| Kamu şirketlerindeki saydamlık için bizim endişe etmemize gerek yok. | Open Subtitles | لذا ليس علينا ان نخاف من تأثير الشفافية اللتي تتعاطى بها الشركات العامة |
| Bu insanlar saydamlık, dürüstlük ve güven çağının mimarı olacak. | Open Subtitles | جاهزون ليبشروا بعصرٍ جديد من الشفافية الصدق، والثقة |
| Amacımız reform, yöntemimiz saydamlık. | Open Subtitles | هدفُنا هو فقط الإصلاح، طريقتنا هي الشفافية. |
| Yeni bir saydamlık çağı başlatmakla görevlendirildim ve açıkçası, buna uygun olup olmadığını düşünmek isteyebilirsin. | Open Subtitles | لقد تم تكليفي بأعلان عهد جديد من الشفافية و بصراحة، قد تودُ التفكير أذا ما كان ذلك يناسبك |
| Söz konusu çocuklar olduğunda tam saydamlık bekliyorum evet ama bunun dışında benimle bir şey paylaşmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | أجل، أريد الشفافية التامة لكن عدا عن ذلك لست مضطراً إلى إخباري بأي شيء |
| Dünyaya saydamlık veya değişiklik gerekmiyor | Open Subtitles | العالم لا يحتاج الشفافية أو التغيير |
| İsveç'te olanların saydamlık gündeminin bir parçası olarak görülmesini çok istiyordu. | Open Subtitles | هو أراد إلى حدِاً كبير (بما حدث فى (السويد، أن يُري بإنهُ جُزءاً من مؤامرة الشفافية. |
| Artırılmış saydamlık, daha kolay bir Süreç. | Open Subtitles | (المزيد من الشفافية و تسهيل (العملية |