Önce zırhlı araçta, sonra tiyatroda Senin zayıf noktanı gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت نقطة ضعفك عند السيارة المدرعة ثم في المسرح. |
Senin zayıf tarafın ne dostum? | Open Subtitles | اوو ، لن تفعل حسنا ، ما هى نقطة ضعفك يا أخى ؟ |
Eğer yanılmıyorsam, Senin zayıf noktanı buldum. | Open Subtitles | لو أني لا أعرفك جيداً لقلت إني وجدت نقطة ضعفك |
Bu adam senin güçlerini bilmeyebilir ama Senin zayıf tarafını biliyor olabilir. | Open Subtitles | ليس فقط يعرف قوتك، يمكن أنه يعرف نقطة ضعفك |
O çocuk Senin zayıf noktan gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن ذلك الفتى له مكانة خاصة عندك. |
Üzgünüm unutmuşum Senin zayıf noktan uçamaman. | Open Subtitles | أنا اسف لقد نسيت نقطة ضعفك انك لا تستطيع الطيران |
Hayır Senin zayıf noktanı gördü ve oradan kavradı. | Open Subtitles | لا, لقد استشعرت نفطة ضعفك و من ثَمَّ انقضَّت عليكِ |
Her neyse, Senin zayıf noktanı buldum, Skipper. | Open Subtitles | صحيح,على أية حال لقد قمت باكتشاف نقطة ضعفك سكيبر |
insanlar durmadan Senin zayıf noktalarından bahsediyorlar... | Open Subtitles | سيسعى الناس بلا توقف عن العثور على نقاط ضعفك |
Senin zayıf noktanı buldum ve ne yapacağım biliyor musun? | Open Subtitles | اكتشفت نقطة ضعفك وهل تعلم مالذي سأقوم به ؟ |
Senin zayıf noktan da annendi. | Open Subtitles | استخدمي نقاط ضعف الناس ضدهم وكانت أمك نقطة ضعفك |
Senin zayıf noktanı buldum ve ne yapacağım biliyor musun? | Open Subtitles | اكتشفت نقطة ضعفك وهل تعلم مالذي سأقوم به ؟ |
Ama asıl ilgilendiğimiz, Senin zayıf noktaların. | Open Subtitles | ولكن نقاط ضعفك هي ما نضعه نصب أعيننا |
Bu Senin zayıf noktan değil mi? | Open Subtitles | هذه نقطة ضعفك الحقيقية ، صحيح ؟ |
Birisi Senin zayıf noktanı buldu sanırım. - - Zayıf noktam bu değil. | Open Subtitles | يبدوا انه وجد نقطة ضعفك ليست نقطة ضعفي |
Buna takılacağını biliyordum. Senin zayıf noktan da bu işte. | Open Subtitles | علمت من أنك ستنخدع بها تلك هي نقطة ضعفك |
Senin zayıf noktanı biliyor. Beni. | Open Subtitles | هي تعرف نقطة ضعفك انها أنا |
Böylece Senin zayıf noktanı buldu? | Open Subtitles | اذا لقد وجدت نقطة ضعفك ؟ |
Ama Senin zayıf yanın ki her zaman böyleydi hasmının hareketlerini tahmin etmekte pek başarılı olmayışın. | Open Subtitles | (ولكن نقطة ضعفك يا (سالومي ولطالما كانت كذلك انكِ لست جيدة |
O çocuk Senin zayıf noktan gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن ذلك الفتى له مكانة خاصة عندك. |