ويكيبيديا

    "saatten" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ساعة
        
    • ساعتين
        
    • ساعه
        
    • الساعة
        
    • الساعات
        
    • السّاعة
        
    • لساعة
        
    • الساعتين
        
    • ساعات في
        
    • ساعةً
        
    • ساعاتٍ
        
    • ساعةِ
        
    • ساعتان
        
    • ساعةٍ
        
    • سّاعة
        
    En kötü senaryoda, her yıl 10 trilyon kilovat saatten fazla elektrik ihtiyacımız olabilir, üstelik bu 2100 yılında sadece soğutma için gerekli. TED في أسوأ الظروف، قد نحتاج لأكثر من 10 تريليونات كيلو وات ساعة من الكهرباء كل عام، فقط من أجل التبريد، بحلول عام 2100.
    Yedi saatten sonra, kuyrukluyıldızda 14 saatlik dönme devresi tekrarlanır. Open Subtitles بعد 7ساعات هناك 14 ساعة من الدوران من دورات المذنب
    Ama son hızda bile gitsek, bir saatten fazla uzaklıktalar. Open Subtitles ولكن حتي في اقصي سرعة , سيكون لديهم مسيرة ساعة
    Bu da bir sabah ben, 18 kiloluk sırt çantasıyla 12 kilometre doğa yürüyüşü yapmıştık, iki saatten daha az bir sürede. TED هذا أنا في صباح ذات يوم، عندما قطعنا مسافة سبعة أميال ونصف حاملين حقيبة ظهر وزنها 40 رطلا في أقل من ساعتين.
    Oraya ulaşıp, onu çalıştırmak için 19 saatten az zamanınız var. Open Subtitles لديكم اقل من 19 ساعه للذهاب الى هناك وترفعوها من الارض
    Size ulaşmaya çalıştım, ama 12 saatten fazla zamandır telsiz bağlantısından uzaktınız. Open Subtitles حاولت الاتصال بكم، ولكن أجهزتكم اللاسلكية كانت معطلة لأكثر من 12 ساعة
    Bir saatten kısa süre önce, yönetici girişinde kartın kullanıldığı görünüyor. Open Subtitles لقد تم استخدام بطاقته .منذ أقل من ساعة عند المدخل الرئيسي
    Philadelphia polisi Carla Bromwell'in ölüm zamanını 12 saatten az olarak açıklıyor. Open Subtitles قسم شرطة فيلادلفيا أكد ان كارلا برومويل قد ماتت منذ 12 ساعة
    Bak, o kadar parayı toplamak, 24 saatten daha fazla vakit alacaktır. Open Subtitles أسمع ، سيتطل مني أكثر من 24 ساعة للحصول على هذا المبلغ
    Bir saatten fazla var. Lanet para ve sen neredesiniz? Open Subtitles ذلك سيستغرق اكثر من ساعة اين انت واين المال ؟
    Sıradaki ifade, "Molalarda yarım saatten fazla dışarıda durmak bir çeşit hırsızlıktır." Open Subtitles حسنا قضاء نصف ساعة بجانب براد المياه يعد شكلا من أشكال السرقة
    Bu tip şeylerin vücut içinde 24 saatten fazla kalması çok tehlikelidir. Open Subtitles هو خطرُ جداً و منحوس المادة داخل جسمِه لأكثر مِنْ 24 ساعة
    Bu adam 24 saatten daha kısa önce iğne vurmuş. Open Subtitles هذا الرجل اطلق عليه النار منذ اقل من 24 ساعة.
    Kampları tahliye etmeyle uğraşıyorlar. 20 saatten daha kısa süremiz var. Open Subtitles أنصتي، إنهم يقومون بالفعل بإخلاء المخيمات، لدينا أقل من 20 ساعة
    51 saatten az zamanda eski haline döndün. İsteyerek olmadı. Open Subtitles وفي اقل من 51 ساعة رجعت مباشرة الى اعمالك القديمة
    Aracımız dünyayı bir saatten az bir süre içinde dolaşmalı. Open Subtitles لدينا طائرة نسافر بها حول العالم في أقل من ساعة
    Ve lütfen bu metal ile bir saatten fazla dayanamayacağını unutma. Open Subtitles أرجوك تذكر أنك لن تصمد ساعة مع هذا الوزن الذي عليك
    En yüksek hızda, 2 saatten az zamanda burada olur. Open Subtitles في السرعة القصوى، هو سيكون هنا في أقل من ساعتين
    Yarım saatten daha kısa sürede, neden olduğu hakkında en ufak bir ipucuna dahi sahip olmayan 40-50 ajan gelecek Lake Tahoe'ya. Open Subtitles اسمع , سيكون هنا بعضون ساعه و سيصل ما بين 40 الي 50 عميل الي بحيره تاهوي بلا ادني فكره عن السبب
    O bitmek bilmeyen saatten çok daha önce sıkıntımdan ağlıyordum! Open Subtitles حتي إني أدمعت مللاً حتي قبل الساعة التي لم تنته
    Bir erkek ve dişi Calliphorid sinekler birbirlerine bir buçuk saatten fazla bağlı kalırlar. Open Subtitles وأنثى كاليفورد صاحب ذبابة يبقون إنضمّوا إليهم إلى حدّ واحد ونصف الساعات.
    Bir günlük ihtiyaçtan fazla. Bir saatten fazlasına gerek olmayacak. Open Subtitles أكثر من يوم نحن لَنْ نَحتاجَ أكثر مِنْ السّاعة.
    Zavallının konsantrasyonu bir saatten uzun sürmezdi. Ama sen ona dört saatlik bir eser verdin. Open Subtitles المسكين لا يمكنه التركيز لساعة واحدة وأنت أعطيته أربعة.
    2 saatten fazla zamandır ortada yoksun. Çok merak ettim. Open Subtitles لقد كنت ذاهبة لما يزيد عن الساعتين كنت قلقا عليك
    Son çalışma sadece genç kuşağın günde sekiz saatten fazlasını çevirimiçi olarak geçirdiğini göstermiştir. TED أظهرت دراسة حديثة أن جيل الشباب لوحده يقضي أكثر من ثمانية ساعات في اليوم على الإنترنت.
    Havada muhtemelen 13.000 saatten daha fazla zaman geçirdim. Open Subtitles على الأرجح تجاوزت 13,000 ساعةً في الهواء.
    5 saatten fazla orda kaldın. Open Subtitles لقد كنتِ هنالكَ لمدةِ خمسةِ ساعاتٍ وأكثر.
    Ne olursa olsun şüpheli 48 saatten az sürede iki cinayet işledi. Open Subtitles مهما السبب، هذا مقتولِ الغير فرعيِ مرّتين في أقل مِنْ 48 ساعةِ.
    Bu kadar çok ajanla bir katı iki saatten daha kısa sürede ararlar. Open Subtitles مع هذا العدد الكبير من العُملاء، سيخلون كل الطوابق خلال أقلِ من ساعتان.
    10,000 parça üzerinde içerik ve 500 saatten fazla sesli içerik yarattık. TED صنعنا محتوًى من أكثر من 10,000 مقطوعة. وأكثر من 500 ساعةٍ من المحتوى الصوتي.
    Bir saatten az bir süre için 10 binden söz ediyoruz. Open Subtitles إنّك سوف تتكلم أقل من سّاعة مُقابل تلقيك 10 آلاف دولار.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد