| "Soğukkanlı ve duygusuzdu, savaştaki görevimdi ve ben de görevimi yaptım..." | Open Subtitles | هو كان فى الحقيقة حالة باردة مُتجردة هذا واجبى الحربي ، أنا فعلت واجبى الحربي |
| Ne zamandan beri savaştaki çabalarla, milliyetçilikle filan ilgilenir oldun? | Open Subtitles | منذ متى وأنت تهتم بالمجهود الحربي والوطنية وكل ذلك؟ |
| savaştaki en önemli adam öldü, sayemde. | Open Subtitles | الرجل الأكثر نفوذا في المجهود الحربي ميت , والشكر لي |
| savaştaki en stratejik yerler olan hava alanları Almanlar'ın kontrolü altındaydı. | Open Subtitles | سيطرة الألمان على القواعد الجويه النرويجيه كانت هى مفتاح السيطره على المعركه |
| savaştaki gibi bir şey istiyorsundur, hemen lazımdır ve çalışması gerekir. | Open Subtitles | انها مثل المعركه عندما تريدين شئ يجب أن يكون جاهزاً |
| savaştaki askerlerimiz de olabilir parklardaki çocuklarımız da olabilir. | Open Subtitles | حتى جنودنا في ميدان المعركة حتى أطفالنا في الملاعب |
| Vatanımıza hizmet ediyor olmaktan ve siz savaştaki başkomutanımızı konuk etmekten gurur duyuyoruz. | Open Subtitles | ونفخرُ بأننا نخدمُ بلدنا ونفخرُ لأننا نستقبلُك ...قائدُنا الحربي |
| savaştaki gayretlerin bir parçası. | Open Subtitles | جزء من المجهود الحربي |
| Ammar, savaştaki isimle, normal Arap ismi arasındaki farkı biliyorum. | Open Subtitles | (عمار) أعرف الفرق بين الاسم الحربي والاسم العربي |
| Savaşçılar savaştaki ilk galibiyetlerinden sonra ne yaparlar biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفى ماذا يفعل المُحاربون بعد أول نصر لهم فى المعركه ؟ |
| savaştaki gücünün ve başarısının inanılmaz hikayeleri. | Open Subtitles | تحكي عن بطولاته العظيمه في المعركه |
| savaştaki başarımdan dolayı bir ödül olarak. | Open Subtitles | -كمكافاءه على اعمالي في المعركه. |
| savaştaki cesaretinizin kötü bir taklidinden ibaretti bu. | Open Subtitles | هذا لم يكن سوى تقليد سيء لشجاعتك في ميدان المعركة |