Psikiyatri doktoruna haber verdim. Bir saat içinde burada olur. | Open Subtitles | لقد قمت باستدعاء طبيباً نفسياً مقيماً سيصل هنا خلال ساعة |
Doktorumu çağırttım.Bir saat içinde burada olur. | Open Subtitles | لقد أرسلت لإحضار طبيبي. سيكون هنا خلال ساعة. |
Sana yüklendiğim için kusura bakma ama müvekkilimiz bir saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | على أي حال ، أنا آسف لكوني ضاغطاً عليك بهذا الشكل لكن موكلنا سيكون هنا خلال ساعة من الآن |
Öyle. Kızının birkaç saat içinde burada olacağını söyledi. | Open Subtitles | نعم هي قالت ان ابنتها ستكون هنا خلال ساعات قليلة |
Birkaç saat içinde burada olur. | Open Subtitles | سيكون هنا خلال ساعات قليلة. |
İnsanlar 2 saat içinde burada olacak. Daha hiç bir şey hazırlanmamış. | Open Subtitles | الناس ستتوافد الى هنا خلال ساعتين لم يتم تحضير شيء |
Eğer iki saat içinde burada olmazsa , bundan kişisel olarak sizi sorumlu tutacağım. | Open Subtitles | إذا لم يكن هنا خلال ساعتين سأُحجزك شخصياً بسبب ازدراء المحكمة |
Bir saat içinde burada olur. | Open Subtitles | سيصل هنا بعد ساعة |
Hava kurtarma bir saat içinde burada olmalı. | Open Subtitles | الإنقاذ الجوي يجب أن يكون هنا في غضون ساعة |
Bir saat içinde burada olması gerekiyor, ama artık boşuna umutlanmıyorum. | Open Subtitles | يفترض أن يكون هنا خلال ساعة ولكني لا أتوقع مجيئه |
Sanırım bir saat içinde burada olurlar. | Open Subtitles | ظني أنهم ينبغي عليهم المجيء هنا خلال ساعة |
Yola çıktı. Bir saat içinde burada olur. | Open Subtitles | إنّهم قادمون، سيكونون هنا خلال ساعة |
Yarım saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | سيكون هنا خلال ساعة |
O zaman bir saat içinde burada olacaklar. | Open Subtitles | اذاً سيكونون هنا خلال ساعة |
Efendim, kızınız iki saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | حسنا، ابنتكَ ستكون هنا خلال ساعتين. |
Kalp iki saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | القلب سيكون هنا خلال ساعتين |
Sabina bir saat içinde burada olur. | Open Subtitles | سابينا ستكون هنا بعد ساعة. |
Gemi yaklaşık bir saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | الزورق سيأتي هنا في غضون ساعة تقريبا |