Dünyada Sahip olduğum tek şey sensin derken bana inan. | Open Subtitles | صدقني حين أقول أنك كنت كل ما لدي في العالم |
Sahip olduğum tek şey bu. Hepsi bu. Ben buyum. | Open Subtitles | هذا كل ما لدي ، هذه هي هذه هي حياتي ، هذا ما أمثل |
Burası Sahip olduğum tek şey, müşterilerimi kaybetmek istemiyorum. | Open Subtitles | هذا المطعم هو كل ما أملك. أريد الاحتفاظ بزبائني المعتادين. |
Ciddiyim, millet. Şu anda Sahip olduğum tek şey sizlersiniz, sır istemiyorum. | Open Subtitles | أنا جاد يا رفاق أنتم كل ما أملك الآن ، لذا لا مزيد من الأسرار |
Bak, anne! Benim orada kalmama izin vermek, zorundasın. Şu an Sahip olduğum tek şey o. | Open Subtitles | امي , يجب ان تتركيني افعل هذا انه كل ما املك الان |
Tamam, ben pisliğin tekiyim ama şu boktan hayatımda Sahip olduğum tek şey o çocuk. | Open Subtitles | حسنًا، أنا وغد، لكن ذلك الطفل هو كلّ ما أملك في حياتي بأكملها. |
Supernatural kitapları Sahip olduğum tek şey. | Open Subtitles | و روايات الظواهر الخارقة هي كل ما لديّ |
Sahip olduğum tek şey o. | Open Subtitles | انه كل ما لدىّ |
Profesyonel fikrimce, bayanlar ve baylar ki Sahip olduğum tek şey bu çağrıldığım sırada zarar geri dönülemez boyuttaydı. | Open Subtitles | الان،برأي الحرفي،سيداتي سادتي،وهذا كل ما لدي في الوقت الذي استُدعيت به،كانت الاضرار غير ممكن ان نلغيها |
Gerçek şu ki, Sahip olduğum tek şey bu. Buna ihtiyacım var. | Open Subtitles | أتعرف ، الحقيقة هي ، هذا كل ما لدي ، وانا بحاجة لذلك |
Sahip olduğum tek şey şirketteki sermaye hisseleri ve bu ev. | Open Subtitles | كل ما لدي هي أسهم بالشركة و هذا المنزل |
Bu dünyada Sahip olduğum tek şey annem ve kız kardeşim. | Open Subtitles | كل ما لدي في هذا العالم هو أمي وأختي |
Açlıktan ölüyorum. - Sahip olduğum tek şey Tic Tacs. | Open Subtitles | كل ما لدي (تيك تاك) - ما الذي تفعلينه هنا؟ |
Sahip olduğum tek şey sensin. | Open Subtitles | أنت كل ما لدي الآن. |
Geçen sonbaharda okulun Sahip olduğum tek şey olduğunu anladığım bir an vardı. | Open Subtitles | كانتهناكلحظةفيالخريفالماضي.. عندما عرفتُ أن المدرسة هي كل ما أملك. |
Bir ailem yok. Sahip olduğum tek şey bu. | Open Subtitles | لا يوجد لدي عائلة و هذا كل ما أملك |
- Sahip olduğum tek şey futbol. - Kendi kendini çok güzel mahvettin. | Open Subtitles | لن تفعل هذا بي الكرة كل ما أملك |
Sahip olduğum tek şey bu otel. | Open Subtitles | الحانة هي كل ما املك لاعيش انا وعائلتي |
Onunla kavga eder ve atışırdık. Ama o Sahip olduğum tek şey. | Open Subtitles | نتشاجر كثيراً ونتجادل ولكنه كلّ ما أملك |
Şunu diyorum ki, ben, benim Sahip olduğum tek şey onun sözü, ve... alınma ama, bana en güvenilir kaynak olarak görünmüyor. | Open Subtitles | أعني، أنا... كل ما لديّ هو كلامه لأتأكد، و... وبلا إهانة، لكنه لا يمثل بأنه مصدر جدير بالثقة |
Sahip olduğum tek şey o. | Open Subtitles | انه كل ما لدىّ |
Benjamin Sahip olduğum tek şey! | Open Subtitles | وأنتما يا أبنائي قد كبرتما، كلّ ما لديّ هو (بنجامين)! |
O halde beni öldürsen iyi olur çünkü Sahip olduğum tek şey bu anlaşma. | Open Subtitles | قد ينتهي بك الأمر مقتولاً مثلي لأن هذا الإتفاق هو الشيء الوحيد الذي أملكه |
Çünkü benim sorumluluğum altındasınız, isteseniz de istemeseniz de, Sahip olduğum tek şey sizlersiniz. | Open Subtitles | لأنكم مسئوليتى الآن وسواء شئت أم أبيت ، أنا كل ما تملك |
Sahip olduğum tek şey içinde fotoğrafların ve görüntülerin olduğu hafıza kartımdı. | TED | وكان الشيء الوحيد الذي أمتلكه بطاقة الذاكرة مع الصور واللقطات. |