ويكيبيديا

    "söyleyecektir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ستخبرك
        
    • سيخبرك
        
    • يخبرك
        
    • سيقولون
        
    • سيقول
        
    • سيخبرنا
        
    • سيخبر
        
    • سيخبركِ
        
    • سيخبرني
        
    • سيخبرونك
        
    • ستخبرنا
        
    • وسيخبرك
        
    • سوف يقول
        
    • سَيُخبرُك
        
    • ستقول لك
        
    Tamam mı? Size kız kardeşinin daha önce çalıştığı barı anlatacaktır ve evlendiği kilisenin önünden geçmenizi söyleyecektir, bunun gibi şeyler. TED ستخبرك عن الحانة حيث كانت شقيقتها تعمل ثم ستمر بالكنيسة التي تزوجت فيها، و هذا النوع من الأشياء
    Bazıları sizlere savaşın elde olmasa da insani olduğunu söyleyecektir. TED سيخبرك أحدهم أن الحرب بفعل الإنسان دوماً.
    Bu yarışmaya katılan herkes sana ortalama bir hafızası olduğunu söyleyecektir. TED كل من يشارك في هذه المسابقة يخبرك بأن لديه ذاكرة متوسطة فقط
    Şüpheciler ortak barınmanın çok küçük bir grup insan için ilginç ve çekici olduğunu söyleyecektir. TED المتشككون سيقولون أن السكن المشترك جذاب ومشوق لمجموعة صغيرة فقط من الناس.
    İyi deneme. Ama her doktor bunun imkansız olduğunu söyleyecektir. Open Subtitles محاولة جيدة ، ولكن كل دكتور سيقول لك انه مستحيل
    Gece boyu zindanda tutup, sabah da kırbaçlayın ardından bize söyleyecektir. Open Subtitles إقفل عليه في الخلية ليلا، إجلده في الصباح وبعد ذلك سيخبرنا
    Polise, ...biletin arkasında, ...bu numaranın olduğunu söyleyecektir. Open Subtitles وإنه سيخبر الشرطة على ظهر بطاقة اليانصيب هنالك هذا الرقم
    Sana söyleyecektir, yüzbaşı. Bir beyefendi olarak sözünü verir misin? Open Subtitles أسأل بيلي إن لم تصدقني وهي ستخبرك يا كابتن
    Fakat her kadın sana bir erkeğin kalbini göremediğini söyleyecektir. Open Subtitles لكن اى امرأة ستخبرك انها لم تنظر فى قلب رجل ابدا
    O halde Marissa'ya sor. Aralarında bir şey yoksa söyleyecektir. Open Subtitles لذااسالهابخصوصذلك , اذالميكنيوجدايشي ,ستخبرك ..
    Epigenetikçiler ise yoksul insanların kötü veya fakirleşmiş ortamlarda olmasının bu fenotipi, yani bu özelliği oluşturduğunu söyleyecektir. TED سيخبرك علماء التخلّق المتعاقب أن الفقراء يعيشون في بيئةٍ سيّئة أو بيئةٍ فقيرة تخلق ذلك النمط الظاهري وتلك الصفة.
    Cinayet masasından bir polise sorsan, bunun her zaman olduğunu söyleyecektir. Open Subtitles اى ضابط فى قسم التحقيق فى جرائم القتل سيخبرك ان هذه الاشياء تحدث دائما
    Ondan sonra, sana kadın iç çamaşırı giydiğini bile söyleyecektir. Open Subtitles عندها سيخبرك حتى لو كان يرتدي ملابس داخلية نسائية
    Örneğin, Ulaşım Bakanlığı size muhtemelen kaç km yol düzelttiklerini söyleyecektir. MTA kaç km metro hattı olduğu hakkında övünecektir. TED مثلاً مكتب المواصلات قد يخبرك عن عدد الأميال التي يتم صيانتها.
    Beni bu ilacı almam için göndermişti. O size söyleyecektir. Şu anda annemin yanında olmalı. Open Subtitles لقد ارسلنى من اجل هذا الدواء,سوف يخبرك بهذا,وهو ربما مع امى فى هذه اللحظة
    Çalıştığım tüm insanlar, size aynı şeyi söyleyecektir. TED جميع الأشخاص الذين عملت معهم، سيقولون لك نفس الشيء.
    Liberaller dini kullandığınızı ve kötü bir muhafazakar olduğunuzu söyleyecektir. TED سيقول الليبراليون بأنك تستخدم الدين وسيصمونك بالمحافظ الرجعي
    Tom'u almak için giderken, onu kimin vurduğunu söyleyecektir. Open Subtitles هو سيخبرنا من فعل ذلك ونحن قادمون للقبض على توم
    Bana istediğin kadar yalan söyle, ama vücudun düğününe kadar bütün dünyaya gerçeği söyleyecektir. Open Subtitles اكذبي علي كما تشائين ولكن جسمكِ سيخبر الحقيقة للعالم كله بحلول يوم زفافكِ
    Sana ne yapman gerektiğini söyleyecektir. Open Subtitles سيخبركِ حينها أنّه يجدر بك إخراج المسدّس.
    Şey, sanırım bunu buluşacağım yapımcı söyleyecektir. Open Subtitles اعتقد بان المنتج الذي سأقابله سيخبرني بذلك
    İnsanlar, acının dineceğini söyleyecektir. Open Subtitles الناس سيخبرونك أن الألم سيزول في النهاية
    Bayan Sciuto, buradaki kan lekelerinin tam olarak ne olduğunu bize söyleyecektir. Open Subtitles الأنسه شوتو ستخبرنا تحديدا ماذا تقول رطوش الدم هذه
    Belki de. Herhangi bir uyuşturucu itirafçısına, esrarın kaynağını sorduğunda, otlanarak aldığını, kimlerin satın aldığını, kimlere sattığını söyleyecektir. Open Subtitles ربما، لتسأل أحد الواشين عن مكان بيع المخدرات، وسيخبرك
    Eğer Bay Lopez'e karşı durursan, sana buradan gitmeni söyleyecektir tabi. Open Subtitles إن وقفت أمام السيد.لوبيز، سوف يقول لك إبتعد من هُنا.
    Dedektif Morris'i ararsanız size başka kahinlerin de öldüğünü söyleyecektir. Open Subtitles إذا تَدْعو مفتشَ موريس، هو سَيُخبرُك أنبياء آخرينَ قُتِلَ أيضاً.
    Lütfen! Ona sorun, o da aynı şeyi söyleyecektir. Dün gece maillerime baktığımı bile sanmıyorum. Open Subtitles ، اسألها، ستقول لك نفس الكلام لا أظن حتى أني تفقدت بريدي الإليكتروني ليلة البارحة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد