ويكيبيديا

    "sebeplerinden biri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أحد الأسباب
        
    • إحدى أسباب
        
    • احد اسباب
        
    • احد الاسباب
        
    • إحدى الأسباب
        
    • هذا أحد أسباب
        
    • من السبب
        
    • واحد من الأسباب
        
    Sigaranın oksijen yoksunluğu ve nefes darlığına yol açmasının sebeplerinden biri budur. TED وهذا أحد الأسباب التي تجعل التدخين يؤدي إلى نقص الأكسجين وضيق التنفس.
    Çoğu zaman sinirlisinizdir Bence bu tartışmanın bu denli yüklü olmasının sebeplerinden biri her birimizin kalbinde yeri olmasi, doğru mu? TED ستصبح غاضبًا في أغلب الوقت، وأعتقد أحد الأسباب لكون هذا الخطاب مشحونًا هو دخوله للقلب مباشرة صحيح؟
    Çevresel seslerin Kuzey Denizi'nde bu denli düşük olmasının sebeplerinden biri de budur. TED هذه هي أحد الأسباب التي تجعل مستويات الضوضاء المحيطة بالمنطقة القطبية الشمالية منخفضة للغاية.
    Sana aşık olmamın sebeplerinden biri de sonucu ne kadar ağır olursa olsun doğru olanı yapmayı seçiyorsun. Open Subtitles إحدى أسباب وقوعي في حبك هو أنك وددت دومًا فعل الصواب مهما كان الثمن، وحتى إن كان صعبًا لحد لا يُطاق.
    Bu görevde olmamın sebeplerinden biri de onu günah keçisi olmaktan kurtarmaktır. Open Subtitles احد اسباب وجودي هنا هي حمايته بتعيني ككبش فداءٍ.
    Geri döndüğüme bu kadar memnun olmamın başlıca sebeplerinden biri de o. Open Subtitles حسناً ، إنها احد الاسباب الكثير
    Beni seviyor olma sebeplerinden biri konuşuyor olmam. Open Subtitles -God. وهي إحدى الأسباب لمثلي هو ما أقول بما فيه الكفاية!
    İşte bu da, bir robot istilası yaşıyoruz dememin sebeplerinden biri. TED إن هذا هو أحد الأسباب الذي يدعو للقول بأن غزو الروبوتات يحدث حالياً.
    Bazen izlediğimiz yol oldukça çekilmez olabiliyor fakat bu yolda ilerlemeye devam etmenin sebeplerinden biri de birlikte yürüyebileceğin biri bulmaktır. Open Subtitles الطريق طويلة و أحياناً عسيرة لكن أحد الأسباب التي تجعلنا ننجح بعبور ذلك الطريق هو وجود شخص يسير معنا
    Yetişkinlerin bile terapiye gelmesinin sebeplerinden biri başkalarının olmasını istediği kişiyle aslında oldukları insanı birbirinden ayırmaktır. Open Subtitles أحد الأسباب التي تجعل حتى الراشدين يقصدون العلاج ليقوموا بفصل ذاتهم عن ما يريد منهم الأشخاص الآخرين أن يكونوا عليه
    Evi terk etmemin sebeplerinden biri de budur. Open Subtitles و هذة أحد الأسباب التي غادرت دياري من أجلها
    Sana aşık olmanın sebeplerinden biri de bu işte. Open Subtitles هذا أحد الأسباب العديدة التي أحبك من أجلها
    Anlamıyor musun sana aşık olmamın sebeplerinden biri ailen hakkında bana anlattıklarındı. Open Subtitles ألم تعلم؟ أحد الأسباب التي جعلتني أقع بحبك هي طريقة حديثك عن عائلتك
    Annenin gitmesinin sebeplerinden biri de bu olabilir. Open Subtitles و أعتقد أن هذا أحد الأسباب التي دفعت أمك للرحيل
    Annemle yollarını ayırmalarının sebeplerinden biri de buydu. Open Subtitles كان هذا إحدى أسباب فصال أبي و أمي
    Bu denli uzun ayrı kalmamın sebeplerinden biri de buydu. Open Subtitles إنها إحدى أسباب بقائى بعيداً مثلما فعلت
    İkincisi, ben kendi harcımı ödüyorum ki geceleri meşgul olmamın ve burada çalışmamın sebeplerinden biri de bu. Open Subtitles و انا ادفع مصاريف دراستي بنفسي و ذلك احد اسباب عملى بتلك الوظيفة و لذلك انا مشغولة في المساء ...
    Yani, sebeplerinden biri olması. Open Subtitles اعني احد الاسباب على اية حال
    Hera'nın ondan nefret etmesinin sebeplerinden biri de onu öldürememesidir. Open Subtitles هذه هى إحدى الأسباب التى تكرهه (هيرا) من أجلها لأنها لا تستطيع قتله
    Eminim onu bu kadar çok sevmenin sebeplerinden biri de odur. Open Subtitles وأوقن أن هذا أحد أسباب حبّك لها حبًّا جمًّا.
    Neredeyse kazanmanın ustalığın doğasında olmasının sebeplerinden biri, uzmanlığımız ne kadar fazlaysa, bildiğimizi düşündüğümüz şeylerin hepsini bilmediğimizi daha net görebilmemizdir. TED إن جزءاً من السبب في أن النجاح الوشيك يكمن في ثنايا التفوق هو بسبب أننا كلما زادت براعتنا، زادت رؤيتنا وضوحاً لأننا لا نعلم كل شيء كنا نعتقد أننا نعلمه.
    Bunu yapmasının sebeplerinden biri böcekleri korkutup kaçırmak veya otoburlara daha az çekici görünmek olabilir. TED قد يكون واحد من الأسباب أنها بهذا تخيف الحشرات، أو أنها تبدو أقل جاذبية للحيوانات العاشبة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد