ويكيبيديا

    "sınırda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الحدود
        
    • الحافة
        
    • الحدودِ
        
    • عند السور
        
    • أنشطته
        
    Fakat sınırda çalışanların soğuk bir yakıştırmayla "Kara Delik" dedikleri binanın yanından geçerken zıtlık daha da çıplak bir şekilde hissediliyor. TED وما يجعل هذا التباين قاسياً أكثر هو مروري من ذاك المبنى الذي ندعوه نحن الذين نعمل في منطقة الحدود بالثقب الأسود.
    sınırda hafif bir gecikme oldu. Varış istikametine giden yola yeni girdim. Open Subtitles تأخير بسيط عند الحدود ، أنا في الطريق إلى نقطة الانزال الآن
    - Seni daha erken bekliyordum. - sınırda ufak bir gecikme yaşadım. Open Subtitles كنت أتوقع وصولك قبل ذلك بكثير القليل من التأخير في عبور الحدود
    Tekrar merhaba. Dün gece sınırda yaptığın şey hiç hoş değildi. Open Subtitles مرحبًا من جديد، إنّك أضرمت فوضى عارمة لدى الحدود ليلة أمس.
    Arazi sınırda uzanıyorsa, bu Kraliyet için bir mesele savaş konusudur. Open Subtitles ‫إذا كانت الأرض تقع على الحدود ‫فهي قضية المملكة، ومنطقة للنزاع
    Sonra gidip gümrüktekilerle, bu işi sınırda durdurmaya çalışanlarla konuştum. Onlar da dedi ki; "Bu iş burada çözülmez. TED ثم ذهبت وتحدثت مع الأشخاص الذين يعملون في الجمارك وحاولت إيقاف المخدرات عند الحدود فقالوا لي: إنك لن توقفها هنا
    İşte bu yeni sınırda yeni bir değerlendirmeye zorlanıyoruz. TED ونجبر في هذه الحدود الجديدة على القيام بتقييم جديدٍ.
    Savaş gemilerimiz, askerlerimiz, şu anda sınırda Irak ile savaşa girmeye hazır bekliyor. TED بوارجنا جنودنا هي الآن على أحد الحدود شبه مستعدة لخوض الحرب.. مع العراق شبه مستعدة لخوض الحرب.. مع العراق
    Ben bu işaretin harikuladeliğini kullanarak çocukların sınırda ailelerinden ayırılmalarına dikkat çekmek istedim. Çok basit bir harekette bulundum. TED أردت استلهام عبقرية هذه الإشارة لجذب الانتباه لمشكلة انفصال الأطفال عند الحدود. وقمت بحركة بسيطة للغاية.
    sınırda binlerce başka çocuk dede ve ninelerinden, kardeşlerinden veya yakınlarından alındı. TED وأخذ آلاف الآخرين من أجدادهم، إخوانهم أو أياً من أفراد عائلاتهم عند الحدود.
    Ordu sınırda saklanacak, şüphe uyandırmamak için siz kaz avına çıkacaksınız. Open Subtitles قوّاتنا ودباباتنا وأسلحتنا ستتخفي على طول الحدود لنزع سلاح الشكّ أنت ستذهب للصيد
    Oysa ordun sınırda. Open Subtitles ـ أوسترليتش بلد حرّ جنودك هناك علي الحدود
    Sadece bu iki sınırda... duvarlar, çitler, kaleler ve düşmanlık bulabilirsiniz. Open Subtitles على هذه الحدود فقط سوف ترون أسواراً و حواجز حصون و كراهية
    Ne kadar meşgul olduğumuz malum ve Alman askerleri de sınırda bekliyor. Open Subtitles ـ ـ ـ وسنكون مشغولين ـ ـ ـ ـ ـ ـ بسبب الجيش الألماني فهو على الحدود
    Her neyse, bu şey yola çıkarsa bu gece sınırda oluruz, değil mi? Open Subtitles على أي حال، لو اسرعوا بجلب هذا الشيء اللعين لاحقا فقد نكون قادرين على بلوغ الحدود بوقت ما من الليلة، ألا تعتقد هذا؟
    sınırda cebimizde 70 Calon vardı. Open Subtitles عندما كنا عند الحدود كنا نملك 70 كولونز عملة معدنية
    Çünkü yoksul insanlar sadece sınırda toprak sahibi olabilirler. Open Subtitles لأن الحدود هي الأرض الوحيدة المتاحة للناس الفقراء
    Ya orada önünü keseriz, veya sınırda el sallarız. Open Subtitles إما نعبر من هناك، أو نلوح بالوداع عند الحدود
    Zaten hep sınırda yaşamıştı... bu dünya ve öteki dünya arasındaki sınırda. Open Subtitles . لقد اعتاد أن يعيش على الحدود أو فى اى مكان . فى مكان ما بين عالمنا وبين الاخر
    Tam sınırda. Sadece biraz daha uğraşmamız gerekiyor onunla. Open Subtitles إنه على الحافة تماماً، لا يحتاج سوى دفعة واحدة.
    Bir çocukken, yaşlı bir adamın sınırda sığırları gütmesine yardım etmiştim. Open Subtitles "' عندما كُنْتُ طفل، ساعدتُ رجلي العجوزَ يَتخلّفُ عن بَعْض الماشيةِ فوق مِنْ الحدودِ." '
    sınırda insanları vuruyorlar. Open Subtitles أنهم يطلقون الرصاص على الناس عند السور
    Hayati değerleri sınırda seyrediyor. Open Subtitles أنشطته الحيوية تتذبذب بشدة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد