Ama benim Senden istediğim, yeşili koruman değil onu ezip suyunu çıkarman. | Open Subtitles | ما أريده منك هو ليس إلتزام بالتشجير بل سحب اللون الفضي |
Senden istediğim onu aşağı gönder bende bu sorunu halledeyim olur mu? | Open Subtitles | لذا، ما أريده منك أن تفعله ،هو أن ترسلها إلى الأسفل لكي أتمكن من ترتيب الأمور قليلاً، هل تفهم؟ |
Şu programları sistemden çıkar ve Senden istediğim Çince dil dosyalarını da getir. | Open Subtitles | أبق هذه البرامج خارج النظام وأحضر لي ملف اللغة الصينية الذي طلبته منك |
Yaptığın şey aptalcaydı. Senden istediğim fazla bir şey değil. O benim kızım! | Open Subtitles | لكن ما فعلته كان غبيا ، ما أطلبه منك ليس بالكثير ، إنها إبنتي |
Senden istediğim, sana verdiğim işi... yapmıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تؤدي العمل العمل الذي أطلب منك القيام به العمل الذي أكلفك به |
Senden istediğim sadece o aptal değerlendirme. | Open Subtitles | هذا كل ما أحتاجه منك ذلك التقييم الغبي |
Senden istediğim şey pratik yapman, daha iyi hale gelmen. | Open Subtitles | لذا ما أريده منك , أن تتمرني أريدك أن تستعدي بشكل جيد. |
Ama şu anda Senden istediğim şey, bana kimin kayıp olduğunu söylemen. John, şu fotoğraflara bak ve kimin kayıp olduğunu söyle. | Open Subtitles | ما أريده منك الآن أخبرني من منهم مفقود جون أنظر لهذه الصور وأخبرني من منهم مفقود |
Senden istediğim onu aşağı gönder bende bu sorunu halledeyim olur mu? | Open Subtitles | لذا، ما أريده منك أن تفعله هو أن ترسلها إلى الأسفل، لكي أتمكن من ترتيب الأمور قليلاً، هل تفهم؟ |
Şu programları sistemden çıkar ve Senden istediğim Çince dil dosyalarını da getir. | Open Subtitles | أبق هذه البرامج خارج النظام وأحضر لي ملف اللغة الصينية الذي طلبته منك |
Mutlu olmamı istiyorsan Senden istediğim görevi yerine getir. | Open Subtitles | إذا كنت تريدين أن تجعليني سعيد إذهبي وإفعلي ما طلبته منك |
Ama umuyorum ki, beni daha iyi tanıyınca, Senden istediğim her şeyi vereceğinden eminim. | Open Subtitles | يريحني اكثر كلما تعرفنا على بعض أكثر ان تعطيني كل شي طلبته منك |
Senden istediğim tek şey buraya birisini getireceğin zaman bunu bana söylemendi. | Open Subtitles | أقصد أن الشيء الوحيد الذي أطلبه منك هو أن تخبرني بأنك ستحضر أحد ما إلى هنا |
Şimdi Senden istediğim tek bir yıl. | Open Subtitles | كل ما أطلبه منك هو أن تمضي عاماً آخر معنا |
Senden istediğim, sana verdiğim işi... yapmıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تؤدي العمل العمل الذي أطلب منك القيام به العمل الذي أكلفك به |
Senden istediğim şey öyle alabileceğim bir şey değil. | Open Subtitles | ما أحتاجه منك ليس شيئًا يمكنني أخذه. |
Senden istediğim iyiliği hala merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا فضولي بشأن الخدمة التي طلبتها منك |
Senden istediğim tek bir şey var. | Open Subtitles | ثمة شيء وحيد أريدك أن تفعله وهو أن تبقى صامتاً |
Sanki Senden istediğim herhangi birşeyi yaparsan kaybedecekmişsin gibi. | Open Subtitles | وكانك ستخسر المواجهة لو فعلت ما اطلبه منك |
Benim Senden istediğim ise... um...bilirsin, belki, bazen, gecenin bir yarısı, | Open Subtitles | ..وما اريده منك ..هو ربما احياناً في منتصف الليل |
Senden istediğim gözlüğünü çıkarman ve saçlarını sallayıp şöyle demen: | Open Subtitles | ما أريد منك أن تفعليه هو خلع نظاراتك وأن تحركي شعركِ |
Ve dürüst davranmadığım için içtenlikle özür diliyorum. Ama Senden istediğim şey beklediğinden farlı bir şey değil. | Open Subtitles | أعتذر لكِ بشدة عن عدم كونى صريحاً معكِ , ولكن ما أطلبه منكِ ليس مختلفاً عما توقعته |
Ve bana kendisi ile çalışmak isteyip istemediğimi sordu ve "Senden istediğim inancı hizalaman" | TED | لذا، فقد عينني كمدير الإيمانيات العام، وقال كل ما أريدك فعله هو تنظيم إيمانات الموظفين |
Senden istediğim, söylediğim her şeyi tavırsız bir şekilde yapman. | Open Subtitles | ما أريده منكَ هو إطاعة أيّما أُملي دونما تذمّر. |
Lütfen, benim için yap. Senden istediğim son şey olacak. | Open Subtitles | لكن، رجاءاً، افعل هذه من أجلى، سيكون أخر شئ اطلب اليك فعله |
Doğru ya. Güzel, yani Senden istediğim 65 doları artık verebileceksin. | Open Subtitles | جيد , الآن يمكنكِ اعطائي 65 دولاراً الذي أردتهم |