Sadece diyorum ki eğer uçaktan atlamışsa, uçak şimdiden çok uzağa gitmiştir. | Open Subtitles | ميت؟ فقط أقول لو أنه سقط من طائرة فستكون ذهبت بعيدا حاليا |
Sadece diyorum ki, o kız maldan iyi anlıyor. | Open Subtitles | أنا فقط أقول أنه، كما تعرفين عرفت المناسب عندما رأته |
Sadece diyorum ki, ayılarla güreşiyorsun, ama eninde sonunda onlara yenileceksin. | Open Subtitles | أنا فقط أقول ، أنت تتصارع من دببة لكن في النهاية أنت ستصبح مضروب |
Sadece diyorum ki, siz beyler bizim kim olduğumuzu sanıyorsanız, bizler onlar değiliz. | Open Subtitles | أقول فقط أن أى كان مايظننا هؤلاء الشباب فلسنا هذا |
Sadece diyorum bu savaş son büyük savaşmış şeyden önceki. | Open Subtitles | كلا، أقول فحسب أن هذه المعركة، كانت أخر معركة كبيرة |
- Hayır, Sadece diyorum ki bu dünyada herkes beni sadece param için istedi. | Open Subtitles | أنا فقط اقول.. كل الآخرين في هذا العالم يريدوني من أجل نقودي |
Sadece diyorum ki, eğer o iki kardeşle karşılaşırsan, onlar iki kişi ama sen tek olacaksın. | Open Subtitles | أقصد فقط ، أنك تطارد هذين الأخوين هما الإثنان ، عليك أنت |
Sadece diyorum ki Porsche'nin parasını burun estetiğine harcamalıymış. | Open Subtitles | فقط أقول ، ربما قامت بإنفاق مال سيارة البورش على اصلاح انفها |
Sadece diyorum ki, benim evim ikimiz için de yeteri kadar büyüklükte. | Open Subtitles | أنا فقط أقول أن شقتى, ليست كافية لكلينا. |
Sadece diyorum ki, bu tiplere derslerini vermeyi gerçekten isterdim. | Open Subtitles | لقد كنتُ فقط أقول أني أرغب بشدة في توقيف هؤلاء الأشخاص |
Sadece diyorum ki, sikatrisyel doku oluşumunu engellersek... | Open Subtitles | أنا فقط أقول يمكننا تشكيل كتلة من الأنسجة الضامرة |
Sadece diyorum ki, sezon açılışı bizim geleneğimiz. | Open Subtitles | حسناً, أنا فقط أقول اليوم الإفتتاحي من عاداتانا |
Sadece diyorum ki, bu şeyin ortasının nasıl yeneceğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أقول. أعلم كيف نصل إلى المنتصفِ في هذا الشيء و لن تعلم أبداً |
Sadece diyorum ki, en azından bir veda edebilirdin. | Open Subtitles | انا فقط أقول انه كان بامكانك قول الوداع لي قبل ان ترحلي |
Sadece diyorum ki özel muamele, bi sürü probleme sebep olabilir. | Open Subtitles | أنا فقط أقول المعاملة المميزة . تسبب الكثير من المشاكل |
Sadece diyorum ki... | Open Subtitles | حسناً، أنني أقول فقط أن هذا يبدو أنه ســ, |
Sadece diyorum ki, özür dilerim bunun hoş, çok güzel ve hoş ve seksi ve hoş geçmesini isterim. | Open Subtitles | لا اريد ان ديك ، أنا أقول فقط. أنا آسف. أريد هذا بسلاسة. |
Sadece diyorum... vampirler seni tahrik ediyor. | Open Subtitles | أنا أقول فحسب أن مصاصين الدماء يشعروكِ بالإثارة |
Sadece diyorum ki karısı,bir kadının kocasını at gibi koşturup kaşağılarken... onunda yulafları dişlediğini görüyor. | Open Subtitles | أقول فحسب أنّ الزوجة ترى امرأة ما تفرك لزوجها في حين أنّه يقضم الشوفان ، هذا قاسي |
Sadece diyorum ki, cilde zarar vermiyorsa o zaman cildine dök. | Open Subtitles | انا فقط اقول ، إذا كان من الآمن أن تضعه على بشرتك إذاً ضعه على بشرتك |
Sadece diyorum ki, duyulduğunda inanılmaz, bu harcanan zamana göre, küçük bir iyi niyet de değil, ve sebebiyet verdiğin aleni mahcubiyet de, bu benim, seni geri götürmeyi candan istemem. | Open Subtitles | أنا أعني فقط.. أنهُ أمرٌ لايصدق، وهذه ليست بادرة، بالنظر إلى الوقت الذي قضيناه |
Kuralın nasıl olduğunu biliyorum. Sadece diyorum ki... | Open Subtitles | أنا أعرف جيداً ما هي القواعد ... لكنني فقط أخبرتكِ |
Sadece diyorum ki, bakmaktan zarar gelmez. | Open Subtitles | أنا أقول وحسب أنه لن يضرنا إن ألقينا نظره |
Sadece diyorum ki, eğer Dükkan ile yaptığı anlaşma Percy'ninki gibiyse, kurtulmak istiyor olabilir. | Open Subtitles | أَنا فَقَطْ أَقُولُ إذا له تعاملْ مع الدكانِ أيّ شئُ مثل بيرسي، ثمّ هو قَدْ يُريدُ المُسَاعَدَة. |