St. Petersburg'a bir daha asla gelmeyeceğine söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تعدني بأنك لن تعود إلى سانت بطرسبرغ مُجدداً |
Cumartesi gecesi bunun gerçekten olacağına bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | بخصوص ليلة السبت أريدك أن تعدني أن ذلك حقا سيحدث |
Bu gece için biletlerimizi hazırlayabilirim, fakat kardeşine söylemeyeceğine dair söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | يمكنني تدبير تذكرتين لكلانا فقط الليلة لكني أريدكِ أن تعديني بأن لا تخبري اختكِ عن مخططاتنا، وعلى الأقل ليس الاَن |
Senin için zor olacağını biliyorum, bu yüzden söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | حسنا, واعلم أن صعب عليك نوعا ما .لذا, أريدك أن تعديني |
Yargılanana kadar hiç kimseye tek kelime etmeyeceğine dair söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد وعدك أنك لن تخبر أحداً بما أخبرتك به لما بعد المقابلة |
Chuck, senden bir söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | شاك , اريدك ان تعدني بأن لا تذكُـر أي شيء |
Her gece saat 9:00 da arayacağına bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُك أَنْ تَعدَ إدعُني كُلَّ لَيلة في 9: 00. |
Kaçmayacağına dair bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | يجب أن تعديني بألا تحاولي الهروب |
Sana söylediklerimi kimseye söylemeyeceğine dair bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تعدني أنك لن تخبر أي أحد بما أخبرتك |
İlk olarak, hayatta ne yaparsan yap asla sıradan şeylere razı olmayacağına dair bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أولاً، أريدك أن تعدني بأنك مهما فعلت في حياتك أنك لن تقبل أبداً بما هو متوسط |
Dinle, bana söz vermeni istiyorum biz depolama o şeyi çıkarmak önce bu, | Open Subtitles | إستمع ، أريدك أن تعدني أنه قبل أن نخرج هذا من المستودع |
Günsche, bunun için gereken herşeyi yapacağına dair bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | جانش، أريدك أن تعدني بأنّك ستعمل كلّ ماينبغى |
Bunu deneyeceğine söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ أن تعديني بأنكِ ستحاولين |
Ama bunu sana vermeden önce bana bir söz vermeni istiyorum: | Open Subtitles | لكن قبل أن أعطيكِ إياها أريدك أن تعديني.. |
Mahkemeye kadar hiç kimseye tek kelime etmeyeceğine dair söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد وعدك بأنك لن تخبر أحداً بما أخبرتك به |
Bunun bir daha olmayacağına dair bana söz vermeni istiyorum ne yapmaya karar verirsem vereyim, bu odanın dışında benden başka hiç kimseyle bunu konuşmayacaksın. | Open Subtitles | اريدك ان تعدني ان هذا لن يحدث مرة اخرى انه لا يهم مهما قررت فعله انت لن تتكلم |
Bir daha bu köpek parkına hiç gelmeyeceğine söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | - نعم. أُريدُك أَنْ تَعدَ لا يَجِبُ أبَداً أنْ يَجيءَ إلى هذا متنزهِ الكلبِ ثانيةً. - الذي؟ |
Ama aynı zamanda onu çok sevmelisin. Bir şeye söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | لكن يجب أن تعديني بشيء , عندما تصل |
Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | عليك أن تعدني أنك لن تخبر أحدا حول هذا الموضوع. |
Bir konuda söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أودّك أن تقطع لي وعدًا. |
Ondan uzak durman için bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد منك أن تعديني بالبقاء بعيدة عنها. |
Geri gelmezsem bana söz vermeni istiyorum... | Open Subtitles | والآن، إنْ لم أعد أريد وعدا منك ألا تذهبي إلى.. |
Hatta bana söz vermeni istiyorum. Bir şey yapmayacağına söz ver. | Open Subtitles | في الواقع أريد وعداً منك بأن لا تفعل أي شيء |
Bana o sıçanların insanlara cevap vereceklerine dair söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | وأنا أريدك أن تعد بأنّ هؤلاء لقطاء الجرذ يستجيبون إلى الناس. |
Birincisi Angelica'ya zarar vermeyeceğine söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أولاً، أريدكَ أن تعدني ألا تؤذي (انجليكا) |
Bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن تعدني بشي ما |