İlk Sen git. HAL gibi beni dışarı kilitlemeni istemiyorum. | Open Subtitles | إذهب أنت أولاً لا أريد أن تقوم بحبسي في الخارج |
Biz de bir açıdan bu işin dişi kısmıyız. Bu sorun değil, bu gayet havalı, Sen git ve erkek ol, biz de biraz daha fazla dişi gibi davranalım. | TED | و نحن الجانب النسائي من المعادلة. و هذا مقبول, و هذا جيد, إذهب أنت و كن رجولياً, و نحن سنكون نسائيين بعض الشيء. |
Önce Sen git Ron. Böylece Harry nasıl olduğunu görür. | Open Subtitles | اذهب أنت أولا يا رون، ليرى هاري كيف نقوم بذلك. |
Sen git Karen, ben yorgunum, düzeltmem gereken kâğıtlar da var hem. | Open Subtitles | اذهبي أنت ، كارين أنا متعبة ، ولدي أوراق لأصححها |
Silahları götürmeliyiz. Sen git malzemeyi taşı. | Open Subtitles | يجب أن ننقل الأسلحة أنت اذهب لنقل المعدات |
Sen git ve yapman gerekeni yap döndüğünde biz yine burada olacağız. | Open Subtitles | انت اذهب وافعل ما عليك فعلة و سنكون هنا حينما تعود حسنا |
Hayır, tamam, Sen git, kocanı gör. Biz seni yakında tekrar göreceğiz. | Open Subtitles | لا عليكِ , إذهبي أنتِ لرؤية زوجكِ سنلتقي مرة أخرى قريباً |
Bir şey unuttum. Geri dönmeliyim. Sen git. | Open Subtitles | لقد نسيت شيئا , عليَّ أن أعود اذهبي أنتِ |
Sen git, benim biraz... yapacak işin var. | Open Subtitles | أنت إذهب ، انا لدي أشياء ينبغي عليك أن تقومي بها مع قومك |
Al, hadi Sen git. Git, git ona mama al. | Open Subtitles | على ,انه ليس له أخلاقيات على الاطلاق أذهب , أذهب أنت وأحضره |
Bana asla inanmaz, Sen git. Alanı ben boşaltırım. | Open Subtitles | ، لن يصدقنى أبداً ، إذهب أنت . سوف أخلى أنا المنطقة |
Sen git. Ben ofiste bekleyeceğim. - Şu anda mezarlığı kaldırabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | إذهب أنت سأنتظر بمكتبك لن أحتمل المقبرة الأن |
"Sen git, ben başımın çaresine bakarım. Biletlere o kadar para verdin. | Open Subtitles | إذهب أنت ، سأكون بخير إنفق كل أموال التذاكر |
- O zaman Sen git. - Bak bana Matt. Ben artı birim. | Open Subtitles | إذن اذهب أنت ـ انظر إلى يا مات أنا الضيف الزائد |
Sen git, aşkım. Kardeşimle konuşmam gerek. | Open Subtitles | اذهبي أنت يا حبّ، أحتاج لمحادثة أخي على انفراد. |
Silahları götürmeliyiz. Sen git malzemeyi taşı. | Open Subtitles | يجب أن ننقل الأسلحة أنت اذهب لنقل المعدات |
gör bak bizim zamanımız da gelecek hadi gidelim bişeyler içeriz buğün değil,Sen git biraz yanlız kalmak istiyorum | Open Subtitles | فقط راقب ماذا سنفعل نحن تعال تعال دعنا نحصل على البيرة ليس اليوم. انت اذهب. |
Biz temizleriz, anne. Sen git yat. Uyumaya ihtiyacın var. | Open Subtitles | سوف نقوم بتنظيف المكان , أمي إذهبي أنتِ للنوم , أنتِ في حاجة إلى النوم |
Ben içeri girip bir şeyler bulmaya çalışacağım. Harika. Sen git. | Open Subtitles | رائع , اذهبي أنتِ , سنكون بخير |
Hayır, bara Sen git Nick! | Open Subtitles | "لا، إذهب إلى البار، "نيك أنت إذهب إلى البار |
Sen git. Onunla anlaşıyor gibisin. | Open Subtitles | أذهب أنت يبـدو أنكَ تعرف كيفَ تـتعامل معه |
Ben iyi değilim. Sen git, ben gelirim. | Open Subtitles | انا لا اشعر اننى بخير اذهب انت وانا سأتى |
İyi fikir. Sen git. Ben de araması ihtimaline karşı evde bekleyeyim. | Open Subtitles | فكره جيده أنت أذهب وأنا سأبقى في حالت أنها أتصلت |
Hadi, Sen git. | Open Subtitles | معروف رأيي بالغاز، . لذا، لم ليس عليك الذهاب ؟ |
Sen git, Oda'ya ulaşmaya çalış. | Open Subtitles | تَذْهبُ وتُحاولُ جَعْله عُدْ إلى الغرفةَ. |
Sen git...git ve dinlen. | Open Subtitles | أنتِ إذهبي .. إذهبي و ارتاحي. |
Sen git. Ben 18 yaşımdaki kadar iyiyim. | Open Subtitles | اذهبى انت, وانا استطيع ان العب ضغط 80 مرة |