Kurban, saldırganın siyahi bir erkek ve kaygan olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | الضحية قالت المهاجم كان رجل أسود بالغ وكان ملمسه زلقا |
saldırganın Los Angeles'a doğru yol aldığı tahmin ediliyor. | Open Subtitles | ويعتقد أن المهاجم أنه يتوجه للوس انجليس. |
- Ve kesikler saldırganın bir tür silah kullandığını gösteriyor. | Open Subtitles | وتشير الجروح أنّ المعتدي كان يحمل سلاحا من نوع ما. |
saldırganın tanımı ilginç şekilde bir süre önce kardeşini arayan Şerif Sworn'a benzer. | Open Subtitles | وصف المعتدي قريب بشكل غريب من الذي وجهه الشريف سورن لأختك منذ مدة |
Sonuçta saldırganın kolayca tahmin edebileceği türden uzun şifreler oluşturabilirsiniz. | TED | يمكنك إنشاء كلمة مرور قوية تكون بترتيب معين يمكن للمهاجم تخمينه بسهولة |
Yetkililer saldırganın türüyle ilgili açıklama yapmayı reddettiler. | Open Subtitles | الجهات الحكومية رفضت التصريح عن طبيعة المهاجم |
Evet, saldırganın burnunda fiberglas varmış. | Open Subtitles | أجل المهاجم لديه الألياف الزجاجة على أنفه |
Bu saldırganın göründüğü tek sahne. | Open Subtitles | هذا هو اللقطة الوحيدة التي يظهر فيها المهاجم |
saldırganın sert kesik deri eldiven giydiğini çıkardım. | Open Subtitles | من مقبض الفأس؟ لقد تأكدت أن المهاجم كان يرتدي |
Çünkü saldırganın "ya da kız kardeşinin" kanının da olay yerinde olmasını beklersin. | Open Subtitles | وهذا غريب لأنك قد تتوقع دم المهاجم أو حتى الأخت على المشهد |
Kanını ona göndermen ve dışarıda senin DNA'nı taşıyan başka bir saldırganın dolaştığı havasını yaratmaya çalışman. | Open Subtitles | البريدية دمك لها حتى تتمكن من جعلها تبدو وكأنها كان هناك آخر المهاجم هناك مع الحمض النووي الخاص بك. |
Bu da saldırganın ata biner gibi oturup adamı aşağı doğru kesmesiyle uyumlu. | Open Subtitles | وهو ما يتسق مع المعتدي وهو يجلس منفرج الساقين على الرجل ويقطعه إرباً |
İfadesinde saldırganın kendisini dinlenme tesisi tuvaletine götürüp kötü şeyler yaptığını söylemiş. | Open Subtitles | وفقا لبيانها جرها المعتدي عليها إلى حمام استراحة شاحنات وفعل أشياء سيئة |
Aslında, polise ihbar edilen saldırıların %6'sı saldırganın bir gün hapiste geçirmesiyle sonlanıyor. | TED | في الواقع، ستة في المئة فقط من الإعتداءات والتي يتم إبلاغ الشرطة عنها تنتهي بقضاء المعتدي ليوم واحد فقط في السجن. |
Belki de saldırganın resmini çekmeyi başarmıştır. | Open Subtitles | أنظروا. ربما تمكن من التقاط صورة المعتدي |
saldırganın bir parça elbisesi elimizde olsa çok yardımı olurdu. | Open Subtitles | كان سيساعدنا لو أن لدينا قطعة من ثياب المعتدي |
Bu ceketin üzerinde saldırganın DNA'sını bulduk. | Open Subtitles | وجدنا بعض من الحمض النووي للمهاجم على هذه السترة |
Gerçekten de saldırganın alışveriş merkezlerinde takılan bir genç olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدين حقا أن مطلق النار هو مراهق متسكع في بعض المولات ؟ |
Bir basın toplantısı düzenleyeceğiz ama bunu saldırganın bizimle temasa geçmesini sağlamak için yapacağız. | Open Subtitles | نحتاج للقيام بمؤتمر صحفى لكنه سيكون متعلق بجعل هذا الجانى يتصل بنا |
"Ateşli moda tasarımcısı, saldırganın izini buldu ve intikamını aldı." | Open Subtitles | مصممة ملابس مثيره تتعقب مهاجمها وتساعد على القبض عليه |
- Bu sonuç, saldırganın kurbanı tekmelesinden olabilir mi? | Open Subtitles | وعظمة الساق القاصيه هل يمكن ان تكون هذه النتيجه من ركل الضحية للمعتدي عيلها ؟ |
Yetkililer iki saldırganın hâlâ dışarıda olduğunu ve silahlı ve oldukça tehlikeli olduklarını söylediler. | Open Subtitles | "تقول السُلطات أنّ المُعتدين ما يزالان طليقين ويجب اعتبارهما مُسلّحين وخطرين للغاية." |
saldırganın beraberinde getirdiği anlamına geliyor. | Open Subtitles | حسناً هذه أنباء جيدة لنا هذا يعني أن المقتحم أحضرها معه |
saldırganın burnunun kırılmasına ve gözünün patlamasına yol açar böylece kaçabilirsiniz. | Open Subtitles | هذا سيسبب انكسار الانف وتمزيق عيون مهاجمك ويعطيك فرصه للفرار |
Yine de saldırganın bir şey aradığı kesin. | Open Subtitles | رغم ذلك فإن من الجلي أن الجاني كان يبحث عن شيء ما |
Tek bildiğimiz saldırganın Japonya ile bağlantısı olabilir. | Open Subtitles | كل ما نعرفه هو ان المعتدى قد يكون لديه صلة باليابان |
Darbelerin açısına göre saldırganın boyu hakkında bir tahmin var mı? | Open Subtitles | أيّ طريقة لتقدير ارتفاع المُهاجم استناداً لزاوية الضربات؟ |