Sadece bana doğruluğunu sorgulamadığım şeyler söylediler. | Open Subtitles | قالوا لي فقط الأشياءلم أكن اهتم للتساؤل. |
Sadece bana o uçağı durdurabilmek için ne gerekiyorsa onu söyle. | Open Subtitles | قل لي فقط ما الذي يجعلكَ توقف تلك الطائرة. |
Genç adam, Sadece bana güven. Her şey iyi olacak! | Open Subtitles | ايها الشاب , ثق بي فحسب سيكون الأمر على مايرام |
Numaralar sadece bir uyarıydı, ama ne Sadece bana ne de başka bir gruba gönderilmişti, numaralar herkesi uyarıyordu. | Open Subtitles | و لكن ليس فقط لي أو أي شخص آخر إنها تحذير للجميع |
Sadece bana baktı ve kucakladı. Hiçbir şey demedi. | Open Subtitles | لقد نظرت لي فحسب ، وعانقتنى ولم تقل شيئاً. |
Bu yenilginin Sadece bana ait olmasını dilerdim ama bunun bedelini hepimiz ödeyeceğiz. | Open Subtitles | أتمنى لو كانت هذه الخسارة لي وحدي ولكنني كلّفت الكل بعض الخسائر أيضاً |
Melvin'e benim hakkımda düşünmesini söyle. Sadece bana konsantre olsun. | Open Subtitles | أخبري ميلفن أن يفكر بي فقط يركز على وضعي فقط |
Bu durum Sadece bana mı tahrik edici geliyor? | Open Subtitles | هل بالنّسبة إليّ فقط أو أنّ هذه الفكرة بدأت بالتغيّر؟ |
Ben Sadece bana söyleneni söyleyebilirim. | Open Subtitles | اسمعا, يمكنني أن أخبركما بما يقال لي فقط. |
Sadece bana, taşındığın için onu hayal kırıklığına uğrattığını söyledi. | Open Subtitles | قال لي فقط أنّه شعر بخيبة أمل لأنّكِ غادرتِ |
Sadece bana değil, bunu söylerken tüm başkanlar adına söylüyorum, sen ülken için hizmet ettin. | Open Subtitles | حسنٌ، ليس لي فقط ولكن نيابة عن كل الرؤساء، أقول أنك خدمت بلادك بشكل جيد. |
Sadece bana ihtiyacı var. | Open Subtitles | وقالت انها لا تحتاج له. وهي في حاجة لي فقط. |
Bazı geceler sadece, bana sarılmanı istedim. | Open Subtitles | أحياناً أردتكِ أن تُمسكي بي فحسب |
Şu an sana açıklayamam. Sadece bana güven. | Open Subtitles | لا استطيع ان اشرح لك الان ثق بي فحسب |
Bunu Sadece bana yapmış olmadığını görmek sevindirici. | Open Subtitles | جيد لرُؤية هي لَمْ وفّرْ الذي واحد فقط لي. |
Ben Sadece bana izin verirseniz , hikayemi anlatmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن اسرد حكايتي إذا سمحتي لي فحسب |
Ve bu fikrin, bu umudun Sadece bana ait olmadığını bilmelisiniz. | TED | ويجب أن تعلموا بأن هذه الفكرة وهذا الأمل لا ينتميان لي وحدي. |
Gabe'e Sadece bana kur yapmasını, yoksa 1200 metreyi yürüyerek ineceğini ve de dışarıda uyuyacağını söyle. | Open Subtitles | إعلم أن (جاب) مسموح له بالتحرش بي فقط أو أنه سيسقط من فوق أربعة ألاف قدم , وينام بالأسفل |
Herkes yaptığı işi bırakıp, dikkatini Sadece bana versin. | Open Subtitles | توقفوا جميعـًا عن العمل وانتبهوا إليّ فقط! |
Sadece bana kim için çalıştığını söyle. | Open Subtitles | أخبريني فقط لمصلحة من تعملين سأعطيك تلميح |
Sadece bana değil başka bir sürü kişiye çok kötü davrandınız. | Open Subtitles | لقد جعلتي كثير من الناس يشعرون بأنهم منحطّين، ليس أنا فحسب |
Sadece bana o gece Contessalar'da ne olduğunu anlat. | Open Subtitles | أخبرني فحسب ما الذي حدث في ملهى الكونتيسة تلك الليلة |
Aptal rolü yapma bana. Sadece bana ne bildiğini söyle. | Open Subtitles | لا تلعب دور المغفل، أخبرني فقط ما الذي تعرفه |
O telefondan beni bir tek babam arıyor ve Sadece bana gerçekten ihtiyacı olduğunda arar. | Open Subtitles | ابى هو الوحيد الذى يتصل بى فقط عندما يكون محتاج ان يتكلم معى |
Eger benimle olmak istiyorsan, Sadece bana güven. | Open Subtitles | إذا كنت تريدينني معك .. ثقي بي وحسب . ارحلي معي |
Sadece bana dürüst olun. Sanırım artık daha bağlıyız. | Open Subtitles | كن صادق معى فقط اعتقد اننا معاً فى هذا |
Sadece bana Alyssa Gibney ile Eski karınla olan sorunların yüzünden değil | Open Subtitles | إذا فقط أخبرني بأننا سنذهب لنرة اليسا غيبني بسبب القضية |