| Evet, Senin hakkında her şeyi biliyorum ve şu LA'deki Nakatami olayını da. | Open Subtitles | نعم انا اعرف كل شيء عنك و عنقضية ناكاتومي في لوس انجلوس |
| Chuck, hayattaysa Sarah ve Senin hakkında her şeyi biliyor demektir. | Open Subtitles | تشاك، الشيء هو : إذا كان حيا فانه يعرف كل شيء عنها وانه يعرف كل شيء عنك |
| Senin hakkında her şeyi öğrenirsem iyi bir baba gibi görüneceğimi düşündüm. | Open Subtitles | ليعرف كل شيء عنك حتى ابدو لك أبا صالحا |
| Paige'in bana Senin hakkında her şeyi anlatmış olmasını. Tamam. | Open Subtitles | أحب أن أخبرك أن "بيدج" أخبرتني كل شئ عنك "جيريمي" |
| Ama Senin hakkında her şeyi anlattım. | Open Subtitles | ولكنني أخبرتها بكل شيء عنك |
| Brooke Davis, Senin hakkında her şeyi okudum. | Open Subtitles | بروك دايفيز , لقد قرات كل شىء عنك |
| Sana uygun bir iş verebilmek için Senin hakkında her şeyi bilmemiz gerek. | Open Subtitles | نريد أن نعرف كل شيء عنكِ لكي نعطيكِ العمل الذي يناسبكِ |
| Bu adam hakkında hiç bir şey bilmiyorsun ve o Senin hakkında her şeyi biliyor. | Open Subtitles | أنت لا تعلم أي شيئ عنه وهو يعلم كل شيئ عنك. |
| Senin hakkında her şeyi sordular ve sanki cehennemde gibiydim Don. | Open Subtitles | وإحتاجوا أن يعرفوا كل شيء عنك ولقد عانيت كثيراً يا (دون) |
| Senin hakkında her şeyi biliyorum, papalina! | Open Subtitles | أعرف كل شيء عنك أيها السمكة النتنة |
| Ne yazık ki çocuk, Senin hakkında her şeyi biliyorum. | Open Subtitles | للأسف يا ولد.. أنا أعرف كل شيء عنك |
| Senin hakkında her şeyi biliyorum Dean. Sen iyisin. Gerçekten iyisin. | Open Subtitles | (أعرف كل شيء عنك يا (دين أنت بارع، بل بارع للغاية |
| Ve ona Senin hakkında her şeyi anlattık. Seninle tanışmak istiyor. | Open Subtitles | و أخبرناها كل شيء عنك تريد مقابلتك |
| Sen onlar hakkında hiçbir şey bilmiyorsun ama onlar Senin hakkında her şeyi bilir. | Open Subtitles | لا تعرف شيئاً عنهم سيعرفون كل شيء عنك |
| - Senin hakkında her şeyi biliyorum, Cal. | Open Subtitles | "الخوف ينمو لدى "كال لونش "أعرف كل شيء عنك "كال |
| O zaman artık Senin hakkında her şeyi biliyorum. | Open Subtitles | حسناً إذاً، أظن أنني أعرف كل شيء عنك. |
| Bak Rynn, Senin hakkında her şeyi bilmek istiyorlar. | Open Subtitles | أنظرى .. رين سوف يريدوا معرفت كل شئ عنك |
| Bütün madalyaların onda, Senin hakkında her şeyi biliyor. | Open Subtitles | يحتفظ بكل أوسمتك .. و ويعرف كل شئ عنك |
| Steve, bu da Cameron. - Onlara Senin hakkında her şeyi anlattım. | Open Subtitles | أخبرتهم بكل شيء عنك |
| Yara izini. Görüyorsun, dosyandan Senin hakkında her şeyi öğrendim. | Open Subtitles | الندبه ... ترى, أنا أعرف كل شىء عنك |
| Hey, Elliot, Senin hakkında her şeyi bilmek istediğimi söylemiştim. | Open Subtitles | اليوت قلتُ أنني أريد أن أعرف كل شيء عنكِ |
| Seni tanıyan arkadaşların ve ailen var. Senin hakkında her şeyi biliyorlar. | Open Subtitles | لديك اصدقاء وعائلة تعرفك هم يعرفون كل شيئ عنك |
| Senin hoşuna giden her şeyi öğrenmek istiyorum. Senin hakkında her şeyi öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد معرفة مايسعدك أريد معرفة كلّ شيء عنك |
| Antrenör Senin hakkında her şeyi biliyor. | Open Subtitles | -حقاً؟ إنه يشاهد جميع المباريات ولا يكف عن الثرثرة |
| Senin hakkında her şeyi biliyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ كُلّ شيءَ عنك. |
| Gizlediğin yer dışında, neredeyse Senin hakkında her şeyi biliyorum Arthur. | Open Subtitles | "أكاد أعرف كلّ شيء عنكَ يا (آرثر)، باستثناء مكان اختبائكَ" |