Her rakamı, her kod satırını, yaratmadan önce görmüştüm. | Open Subtitles | رأيتُ كلّ رقمٍ، وكلّ سطر من الأكواد حينما ابتكرتُه. |
Konuşmalarımı doğrulamak için NASA'nın görev tanımının "Gezegenimizi anlamak ve korumak" olan ilk satırını kullanıyordum. | TED | قد كنت أستخدم أول سطر من أهداف وكالة ناسا، "من أجل فهم وحماية كوكبنا الأم،" لتبرير محاضراتي. |
O şarkıyı ben yazdım her notasını her satırını. | Open Subtitles | كتبت هذه الأغنية بنفسي كل كلمة و كل سطر |
Eğer bir satırını tahmin edersem okumaktan vazgeçer misin? | Open Subtitles | لو أمكنني تخمين سطر ، لن تقرأها؟ |
Her satırını hatırlıyorum. | Open Subtitles | أذكر كل سطر فيه |
Kompozisyonumun son satırını dinle. | Open Subtitles | هيا. إسمع آخر سطر في خطابي |