ويكيبيديا

    "sarımsaklı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الثوم
        
    • بالثوم
        
    • والثوم
        
    • ثوم
        
    • الثومي
        
    • ثومِ
        
    Olive Garden'in reklam filmi için rapçi sarımsaklı ekmek olacak. Open Subtitles إنه رغيف هيب هوب من خبز الثوم لإعلان حديقة الزيتون
    İyi sarımsaklı çorba ve içki istiyorum. Open Subtitles أريد حساءً جيداً مع الثوم والكثير من النبيذ الأحمر فاموس
    Evet sanırım o sarımsaklı şeyin yardımı dokundu. Open Subtitles أجل, أتعلمبن؟ أظن أن هذا الثوم ساعد فعلاً
    Diyet kola, sarımsaklı humus, ve yeni TV Rehberi, varsa tabi. Open Subtitles صودا الحمية وسلطة الحمص بالثوم ودليل التلفاز الجديد إن كان لديكِ
    Ben etsiz sarımsaklı ramen alacağım. Open Subtitles سأخذ معكرونة بالثوم . بدون لحم خنزير مشوي
    Daha, enfes 'sarımsaklı' pudingten tatmadın bile. Open Subtitles إنك لم تتناول قطعةً واحدةً من كعكة الثوم.
    Evet, fiyakalı göstermek için falan koymamışlar, ve istediğin kadar yiyebileceğin sarımsaklı ekmekler. Open Subtitles يمكنك وضعها فى الهواء وكل ما يمكنك أكله هو الثوم
    Geniş menüsü, iyi servisi, ev ortamında ve sarımsaklı ekmeği var. Open Subtitles , قائمة كبيرة , خدمة جيدة . . جو دافئ و مقبلات الثوم
    Sen de yiyeceksen, sarımsaklı midye isteyeceğim. Open Subtitles سأطلب بعض المحار مع الثوم إذا أردتها أنتِ
    Sen de yersen sarımsaklı istiridye alacağım. Open Subtitles سأطلب بعض المحار مع الثوم إذا أردتها أنتِ
    Aptal şişman adam sarımsaklı ekmekle konuşuyor! Open Subtitles جميعا إن الرجل السمين الغبي يتحدث مع خبز الثوم
    Doktor sarımsaklı ekmek yiyemeyeceğini söylüyorsa, yeme o zaman sen de. Open Subtitles إستمع ، إذا الطبيب قال لك بأن ليس مسموح لك بأن تتناول فطائر الثوم إذن لا تتناولها
    Hayır, istediğim kadar sarımsaklı ekmek yerim. Open Subtitles لا ، سأتناول الكثير من فطائر الثوم بقدر ما أشاء
    Ve ayrıca dövüşseydik, benim sarımsaklı ekmeğimi ve peçetelerimle başa çıkamazdın. Open Subtitles و بالأضافة , إن تقاتلنا مستحيل أنك ستتحمل خبزي الثوم و منديلي
    Tüm bunları karışık sandviç ekmeğine koydum. Ve kendi özel sarımsaklı, yeşil soğanlı ve krem peynirli sosumu ekledim! Open Subtitles ذلك يُوضع على كلّ خبزة، وأنا أعدّ الثوم والبصل الأخضر، ونشر جبن الكريمة.
    Galiba sarımsaklı karidesle devam edeceğim. Open Subtitles اظن انني سأجرب القريدس بنكهة الثوم هذه المرة
    Çorbanız ve en sevdiğiniz sarımsaklı ekmek dilimleriniz yarım saate kadar hazır olur. Open Subtitles أعدُّ لك حساءك و أصابع الخبز بالثوم المفضَّلة لديك كل نصف ساعة
    Çorbanız ve en sevdiğiniz sarımsaklı ekmek dilimleriniz yarım saate kadar hazır olur. Open Subtitles أعدُّ لك حساءك و أصابع الخبز بالثوم المفضَّلة لديك كل نصف ساعة
    Bu Longo usulü makarna Longo usulü sotelenmiş biber, peynirli sarımsaklı ekmek. Open Subtitles هذا لنجوينى من لونجو فلفل مطبوخ من لونجو وخبز بالثوم والجبن
    Başka kimse almıyormuş. Ayrıca sarımsaklı salatalık turşusu da yok. Open Subtitles لن يشترى منهم أحدٍ آخر ولن يكون هناك مزيداً من المخللات والثوم
    sarımsaklı tavuk kokan ağzıyla onu öpmeyecek-- Open Subtitles لن يود تقبيلها أبداً مع وجود رائحة ثوم الدجاج بنفسها
    sarımsaklı tavuk umrumda bile değil. Open Subtitles أتعلمين أنني لا أريد تناول الدجاج الثومي,
    Şimdi tek gereken biraz sarımsaklı tereyağ ve bir şişe iyi soğutulmuş 2008 Pouilly Fuisse. Open Subtitles Whoo! شاهدْ، كُلّ تَحتاجُ a قليلاً زبد ثومِ وa جيّد 2008 مُبَرَّد قنينة Pouilly Fuisse.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد