ويكيبيديا

    "söz verdiğin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وعدت
        
    • وعدتني
        
    • وعدتِ
        
    • وَعدتَ
        
    • وعدتَ
        
    • وعودك التي
        
    • وعدتنا بها
        
    • وعدتيني
        
    • هل افتقدتني
        
    • صرحت بوعدك
        
    • الذي وعدتنا
        
    Evet, bugün şehirden getirmeye söz verdiğin pasta. Ben'in favorisi. Open Subtitles نعم الكعكة التي وعدت ان تحضرها من المدينة المفضلة لبين
    Yapman gereken tek şey, bazı kuruluşları benden uzak tutmak ve bana söz verdiğin her şeye sahip olmamı sağlamak... Open Subtitles فقط تعدنى بعودة القوى لى وتأكد بانى سأفعل كل ما وعدت بة
    Söz verdiğim gibi güvende. Norrington'la evlenecek, söz verdiği gibi sen de söz verdiğin gibi onun için öleceksin. Open Subtitles في أمان مثلما وعدت أنا وهي ستتزوج العميد مثلما وعدت هي
    Teşekkürler. Şana da, baba. Geri aldın, söz verdiğin gibi. Open Subtitles شكراً ، وشكراً يا أبي لقد استعدته ، مثلما وعدتني
    - Kemer çok sıkı. Şikayet etmeyi bırak ve söz verdiğin şeyi ver bakalım! Open Subtitles توقف عن التذمر مثل العاهرات وأعطني ما وعدتني به
    Aslında bakarsan söz verdiğin o içki için buluşmayı umuyordum. Open Subtitles في الحقيقة، كنتُ أرجو أن نحتسي الشرابَ الذي وعدتِ به.
    Sahte parayı yakıp bir daha kumar oynamayacağına söz verdiğin gibi mi? Open Subtitles ألم تفعل ذلك بطريقة أحراقك المال المزيف حيث وعدت بأنك لن تقامر ثانيةً ؟
    söz verdiğin gibi aramayacağını biliyordum çünkü sen yalancısın. Open Subtitles أعلم أنك لن تتصل بي كما وعدت لأنني أعرف أنك كاذب
    Birinin ona gidip, söz verdiğin gibi düğüne odaklanmak yerine, küresel karışıklıklar ve kozmik radyasyon üzerine araştırmalar yaptığını söylemesi olur. Open Subtitles أن يخبرها شخص ما أنك كنت تحقق في الإضطرابات العالمية والإشعاع الكوني بدلا من أن تركز على الزفاف مثلما وعدت
    İşimiz bitti! Anahtarımı, posta kutuma koymanı ve söz verdiğin gibi hayatımdan defolup gitmeni istiyorum! Open Subtitles أريدك أن تضع مفتاحي بصندوق البريد وتخرج من حياتي كما وعدت
    Tamam, ama bize söz verdiğin o olağanüstü macera sözüne ne oldu? Open Subtitles واين الاشياء الغير عاديه التى وعدت بها ؟
    Açık denizde batıya yelken açıp söz verdiğin gibi kara ve ganimet bulduğunu biliyoruz. Open Subtitles نعلم أنّك أبحرتَ غرباً، عبر البحر المفتوح الجهات، وعثرتَ على أرض وغنائم، كما وعدت.
    söz verdiğin gibi senato oyunu ver bağırsaklarını kolye olarak takmayacağın küçük de olsa bir şansın olsun. Open Subtitles الأن أنت ستسلم , تصويت مجلس الشيوخ كما وعدت و هنالك فرصة صغيره بأنك لن ترتدي . أمعائك مثل قلادة
    Bunların hepsi, birlikte yapacağımıza söz verdiğin şeyler. Open Subtitles انها فقط كل الأشياء التي وعدت باننا سنقوم بها معا.
    İçimden bir ses söz verdiğin hava kuvveti ve bakire kızların geçersiz olduğunu söylüyor. Open Subtitles شيء يقولي ان كل القوات الجويّة والعرائس العذراء التي وعدت انها . خارج القائمة
    İşte, o kadınla tanıştım ve bana söz verdiğin yüzüğü istiyorum. Open Subtitles لقد التقيت بتلك المرأة و سأطلب منك ذلك الخاتم الذي وعدتني به
    - Bana söz verdiğin şeyi unutma yeter. O işi istiyorum, George. Open Subtitles لا تنس ما وعدتني به أريد وظيفة المراسل الأجنبي
    Açıkçası, eve, söz verdiğin gibi bugün gelemediğin için çok sıkkınım. Open Subtitles سأكون صادقة معك .. إنني منزعجة جداً أنك لن تأتي إلى المنزل اليوم كما وعدتني
    Beni inciteceksin ve ben de değişeceğim. Ayrılmayacağına dair söz verdiğin halde beni bırakıp gideceksin. Open Subtitles يمكن ان تتركني بعد ان وعدتني انك لن تفعل ، ماذا عن هذا؟
    söz verdiğin şartları daha iyi olan yaşam bu mu? Open Subtitles ما هي هذه الحياة المُحسّنة التي وعدتِ بها؟
    Dinleyicilerine söz verdiğin jenerik müziği mi? Open Subtitles هَلْ ذلك يَجِبُ أَنْ يَعمَلُ باللحن الرئيسي الجديدِ وَعدتَ مستمعيكَ؟
    Daha iyi olacağım tabii söz verdiğin şeyi hazırladıysan. Open Subtitles سأصبح كذلك. ألديك ما وعدتَ به؟
    Ona imza attırdığında söz verdiğin her şeyi yerine getirmeni sağlayacağım. Open Subtitles أنا من سيردعك في كل وعودك التي لم تفي بها عندما ابرمت العقد معها...
    Eğer söz verdiğin aletleri teslim etmezsen sen ve ailen bundan büyük zarar görür. Open Subtitles لذلك إذا لم تسلمنا الآلة التي وعدتنا بها عندئذ سيكون أنت و عائلتك ثمناً لها
    Ortadan kaybolmaya söz verdiğin için yaşamana izin verdim ama buradasın. Open Subtitles تركتكِ تعيشين لأنكِ وعدتيني بالاختفاء و مع ذلك، ها أنتِ ذا
    söz verdiğin inciler mi? Open Subtitles هل افتقدتني حقا؟
    Çünkü yapmayı söz verdiğin halde beni Beyaz Saray'da işe almadın. Open Subtitles بسبب لم توظفيني في البيت الأبيض بعدما صرحت بوعدك بتوظيفي
    söz verdiğin eser madde incelemesine ne oldu? Open Subtitles حسناً أين الأثر الذي وعدتنا به ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد