Seni böyle bıraktığım için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف فقط رميتها عليك هكذا. هذا ليس خطأك. |
Tatlım, Seni böyle kurban etmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | حبيبتي , لا يمكننا تركه يحتال عليك هكذا. |
Seni böyle görmek beni ne kadar mutlu ediyor anlatamam. | Open Subtitles | لا أستطيع إخباركم كم تسعدني رؤيتكم على هذه الحال |
Ama Seni böyle görmek beni üzüyor. | Open Subtitles | ولكنه يؤلمني أن أراك هكذا و يجب أن تفكر في المستقبل |
Seni böyle görmeye alışamadım. Sinir bozucu. | Open Subtitles | أنا لست معتادا على رؤيتك بهذا الشكل إنه مزعج نوعا ما |
Tatlım, bunu sürdüremezsin ben de Seni böyle görmeye dayanamam. | Open Subtitles | عزيزى , لا يمكنك الأبقاء عى هذا ولا يمكننى أن اتحمل رؤيتك هكذا |
Polisin Seni böyle hırpalamaya hakkı yoktu! | Open Subtitles | لم يكن عند الشرطة حق بالنفور عليك هكذا |
Seni böyle rahatsız etmem hiç adil değil. | Open Subtitles | هذا ليس عدلًا التطفل عليك هكذا |
Bir kadının, Seni böyle etkilemesine izin veremezsin Duck. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تدع لأي مرأة (أن تؤثر عليك هكذا يا (داك |
Seni böyle hazırlıksız yakaladığım için üzgünüm. | Open Subtitles | تفضل أشعر بالسوء حقاً للإثقال (عليك هكذا يا (توم |
Seni böyle görmek beni ne kadar mutlu ediyor anlatamam. | Open Subtitles | لا أستطيع إخباركم كم تسعدني رؤيتكم على هذه الحال |
Seni böyle görmek çok zor. Toparlansan iyi olur. | Open Subtitles | إنه لأمر صعب أن أراك على هذه الحال عليك أن تستجمعي قواك |
Aslına bakarsan, Shoshanna, Seni böyle açıkça seks kulübesinde çalışırken görmek benim için kolay değil. | Open Subtitles | صراحةً يا شوشانا من الصعب علي رؤيتك على هذه الحال من الواضح انك تعملين في بيت دعارة |
Çünkü inan bana, Seni böyle görmektense hapiste görmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | , لانه صدقني أفضل أن أراك في السجن على ان أراك هكذا |
Seni böyle gördüğüm zaman nasıl rahatsız olmam? | Open Subtitles | كيف لي ان لا أشعر بالضيق وأنا أراك هكذا ؟ |
Seni böyle göreceğimi bilseydim, kendini öldürmeni engellemezdim. | Open Subtitles | أنا لم أمنعك من قتل نفسك لكي أراك هكذا |
Seni böyle görmeye dayanamadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | تعرفى أنى لا يمكننى تحمّل رؤيتك بهذا الشكل |
Her zaman zekiydin ama Seni böyle görmek yeni bir şey. | Open Subtitles | أنت دائمة تبدين ذكية رؤيتك بهذا الشكل , شيء أخر |
Hatta Seni böyle gördükçe merhamet göstermekten kendimi alıkoyamıyorum. | Open Subtitles | والحقيقة أنّ رؤيتك بهذا الحال لا تحضّني إلّا للشفقة عليك. |
Ah, Seni böyle görmeye dayanamam çünkü seni çok seviyorum. | Open Subtitles | .... لا أتحمل رؤيتك هكذا لأننى أحبك كثيراً |
Ah, Seni böyle görmeye dayanamam çünkü seni çok seviyorum. | Open Subtitles | لا أتحمل رؤيتك هكذا لأننى أحبك كثيراً |
Sana ihtiyacım var. Dostum, seni sevdiğimi biliyorsun ve Seni böyle görmekten nefret ediyorum ama bu durumda gerçeklere bakmalıyız. | Open Subtitles | أنت تعرف بأنني أحبك وأكره رؤيتك هكذا |