Seni bir daha o büyük sözlükle yakalarsam seninle onunla döverek öldürürüm. | Open Subtitles | إذا أمسكت بك بقاموس الكلمات الكبير من جديد سأضربك حتى الموت به |
Bir sözlükle yıkıldım ve kardeşim bir Brooklyn Yahudisi olmuş. | Open Subtitles | لقد تم قذفي بقاموس و اكتشفت ان اختى اصبحت يهودية من بروكلين |
Kütüphanede bir dakika kitap okuyordum ve bir baktım ki üzerimde bir sözlükle antrenman yapıyorlar. | Open Subtitles | ثم فجأة وجدت أحدهم يضربني بقاموس |
İngilizcesini söyleyecek misin, yoksa seni sözlükle döveyim mi? | Open Subtitles | إذا كنت لا يقولون انها في اللغة الإنجليزية ، وسوف يضربك حتى الموت مع القاموس. |
Bilirsiniz işte, bir sözlükle bir şekilde beceriyorum. | Open Subtitles | .. أنت تعرف ، مع القاموس.. .. بطريقة أو بأخرى اسيطر عليها. |
Koca bir sözlükle başına vurulup ölmüş. | Open Subtitles | تعرض للضرب بقاموس حتى الموت |
Herhangi bir kitabı sözlükle okuman çok etkileyici. | Open Subtitles | أجد فى ذلك سحر فظيع عندما تقرأين أى كتاب وبجانبك القاموس |
sözlükle oynanıyor. Eğlenceli. | Open Subtitles | (شئ من القاموس)انها رائعه |