| Sadece, ben saklandım. Bunun bir parçası olmak istemedim. | Open Subtitles | عدا، أنني اختبأت من هذا لم أرغب بأن أكون جزءاً منه |
| saklandım çünkü bulabileceğimi hiç düşünmedim. | Open Subtitles | أنا اختبأت منه لأنني لم أتصور أنني سأجده أبداً |
| saklandım. Bu adam ise onlar gidene kadar bana arkadaşlık etti. | Open Subtitles | لقد إختبأت ، ولكن هذا الشاب سمح لي بالبقاء معه ، حتى يذهبوا |
| On...onlar gidene kadar saklandım sonra da servis asansörünü buldum. | Open Subtitles | لقد اختبئت حتى ذهبوا ثم عثرت على مصعد الخدمة |
| Kaçtım ve bütün gün ormanda saklandım ! | Open Subtitles | هربت و إختفيت فى الغابة طوال اليوم |
| Senin dediğin gibi saklandım, ama o hiç gelmedi. Korkak şerif! | Open Subtitles | لقد أختبأت كما قلت لي لكنه لم يأتي ابداً |
| Ben küçük bir kızken bir gün evden kaçıp bir mağaraya saklandım. | Open Subtitles | في يوم ما عندما كنت صغيرة هربت و اختبأت في كهف |
| Şehir çöplüğüne kadar bir çorba tenekesinin içine saklandım. | Open Subtitles | لقد اختبأت في علبة الحساء واستمريت إلى نفايات المدينة |
| Defneyaprağının arkasına saklandım. Baba, yine de gideceğiz, değil mi? | Open Subtitles | اختبأت خلف ورقة الغار أبي, سنذهب كما اتفقنا الليلة, أليس كذلك؟ |
| Bir süre beni takip etti ben de alt katta, haberler bölümünde bir dolaba saklandım. | Open Subtitles | لقد طاردتني لمدة لذلك اختبأت في خزانة, في استوديو الاخبار |
| - Sadece silüetlerini. Korktum ve saklandım. | Open Subtitles | أشكال من بعيد كنت خائفاً وقتها لذا اختبأت |
| - Sadece silüetlerini. Korktum ve saklandım. | Open Subtitles | في الواقع شاهدت ظليهما لقد كنت خائفاً ، لذلك اختبأت |
| Sonra da bir köşeye pısıp beni öldürmek isteyen bir adamdan saklandım. | Open Subtitles | بعدها, إختبأت فى ركن من الرجل الذى يريد قتلى |
| Duvarın arkasına saklandım. Hiç bitmeyecek gibiydi. | Open Subtitles | إختبأت خلف هذا الجدار كما بدا إلى الأبد. |
| Ardından ben de yatağın altına saklandım, kravatımdan tutup beni çekti ve beni boynumdan tutup sürükleye sürükleye baloya götürdü. | Open Subtitles | اذا اختبئت تحت السرير وهو سحبني خارجا من ربطة عنقي وسحبني من عنقي كل الطريق الى الرقص |
| İkinci şef subayın cesedi altına saklandım. | Open Subtitles | إختفيت تحت جسم ضابط الصف الرئيسي. |
| Kaçtığımda, üç yıl daha ormanda saklandım. | Open Subtitles | وعندما هربت أختبأت فى الغابات لمدة ثلاث سنوات أخرى |
| Buraya geldim, perdeleri kapattım telefonun fişini çektim, sadece saklandım. | Open Subtitles | عدتُ إلى هنا، و أغلقتُ الستائر، و فصلتُ الهاتئف، و اختفيت فحسب. |
| İnsanların kalplerini sökmeye başladığında çoktan ölen insanların cesetlerinin altında saklandım. | Open Subtitles | عندما بدأتْ باقتلاع قلوبهم اختبأتُ تحت جثث الموتى |
| Hendeğin içindeki suya atlayıp bitkilerin arasına saklandım. | Open Subtitles | لقد أختبئت في مصرف المياة تحت شركة المياة |
| Bebeği kucakladım, bir silah aldım... arka taraftaki kilere saklandım. | Open Subtitles | أمسكت بالطفل والمسدس واختبأت في القبو من الخلف |
| Sonra da bir oyun oynadık, sen saklandın ben buldum, ben saklandım sen buldun. | Open Subtitles | ومن ثم لعبنا اللعبة الأكثر مرحا ً, عندما تختبئ وأبحث عنك, وعندما أختبئ وتبحث عني. |
| Bana söyledikten sonra, kaçtım ve buraya saklandım. Bu filmi gördüm. | Open Subtitles | بعدما أخبرني ذلك، ركضتُ و إختبأتُ هنا، ورأيتَ هذا الفيلم. |
| Saklanabileceğim kadar saklandım görev gücünün arkasına gizli dosya olduğu için konuşamayacağımı söyledim ama dosyayı federal mahkemeye götürüyor. | Open Subtitles | لقد تخفيت وراء فرقة المهمات قدر إستطاعتي قلت له أنه لا يمكن أن نتحدث لأن القضية سرية و لكنه رفع القضية إلى قاضٍ فدرالي |
| Sonraysa şu silahlı adamlar girdi, ben de saklandım. | Open Subtitles | وحينّها رأيتُ رجالٌ يحملون أسلحة لذلك اختبئتُ |
| Yukarıda ki bayanlar odasında saklandım. | Open Subtitles | إختفيتُ في غرفةِ السيداتَ في الطابق العلوي. |
| Kardeşim burada olmadığımı söyledi ona. Ben saklandım. | Open Subtitles | اخي قال له انني لست مختبأه هنا |