَقُولُ بأنّك تُفضّلُ أَنْ لا تَكُونَ في ملجأِ الأيتام ، أليس كذلك؟ |